Ahmet Bilgi'nin haberi:

RİSALEHABER-ÖZEL

Avusturalyalı Ken Holmes, eşi ve çocuklarıyla sıradan bir hayat yaşıyordu. Tıbbi cihaz aletleri yapımında çalışıyor, ailesini geçindirecek kadar para kazanıyordu. Eşi Beatrice ise evde çocukları yetiştiriyordu. Yıllar geçti, çocuklar büyüdü, torunlar doğdu... Ken Holmes aynı şirkette aynı işi yapmayı sürdürdü. Hayat tam 30 yıl boyunca bu şekilde devam etti. Monoton, tekdüze... 

Her şey yolunda giderken bir gün Beatrice'ın ciddi bir hastalığa yakalandığını öğrendiler. Durumu çocuklardan ve torunlardan gizlediler. Ken, emekli olmaya karar verdi. İşten ayrıldı. Ve bundan sonraki hayatının tamamını, 7/24 eşinin bakımına ayırdı. 5 yıl boyunca Beatrice'e baktı, onunla ilgilendi. Fakat ne kadar ilgilendiyse de, kar etmedi... Beatrice'i kaybetti.

Ken Holmes, eşini kaybettikten sonra yaşlı bakımı konusunda eğitim almaya ve bu işi profesyonel olarak yapmaya karar verdi. Yaşı 78'di ama kimin umurunda!

HUZUREVİNDE STAJYERLİK YAPIYOR

Planlarını birer birer hayata geçiren Holmes, Mercy Health Training Institute'ya başvurdu, kurslara gidip geldi, gerekli sertifikaları birer birer aldı. Şimdilerdeyse Victoria Parkcille'deki Mercy Place Huzurevi'nde stajyerlik yapıyor. Staj dönemi bitince bu sektörde kariyer yapmayı planlıyor. 

ÇOCUKLAR EVDE OTURMAMI SÖYLEYECEKLERDİ AMA

Hürriyet'teki habere göre Mashable Australia'ya konuşan Holmes, hayatı gittikçe sıkıcı olmaya başlayınca yeni planlar yapmaya başladığını söyledi: "Bana cevap vermeyen köpeklerle, kedilerle konuşmaktan çok sıkılmıştım. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Planım vardı... Ama çocuklarıma haber vermedim. Çünkü biliyordum ki, evde oturmam gerektiğini söyleyip karşı çıkacaklardı! Benim bu işte en sevdiğim taraf, yaşıtlarımla çalışmak ve bir şey olursa hemen buradaki bir yatakta dinlenebileceğimi bilmek. Benim yaşımda olup da hala fit ve sağlıklı kalabilenlere tavsiyem, işe hayatına geri dönsünler. Bunu kendileri için yapsınlar."

EMEKLİ NUR TALEBELERİ

78 yaşındaki Avusturalyalı Ken Holmes'in azmi genç emekliler için iyi bir örnek teşkil ediyor. Hele de emekli Nur talebelerine... Çünkü huzurevleri yaşlılarla, hastaneler hastalarla dolu. Bu kitle moral ve manevi destek bekliyor. Sağlık bakanlığı bu tür faaliyetler için destek veriyor. 

YAŞLILAR VE HASTALAR NE BEKLİYOR

Yaşlılar huzurevlerinde dünyadan ümidini kesmiş, sağlıkları tükenmeye yüz tutmuş, kabre yaklaştıkları zamanda bir ümit ve kurtuluş arıyorlar. İşte İhtiyarlar Risalesi, Kur'an'ın tefsiri olarak iman nurunu imdatlarına yetiştiriyor. "Merak etmeyin kabir hiçlik ve yokluk kuyusu değil, saadet-i ebediyenin başlangıcı ve girişidir. Ölüm, sonsuzluk hayatına açılan bir penceredir, öyle ise bu ihtiyar ve perişan halinizden ümitsizliğe düşmeyin, ümit var olun" mealinde cevaplar veriyor. Her bir rica bir ümit penceresi hükmünde, her bir rica ayrı bir ümit esenliği veriyor. Yaşlılar bunu bekliyor.

Yine hastalar da, Hastalar Risalesi ile; 
"Hastalıkların da namaz, oruç ve diğer ibadetler gibi ibadete vesile olduğunu ve ondan istifade etmemiz gerektiğini,
Hastalık vasıtasıyla, Şafi İsmine mazhar olunduğunu,
Hastalıkların insanın yüzünü asıl hayat olan ebedi hayata çevirmesi lüzumunu,
Sıhhatin ehemmiyetini hissettirmekle, Allah'ın bize verdiği nimetleri hatırlatıp şükrümüzü artırmamız hususunu, 
Ölümü hatırlatmakla, bu dünyanın fani olduğunu ve ona aldanmamızın büyük bir helaket ve felaket olduğunu, 
Hastalıkların, İnsanlar arasındaki hürmet, merhamet ve sevgi tohumlarını yeşerttiğini, ayrıca eski dostluk ve muhabbetleri tazelediğini,
Hastalığı artıran ve ikileştiren merakı kaldırmakla, hastalığı hafifletmenin yollarından önemli bir ipucunu da ders veriyor.

Emekli Nur talebelerine duyrulur