Amerika çöküyorsa alternatif nedir?
İnsanı sadece maddeden ibaret sayan zihniyet artık yaldızlı medeniyetimizin üzerinden elini çekmelidir.
Hüseyin Gülerce'nin yazısı:
Amerika çöküyorsa alternatif nedir?
Dünyanın gündeminde Amerikan finans ve bankacılık krizi var. Avrupa'da 68 kuşağının temsilcisi haline gelmiş (Kızıl Dany) ve halen Avrupa Parlamentosu üyesi olan Daniel Cohn-Bendit, krizi, "neo-liberalizmin Çernobil'i" diye niteliyor.
'Piyasa'nın tanrılaştırıldığı dönemin sonuna gelindiğini vurguluyor. Bendit'in bir de iyimserliği var; "neo-liberalizmin çıkmazı gözler önüne serilecek ve çevre-toplum-ekonomi üçgeninde yeni bir denge arayışına yol açacak."
Amerika'da ne oldu da, insanoğlunun geldiği son aşama denilen sistem çöküyor? Bu krizi, ekonomik terimlerle, estek köstekle izah edemezsiniz. Ben geçen hafta ABD'deydim. Amerika'daki otobanların toplam uzunluğu, bütün dünyadaki otobanların toplam uzunluğundan fazla. Ve bütün bu yollar arabalarla dolu. Hem de ne arabalar... 6 silindirli, 8 silindirli benzini, mazotu su gibi içiyorlar... Çevre, insanlığın ortak serveti olduğu halde petrol neden Amerika'nın servetiymiş gibi tüketiliyor? Neden ABD'de birkaç banka, petrol fiyatlarını yüksek tutup milyonlarca aç, perişan, sağlıksız, eğitimsiz garibanların acıları üzerinde, lüks ve safahata dalan insanları azdırıp duruyor? Tanrılaştırılan sistem, tanrılaştırılan insanlardan putlar üretiyor. Nereye kadar?
Amerikalı bugün ürettiğinden daha fazla tüketiyor. "Piyasa ekonomisi" denilip her şey mubah anlayışı getirilmiş. İnsan ve insanî değerler, değirmen taşlarının arasında öğütülür gibi öğütülüyor. Çürüme, kangren gibi hayatî organlara kadar yayılıyor. Zengin, daha da zengin; güçlü, daha da güçlü olmaya devam ederken bunu görmüyor, göremiyor, duymuyor, duyamıyor... Kimsenin kontrol edemediği beynelmilel bir sermaye var. Devletlerin kontrol edemediği finans yapılanmaları var. Bir yandan da, New York'ta on binlerce evsiz var. Dünyanın ticaret ve finans merkezi Manhattan'da, yer altı mazgal ve metro tünellerinde 20 bin insan yaşıyor.
ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosu, kriz için 700 milyar dolarlık bir destek için devrede. Ama insanların haklı bir endişesi var. O büyük zenginlere, o güçlülere yine bir şey olmayacak. Yine dar gelirliler, asıl büyük kitle ezilecek. ABD'deki kriz, aynı zamanda küresel bir kriz. Dünyanın bütün borsaları, bankaları bu krizden etkileniyor. Mesele, Amerika'nın ya da kapitalist sistemin göçmesi ya da çökmesi değil. Küreselleşen bir dünyada, medeniyet yolunda ilerleyip istediği yere geldiğini zanneden bir dünyada, böylesine iğreti, böylesine sağlıksız, böylesine dayanıksız sosyal, siyasî, ekonomik ve mali sistemler için alternatif aramanın zamanı gelmedi mi?
Alternatif nedir? Alternatif, insanı ve insanî değerleri hiçe saymanın son bulmasıdır. Demokrasinin de, onu takviye edecek ekonomik ve sosyal sistemin de insanîleştirilmesidir. Alternatif, demokrasinin ve bütün sistemlerin, mana boyutlu olmasıdır... İnsanı sadece maddeden ibaret sayan zihniyet artık yaldızlı medeniyetimizin üzerinden elini çekmelidir. Onun yerine, insanın manevi boyutunu, sevgiye, şefkate, merhamete, affedilmeye, adil gelir dağılımına, ruhunun huzur bulmasına olan ihtiyacı gören/savunan zihniyet hüsnü kabul görmelidir. Bencilliğin, lüks tüketimin, faizin, israfın, "ben kazanıyorum, ezerim de, geçerim de, kimse beni ilgilendirmez" diyen canavarların yerine, "başkaları mutlu olursa ben de mutlu olurum. Ezilenler olduğu sürece ezenler rahat edemez. Fakirin hakkı yenirken zenginler mutlu olamaz. Bana ne diyenlerin yerine ben, başkaları için yaşamayı tercih ettim, insanlığın derdi benim de derdim" diyen kahramanlara ihtiyacımız var. Savaş görmemiş, darbe almamış, bünyesi sarsıntılara, fırtınalara karşı dayanıksız kalmış nesilleri, ruhen ve insanî değerlerle takviye edip dayanıklı hale getirmeliyiz. Onlara fedakârlığı, paylaşmayı, yardımlaşmanın erdemini aşılamalıyız. Küresel dalgalara karşı insanoğlunun yeniden takviye edilmesi gerekiyor. İnsan çürürse, her şey çürür: Aile, toplum, siyaset, ticaret, devlet, millet. Krizler, bir uyanışın, dirilişin kapısını da aralayabilir...
Zaman