Allah bu meyveler için sadece üç şey istiyor!
İlkbaharın gelmesi ve havaların ısınmasıyla daha fazla boy göstermeye başlayan yaz meyveleri, market, manav ve pazar tezgahlarını renklendirdi.
Tezgahlarda, mandalina ve portakal gibi kış meyveleri, yerini çağla, erik, çilek, karadut, kiraz, kavun, karpuz gibi yaz meyvelerine bırakıyor. Mersin'den gelen nektarinin kilosu 15, yeşil erik 12, çağla, kavun ve kayısı 10, karpuz 5, çilek 6 liradan satılıyor.
Merkez Osmangazi ilçesi Çekirge semtinden manav Osman Özçivi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaz meyvelerinin yeni çıktığını ve meyve fiyatlarının, hem ilk ürünler olması hem de geciken hasat nedeniyle biraz pahalı olduğunu söyledi.
Özçivi, buna rağmen yaz meyvelerine talebin yoğun olduğunu ifade ederek, mayıs ayının ardından fiyatların düşeceğini ve normal seviyelerine geleceğini aktardı.
"Meyve rekoltesi bu yıl çok yüksek"
Bursa Sebze-Meyve Komisyoncu İşadamları Derneği Başkanı İsmail Aslım da bu sene ilkbahar mevsiminin geçen yıla oranla biraz soğuk geçtiğine dikkati çekti.
Aslım, ''Meyve fiyatlarının şu an için pahalı olmasının temel sebebi, ilkbahar mevsiminde gecelerin geçen yıla göre biraz daha soğuk geçmesi. Yine de meyve rekoltesi bu yıl çok yüksek, piyasada son derece fazla ürün var. Vatandaşlarımız özellikle mayıs ayından itibaren meyve fiyatlarının da düşmesiyle bol bol kaliteli ve ucuz ürün yiyecek.'' değerlendirmesinde bulundu. aa
RİSALE-İ NURDAN
SUAL: Tablacı hükmünde olan insanlara bir fiyat veriyoruz. Acaba asıl mal sahibi olan Allah ne fiyat istiyor?
ELCEVAP: Evet, o Mün’im-i Hakikî, bizden o kıymettar nimetlere, mallara bedel istediği fiyat ise üç şeydir: Biri zikir, biri şükür, biri fikirdir. Başta “Bismillâh” zikirdir. Âhirde “Elhamdülillâh” şükürdür. Ortada, bu kıymettar harika-i san’at olan nimetler Ehad, Samed’in mucize-i kudreti ve hediye-i rahmeti olduğunu düşünmek ve derk etmek fikirdir. Bir padişahın kıymettar bir hediyesini sana getiren bir miskin adamın ayağını öpüp hediye sahibini tanımamak ne derece belâhet ise, öyle de, zahirî mün’imleri medih ve muhabbet edip Mün’im-i Hakikîyi unutmak, ondan bin derece daha belâhettir.
Ey nefis! Böyle ebleh olmamak istersen, Allah namına ver, Allah namına al, Allah namına başla, Allah namına işle, vesselâm. (Sözler, Birinci Söz)
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.