Anıtkabirdeki ziyaretçi sayısında terfi oyunu

Anıtkabirdeki ziyaretçi sayısında terfi oyunu

Anıtkabir’e yapılan ziyaretlerle ilgili çok çarpıcı bir iddia ortaya atıldı

Erol Metin'in haberi:

Anıtkabir’den sorumlu albayların, tuğgeneralliğe yükselmek amacıyla ziyaretçi sayısı konusunda Genelkurmay’a yanıltıcı rakamlar bildirdiği öne sürüldü. Ziyaretçi sayıları her akşam onayına sunulan Anıtkabir Komutanı’nın, defterdeki rakamlar yerine abartılı rakamları Genelkurmay’a bildirdiği iddia ediliyor. Genelkurmay’ın da gerçeği yansıtmayan bu ziyaretçi sayılarını günlük olarak resmi sitesinde yayınladığı ileri sürülüyor.

ABARTILI RAKAMLAR KAMUOYUNA SUNULUYOR

Anıtkabir’e yapılan ziyaretler konusunda çok çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Paşakeyfi sitesinde yer alan bilgilere göre, Anıtkabir ziyaretçi sayısı abartılarak kamuoyuna sunuluyor. Anıtkabir’den sorumlu komutanların terfi potasına girmek için böyle bir yola başvurduğu belirtiliyor. Anıtkabir defterinde yazılı bulunan ziyaretçi sayısı yerine daha yüksek bir sayı açıklanarak, medyada ‘Anıtkabir’de ziyaretçi rekoru’ şeklinde yer alması sağlanıyor.

E-MUHTIRANIN VERİLDİĞİ 2007 İÇİN DİKKAT ÇEKİCİ RAKAM

Abdullah Gül’ün Çankaya Köşkü’ne çıkmasını engellemek için Cumhuriyet Mitingleri’nin düzenlendiği, Genelkurmay’ın 27 Nisan muhtırasını verdiği 2007 yılında açıklanan ziyaretçi sayısının, 12 milyon 661 bin 565 gibi rekor bir düzeyde olması ise dikkat çekiyor.

GENELKURMAY’A DEFTERDEKİ RAKAM BİLDİRİLMİYOR

İddiaya göre terfi yolunu açan süreç şöyle işliyor; Anıtkabir’e gelen ziyaretçi sayıları her akşam Anıtkabir Komutanlığı’nı yapan albayın onayına sunuluyor. Ancak ziyaretçi defterindeki rakam değil, komutanın bildirdiği rakam Genelkurmay’a iletiliyor. Genelkurmay da bu yanıltıcı ve abartılı rakamları günlük olarak sitesinden kamuoyuna duyuruyor.

‘HAYALİ’ ZİYARETÇİLER!

Genelkurmay’ın bu durumdan haberdar olup olmadığı bilinmezken, 2005-2007 yılları arasında Anıtkabir defterinde yazılı bulunan ziyaretçi sayısı yaklaşık 10 misli abartılarak bildirilmiş. Sonraki 2008-2009 döneminde rakamlar yine önceki döneme uygun olacak şekilde yaklaşık 10 misli abartılarak verilmiş. Sonraki 2010- 2011 yıllarında ise rakamlar gerçeğe yakın olarak verildiği görülmesine rağmen bu rakamlar bile en az 3-5 misli artırılarak kamuoyuna sunulmuş.

DURUMUN FARKINA VARINCA REKOR KIRDI

Anıtkabir’de görev yapan ve terfi sırası gelen komutanların, Anıtkabir’deki son görev senelerinde ziyaretçi sayısının tavan yapması bir başka dikkat çeken ayrıntı. Örneğin eski Anıtkabir komutanlarından Topçu Albay Erkan Atalay’ın göreve geldiği ilk yıl olan 2005’de ziyaretçi sayısı yaklaşık 3,8 milyon oluyor. Bu abartılı da olsa gerçeğe yakın olabilecek bir rakam. İlk senesinde durumun farkında olmayan Atalay, 2. senesinde bu rakamı 8,1 milyona çıkarıyor. Albay Atalay’ın son senesi olan 2007’de ise bu rakam 12,6 milyona çıkarılıyor. Albay Atalay, 2 yıl sonra tuğgeneralliğe yükselmişti.

HER GÜN TIKLIM TIKLIM DOLU OLSA BİLE...

Uzmanlara göre bu çok abartılı bir rakam. Anıtkabir avlusu ve içi Aslanlı Yol ile birlikte tıklım tıklım dolu olduğunda yaklaşık 30 bin kişi alıyor. Basit bir matematiksel hesapla Anıtkabir bir yıl boyunca her gün tıklım tıklım dolu olsa bile yıl sununda ancak 11 milyon kişi oluyor. Uzmanlar bu rakamların gerçek değerinin en az 10 misli olabileceğini söylüyor.

O DA İLK YIL DÜŞÜRÜP SON YILDA YÜKSELTTİ

Erkan Atalay’dan sonra göreve gelen P. Albay Alp Günseren’in ilk senesi 2008’de ise ziyaretçi sayısı tekrar 6,1 milyon civarına düşüyor. Görevinin ikinci ve son yılı olan 2009’da bu rakam 9,1 milyona çıkıyor. Alp Günseren de 2012’de tuğgenerallik bekleyen bir komutan. Albay Erkan Atalay ve Albay Alp Günseren’in dönemlerinde bildirilen rakamlar çok az farklarla benzerlik gösteriyor. Her iki komutanın da son senelerinde ziyaretçi sayıları tavan yapmış.

SELEFLERİNİN YÖNTEMİNDEN HABERDAR DEĞİL Mİ?

Anıtkabir’de 2010 yılında göreve başlayan Albay Nevzat Büyükceran döneminde ise nüfus, turist sayısı ve tören sayısı artarken, ziyaretçi sayısının azalması dikkat çekiyor. 2010 yılında bu sayı 5 milyon civarına düşüyor. 2011’de bu rakam 3.9’a kadar inmiş. Bu derecede bir düşüşün Nevzat Büyükceran’ın seleflerinin yöntemini bilmemesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı ise merak konusu.

Yeni Akit