Kozmik odadan Nurcu fişlemesi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın evinin çevresinde bir binbaşı ile bir albayın gözaltına alınmasının ardından başlayan tartışma her geçen gün daha da alevleniyor
Ertuğrul Mavioğlu'nun haberi:
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın evinin çevresinde bir binbaşı ile bir albayın gözaltına alınmasının ardından başlayan tartışma her geçen gün daha da alevleniyor. Gözaltına alınan iki subayın görev yaptığı Seferberlik Tetkik Kurulu’nda (STK) yeni gözaltıların ardından aramalar devam ederken, kurulun yetkilerinin sınırlarının ne olduğu da tartışılıyor. STK’nın faliyetlerinin iddia edildiği gibi ‘olası bir düşman işgali’ne karşı alınması gereken tedbirlerle sınırlı olmadığı, kurulda 1996 - 2004 arasında görev yapan Fikret Emek’ten elde edilen belgeler sayesinde aleniyet kazanmış durumda.
‘Rutin görev’ kapsamında sıradan insanların ve ordu mensuplarını fişlendiği, malulen emekli olduktan sonra evine götürdüğü belgeler sayesinde anlaşılan Emek, kendi ifadesine göre 1995 yılında bir çatışmada ağır yaralanıp bir buçuk yıl tedavi gördükten sonra STK’da görev yapmaya başlamış. Emek’in taburcu olduktan sonra yaptığı görevlere ilişkin verdiği ifade tutanağa şöyle yansımıştı:
“Hastaneden çıktıktan sonra nekahat devresi hitamı gazi olarak emekli olabileceği halde vatanına hizmet için görevine devam etmeyi düşündüğünü, bunun üzerine 1996-1999 Muğla STK bölge başkanlığında çalıştığını, 1999-2001 Kars Seferberlik Tetkik Kurulu Başkanlığı’nda çalıştığını, 2001-2004 Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı Muharebe Arama Kurtarma (MAK) Alay Komutanlığı İstihbarat ve İKK Şube Müdürü olarak binbaşı rütbesinde görev yaptığını, 24 Ağustos 2004 tarihinde vazife malulü gazi statüsünde ordudan emekli olduğunu (söyledi).”
Anne evinde cephane
Fikret Emek’in Eskişehir’deki annesinin evinde 26 Haziran 2006 tarihinde arama yapılmış, bir adet Kalaşnikof marka otomatik silah, bir adet Kanas marka silah ve dürbünü, bir adet 7.65 mm çapında Lama marka tabanca ve susturucusu, bir adet el yapımı kesik eski tüfek, çeşitli çap ve markalarda fişekler, 12 adet savunma ve taarruz tipi el bombası, tahrip gücü çok yüksek C - 3 plastik patlayıcı, TNT ve tahrip kalıpları bulunmuştu. Emek’in Eskişehir’deki annesinin evinde ve Ankara’daki evinde yapılan aramada askeri mühimmatın yanı sıra çok miktarda doküman da ele geçirilmişti. İşte bu dökümanlar arasında halka yönelik fişleme kayıtları, Ergenekon’un 1. İddianame ekleri arasındaki 19. klasörde yer alıyor. Emek’ten elde edilen askere yönelik fişleme kayıtları ise, 316 nolu klasörden çıkan 27 sayfalık dökümanda.
İşyeri ve derneklere alfabetik nizam
Seferberlik Tetkik Kurulu’ndan emekli Ergenekon tutuklusu Fikret Emek’te bulunan ikisi yedişer, üçüncüsü ise 10 sayfalık üç fişleme çizelgesine, bakkallardan, büyük mağaza zincirlerinin ortaklarına kadar yüzlerce kişi dahil edilmiş. Listelerde öğrenci dernekleri, kültür dernekleri ve bazı sivil toplum örgütleri ile CHP’li bir belediye başkanı var. Bu fişleme kayıtları, Ergenekon iddianamesinin ek belgeleri arasında 19 numaralı klasörün içinde. Bu belgeler, ‘olası düşman işgali’ne karşı hazırlık yürütmesi beklenen Seferberlik Tetkik Kurulu’nun rutin görevleri arasına halkın fişlenmesini de dahil ettiğini açıkça gösteriyor. Bu belgelerden biri ‘İstanbul ilindeki ilçelere göre BTÖ (Bölücü Terör Örgütü) ve aşırı sol örgütlerle ilişkili kuruluşlar’ başlığını taşıyor.
Fişlenenlerin sayısı 914
Belgede, İstanbul’un semtlerinde alfabetik sıralamayla yapılan fişleme çalışmalarının dökümü var. Örneğin Avcılar’daki iki yasal dernekten birinin karşısında DHKP/C, TİKKO diğerinin karşısında MLKP, DHKP/C yazılı. İlk listede 366 kişi ve kuruluşa dair fişleme kayıtları var. İkinci ve üçüncü listelerde semtler alfabetik sıraya göre dizili değil. Bu iki fişleme listesi, aşırı sol örgütler ve PKK’nın yanı sıra semtlerde tarikat örgütlenmeleri içinde olduğu iddia edilen kişileri de kapsıyor.
‘İlçelere göre örgüt, tarikat, cemaatlerle ilişkili kişi ve kuruluşlar’ başlığını taşıyan EK-C listesinde 265 kişi ve kuruluş hakkında fişleme kayıtları var. Aynı başlığı taşıyan, ‘gizli’ ibareli EK-Ç listesi incelendiğinde ise, 283 kişi ve kuruluşun daha fişlendiği anlaşılıyor. Üç liste fişlenen kişi ve kurumların sayısı 914. Listelerde İstanbul’un tüm semtlerindeki, yemek fabrikası, mobilya mağazası, tekstil atölyesi, kimya fabrikası, oto galerileri, pastane, market, lokanta, fırın, kahvehane, bar, temizlik fabrikası, konfeksiyon mağazası, yapı malzemeleri gibi işletmelerin sahiplerinin yanı sıra, berberler, bakkallar, avukatlar, doktorlar, politikacılar, sendikacılar ve CHP’li bir belediye başkanı da var. Fişleme belgelerine göre, Tuncelili olan ve çeşitli vakıfların üyesi olan bu belediye başkanı için ‘PKK’lı denilmiş. Listeye alınan ve PKK’lı diye fişlenenler arasında bir de ‘öğretmen eşi’ var.
Sivil kuruluşlara yafta
İstihbarat görevlileri, sivil toplum örgütlerini ve kurumları da tek tek DHKP/C, Dev-Yol, PKK, MLKP, TİKKO, Ekim, Aşırı Solcu, Nurcu, Süleymancı, Kadiri grubu, Celvetiye, Milli Görüş, İrtica, Menzil, Nakşibendi, Vahdet grubu, Med-Zehra, Tekfir adları altında tek tek sınıflandırmışlar. Fişlenenler arasında, spor kulüpleri, kültür merkezleri, şoför dernekleri, tutuklu yakınlarının kurduğu dernekler, çeşitli üniversitelerin öğrenci dernekleri, öğrenci yurtları, apartman ve site yönetimleri, yöresel dernekler, fırıncı dernekleri, vakıflar, radyolar, dergiler var. Kurumlarla ilgili yapılan fişlemede, Çağdaş Hukukçular Derneği için DHKP/C, bazı şoför dernekleri için PKK, Müjdat Gezen Kültür Merkezi, 68’liler Vakfı, Yılmaz Güney Vakfı, Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı için ‘aşırı sol’, İnsan Hakları Derneği için PKK, DHKP/C gibi nitelendirmeler var.
Radikal