Dr. Cemil ŞAHİNÖZ

Dr. Cemil ŞAHİNÖZ

Almanya‘daki müslüman cemaatlerde istihbarat ajanları

Konu yeni değil, eski bir konu. Fakat şimdiye kadar ciddi manada konuşulmadı, tartışılmadı. Şimdi bazı yeni gelişmelerden dolayı tekrar gündeme geldi.

Konuya girmeden önce genel bir ilave yapalım. Almanya‘nın iki istihbarat kurumu var. Birisi dış ülkelerle ilgili istihbarat toplar (BND), diğeri ise Almanya içerisinde istihbarat faaliyetleri yapan Anayasayı Koruma Teşkilatı (Verfassungsschutz).

Bu iki istihbaratın, özellikle Anayasayı Koruma Teşkilatının, bilgi toplamada kullandığı iki çeşit ajanları var. Birincisi, kendi adamlarını takip ettikleri gruplara entegre ediyorlar. İkincisi, daha sık kullanılan yöntem, takip ettikleri gruplardan bazı kişileri kendileri için para karşılığı bilgi toplamaya ikna ediyorlar. Bu ikincisine V-Mann (Güvenilir Adam) deniliyor.

Anayasayı Koruma Teşkilatı özellikle ırkçı gruplarda V-Mann kullanıyor. Vatandaşlarımızı katleden ırkçı terör örgütü NSU´nun davasına baktığımızda, neredeyse tüm aktörlerin V-Mann olduğu ortaya çıkıyor. Bu kendileri ırkçı olan ajanlar, hem istihbarattan bilgi karşılığı para almışlar, hem de bu parayla ırkçı faaliyetlerini finanse etmisler. Aynısı ırkçı siyasi parti NPD için de geçerli. 2003 senesinde NPD´yi kapatma davası durdurulmuştu, çünkü partinin üst organlarında hep V-Mann´lar vardı, dolayısıyla devlet sırları ortaya çıkacak diye dava durdurulmuştu. Şimdi Şubat 2016´da, tüm V-Mann´lar NPD´den çıktıktan, fakat NPD´nin tüm üyelerinin ve destekcilerinin AfD partisine geçtikten dolayısıyla NPD´nin de hiç bir önemi kalmadıktan sonra, dava tekrar başladı.

Şimdi gelelim Almanya´daki müslüman cemaatler konusuna.

Hiç şüphesiz müslüman cemaatler arasında da V-Mann´lar var. Bunların en çarpıcı örneği, 2010´da bir mahkeme davasında ortaya çıkan ve daha sonra Mayıs 2015´de ajanlığı resmi olarak belgelenen 1989 doğumlu almanyalı-bosnalı İrfan Peci. Peci 1991´de ailesiyle beraber Almanya´ya geliyor ve daha sonra alman vatandaşlığını alıyor. Kendisi selefiler içinde bulunuyor, gençleri radikalleştiriyor, sahte cihad´a çağırıyor, toplumu kışkırtıyor. Ve bunların hepsini V-Mann olarak yapmıyor. İstihbarattan başta aylık 1400€ alıyor, sonralarda bu rakam aylık 3000€ artı ev kirası´na kadar yükseliyor. Terör örgütü üyelerinin telefon numarasını veya resmini yolladığında ise özel paralar alıyor. Bunun dışında tüm masrafları, hotel ve lokanta masrafları gibi, hepsini istihbarat karşılıyor. Bu şekilde Peci istihbaratın müslüman cemaatlerdeki en pahalı ajanı oluyor.

Peci´nin istihbarat macerası Eylül 2008´de başlıyor. O günlerde terör örgütü faaliyetleri ve şiddet uygulama iddiasıyla tutuklanıyor. Nürnberg´de davasını beklerken istihbarat görevlileri geliyor ve kendisiyle anlaşıyorlar. Peci´ye çok para ve “James Bond gibi bir hayat“ vaad ediyorlar. Peci kabul ediyor ve hakkındaki suçlamalar geri çekiliyor.

Ve Peci görevine başlıyor. 2010´da bir genç internete terör tehditleri için video yüklediği için mahkemeye çıkarıldığında, gencin arkasından bir V-Mann, büyük bir ihtimal ile Peci, çıkıyor. 2011´de radikal grup GIMF´e dava açıldığında, örgütün lideri Peci çıkıyor. Peci, V-Mann olarak görev yaptığı için kendisine dava açılamıyor, fakat örgütün diğer üyeleri cezalandırılıyor.

Peci, üstelik V-Mann olarak görev yaptığı bir zamanda, 2010´da Bosna´da bir terör örgütünün silah eğitimine katılıyor. Fakat istihbarat müdahale etmiyor.

Peci´nin kendi ifadelerine göre, Anayasayı Koruma Teşkilatı, Peci´nin yaptığı yasadışı olayları da örtbas etmiş. Yani Peci yakalanmasın ve propagandasına devam edebilsin diye istihbarat resmen yardımcı olmuş, hatta önünü açmış. Örneğin 2010´nun yaz günlerinde Berlin´de bir tren istasyonunda Peci ve arkadaşları bir amerikan askerine saldırıyorlar ve yaralıyorlar. Ardından Peci´nin istihbarattaki sorumlusu ´Konuyu kapattık, polis takip etmeyecek´ diyor. Berlin polisinde konuyla ilgili açılan dosya numarası mevcut, fakat dosyanın kendisi yok.

İstihbarat Peci´ye 2010 senesinde radikal gruba vermesi için 500€ “özel bir para“ veriyor. Hem de bu paranın Al-Kaide´ye verileceğini bilerek. Peci “Para Al-Kaide´ye gidecek, niye veriyoruz?“ dediğinde ise, istihbarat “Bu şekilde güvenlerini kazanmış olacaksın ve daha çok bilgi toplayabileceksin“ yanıtını veriyor. Bu “özel para“ konusuyla ilgili istihbaratın elemanlarına bugünlerde soruşturma açılacağı konuşuluyor. Daha önce de Peci istihbarattan aldığı paradan 300€ başka bir terör örgütüne vermiş.

Peci´nin ajan olduğu ortaya çıktıktan sonra istihbaratın eski V-Mann´larına yönelik koruma programına alınıyor ve hatta bu program sayesinde okul diplomasını alıyor.

Peci´nin dışında da müslüman cemaatlerde V-Mann´lar mevcut. Özellikle Avrupa´daki selefi akımlarında V-Mann´ların cirit attığı her zaman söylenir. Örneğin Sauerland-Grubu olarak ortaya çıkan örgütün akıl hocası Yehia Yousif, 1995´den 2002´ye kadar V-Mann olarak görev yapmıştı. Yousif şuan Suudi-Arabistan´da yaşıyor ve kendisine karşı hiç bir yasal uygulama yapılmadı.

Sonuç itibariyle görünen o ki, hiç bir şey göründüğü gibi değil. Cambaza değil, cambazı oynatana bak.

https://twitter.com/Cemil_Sahinoez

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum
  • Muzaffer Alev - 2 / 14 Mart 2016 Pazartesi 04:00

    Müslüman Casuslarin vazifeleri bittikten sonra, geldikleri ülkeye ucakla geri döndüler. Danimarka televizyon kanallari müslümanlari aldatici olarak gosterdi! Yani daha evvel müsaade edilen müslümanlar suclandilar! Danimarka Devleti hatta bütün Avrupa Devletleri son derece herseyden haberdardir. Hersey kontrol altindadir. Danimarka ve Avrupa Devletleri müslümanlarin kendilerinin dostu oldugunu bilmeli. Rusya ve Cin' e karsi kullanilan, 90 senedir Müslüman ülkelerin de, Avrupalilara karsi esir olan, gizli esir müslümanlar, Avrupalilardan ciddi sefkat beklemektedirler. Müslümanlara "gizli esir" palyaco muamelesi yapilmamalidir! Rusya veya Cin Devleti Müslümanlari "Gizli Esir",yapip; Kapitalistlere karsi kullanmaya kalkarsa, Kapitalist Ülkeler esirlerini kaybederler ve perisan olurlar! Melek gibi, zavalli ahlakli Müslümanlari; ahlaksiz, dinsiz, hristiyan yapmak Avrupanin zararinadir. Bir Suriyeli göcmenin hanimi, 17 yasinda diye, onlari ayirmak co

    Yanıtla (1) (0)
  • Muzaffer Alev - 1 / 14 Mart 2016 Pazartesi 03:29

    Zannederim ingiltereden iki casus getirildi Danimarkaya. Bir acik Hanim ve bir sakalli erkek. Hanim bir tesettur dukkaninda islami kiyafet satin Aldi. Örtündü. Aarhus Sehrinde Grimhoj Camii ne devam etti. Bir imamin bir cumlesinden dolayi butun Danimarka da gurultu cikarildi. Sonra Kopenhag da ki bir arab Camii aleyhinde bulunuldu. Aslinda Danimarka Devleti herseyden haberdardi ! islami okullar ve camilerin kontrol altin da tutulacagi soylendi. Su anda tamamen kaybedilmis olan musluman genclerini ve cocuklarini cok zor gunler bekliyor. Siniflar da birkac taneden fazla musluman cocuk olmasinin entegrasyona yani uyuma zarar verdigi islendi. Siniflarda bazi kizlar ve erkekler ahlaki yönden serbest hareket edemiyormus! Sinifta bir akrabasinin veya bir komsusunun cocugu olan, Turkiyeli cocuklar, akrabasinin cocugundan veya komsunun cocugundan utanip, gayri ahlaki bir durumdan cekiniyormus! Bu durum, Danimarkaya uyum saglamasina mani oluyormus! Önüne gecilecekmis!

    Yanıtla (0) (0)
  • erkamokur / 07 Mart 2016 Pazartesi 13:47

    s.a.

    kızım sana söylüyom gelinim sen anla mantığıyla algıladım
    güzel bir yazı teşekkürler

    Yanıtla (2) (0)