Sayılı günlerin sevinci ve coşkusu her zaman hem özeldir, hem daha güzeldir ve daha da anlamlıdır. Hazırlanılan günler, beklenilen anlar, o güzelliğin ve farkın değerini arttırır. Bir de ayrıcalıklı günler vardır ki, toplumların ve milyarlarca insanın ortak sevinci ve buluşması ise ayrı bir nitelik ve evrensellik değerini ve ruhunu yansıtır.

İnsanın bir ay boyunca provasını yaptığı, kendini hazırladığı, her gün saya saya yaklaştığı İlahi senaryonun bayramı, bayram olsa gerek. Gerçek bayram, böyle kutsiyeti ile gelen bayramlardır. Rabbine yaklaşanların bayramı budur.

O’nun izniyle oruç tuttuğumuz, iftar açtığımız, teravih kıldığımız, fıtır sadakası verdiğimiz, ikram sofraları kurduğumuz, sıkça camide buluştuğumuz çok özel bir ayın sonunda merasimle karşıladığımız bayram günlerindeyiz.

“Bayram, bayram ola, günahımız af ola” dediğimiz günlerin içindeyiz. Mağfiret kapılarında bekletilmeden rahmetle buluştuk. “Elveda şehr-i ramazan” dediğimiz bir hüznün yine kendi içinde bir sevinçle telafi edildiği müstesna günlerden bayrama girdik.

Bayram olacağız, bayram bizi bayramlaştıracak. Huzura, sevince, şükre, selama, kelama ve sofraya buyur edecek her zamankinden farklı olarak.

Yollar, birbirine daha çabuk ulaştıracak. Kalpler, birbirine daha fazla akacak. Gönüller, coşkuyla buluşacak. Hayat, kıymetini bilenlere şükür törenleri yaptıracak bu günlerde.

Bayram sevinci, çocukça bir duygunun en çok kabul gördüğü, neşenin masumiyetle büyüdüğü bir mutluluk mevsimidir.

Bayram; Ailece yaşanılan, mahallece kutlanılan, toplumca idrak edilen ve herkesin resmi kıta halinde tören alanında birbirini gördüğü ve selamladığı hareketli günlerdir.  Herkes beraberce yürüyor, konuşuyor, görüşüyor, kaynaşıyor ve seviniyor.

Sevinçler ortak günlerin hafızasıdır. Ortak değerlerin mirasıdır. Birlik ve beraberliğin temsilidir. Hüzünleri ortak, dertleri müşterek, umutları beraber ve gelecekleri birlikte inşa edenlerin bayramları da ortaklığı pekiştirir.

Bayram, bize ortaklığı, ortak olmayı öğretiyor. “Biz”i, “ben” olmaktan çıkarıyor. “Ben”i, “biz” yapıyor. Çünkü, bayram beraberce kutlanan bir merasim. Tek başına bir kurgu değil. Kaçış, yalnızlık ve dışında kalınan veya belli kişilere tahsisli bir heyecan ve fırsat değil.

Kendini mümince hisseden veya ikliminde bulunup çevreye karışan ve toplumla barışan, kalbine ve Rabbine yaklaşan herkesin istisnasız etkilendiği, derecesine göre dahil olduğu bu müstesna bayram günlerinin tadına vardığımız her an, yeni bir huzur dalgası/duası teşkil edecektir. 

Bayram, aynı zamanda tatlanma, ikram, lezzet bayramı. Sofraların sevince ortak olduğu, büyüklerin baş köşede oturduğu, ellerinin öpüldüğü ve bayram harçlığının alındığı, çocuklar için şeker ve harçlık almanın çok öncelikli olarak beklenildiği mutluluk anları. Her ne kadar eskisi kadar çocuklar bu alışkanlığı yaşayamasa da yine özlenen bir tablo.

İnsanlık, hiçbir dönem bu çağ kadar bayramlaşmamıştı. Bu çağın iletişim mecraları, kitlesel medya eşliğinde dünyayı avuç içi gibi elimizde bize sunduğu bir çağda bütün dünya bayramlarını görebiliyor ve idrak edebiliyoruz.

Kabe’de sabah namazına duruyoruz, Süleymaniye’de hutbeyi dinliyoruz. Şam’da hüzünleniyoruz, kalbimiz dağlanıyor. Myanmar’a şefkat eli uzatıyoruz, Filistin’de duamızı en kuvvetli bir şekilde takdim ediyoruz. Ülkemizde hem seviniyor hem de huzurumuz için daha bir tek yürek oluyoruz. Musibetlerin/terörün defi için yalvarıyoruz Rabbimize.

Yeni camileri, farklı bayramları, canlı yayınları, değişen hayatları, sevinçleri, duaları, hüzünleri, ziyaretleri bir arada yaşıyoruz.

Mesaj trafiği ise başlıbaşına bir canlı iletişim kanalı. Her mesaj bir duygu demeti sunuyor. Her bilgi ayrı bir etkileşim sağlıyor.
Birlikte olduğumuzu, iletişim engellerini  teknolojiyle aştığımızı ve her daim ulaşılır bir çağı yaşadığımızı  görmek, bayramı bayramlaştırarak takviye ediyor.

Yaşlılar, mahkumlar, hastalar, gurbette mahzunlaşanlar ve sıkıntıda olanları ayrıca teselli etme günleridir bayram. Ziyaretler bunun ilacı.

Arındığımız, Rabbimizin müsaadesi ile hak ettiğimiz sevinç günleri, daha fazla şükür ve hayata/ hakikate aidiyet ister.

Bayramımız bayram, huzurumuz ve kardeşliğimiz daim olsun.
İnsanlığın ve İslam aleminin huzur ve kardeşliğine vesile olması duasıyla, bayramınızı tebrik ederiz.