Bediüzzaman gözleri tekrar Kur'an'a çevirdi

Bediüzzaman gözleri tekrar Kur'an'a çevirdi

"Hutbe-i Şamiye Ekseninde, İslam Birliği ve Küresel Barış" konferansı kapanış oturumu ile sona erdi

İbrahim Mert'in haberi:

RİSALEHABER-Risale Akademi ve Akademik Araştırmalar Vakfı (AKAV), tarafından düzenlenen "Hutbe-i Şamiye Ekseninde, İslam Birliği ve Küresel Barış" konferansı kapanış oturumu ile sona erdi.

Yrd. Doç. Dr. Cüneyt Gökçe'nin yönettiği oturumda Mustafa Özcan, Mehmet Ali Bulut ve Suad Alkan konuştu.

RİSALE-İ NUR'U BAŞKASININ BAŞINA KAKARAK DEĞİL MAHVİYETLE ANLATMAK LAZIM

Bediüzzaman'ın Hutbe-i Şamiye'de gelecekle ilgili müjdelerini ortaya koyduğunu belirten Mustafa Özcan, "Bu aslında yeni bir dönemdir. Bediüzzaman bunu 1911'de müjdelemiş oluyor. Hutbe-i Şamiye'de İslamın intibahını Arabın intibahıyla olacağını söyleyerek Araplara özel bir önem atfediyor" dedi.

İslam mesajını kitlelere taşıyacak insanlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Özcan, "Araplar 350 milyonluk kitleyi temsil ediyor. Bediüzzaman ehli beyte, Araplara ve Türklere önem atfediyor. Diğerleri önemsiz anlamında söylemiyorum nüfus bakımından çok oldukları için. Üstadın Hutbe-i Şamiye'de araplara konuşması önemli bir şey. İnşallah ittihadı yeniden teessüs eder" şeklinde konuştu.

İnsanlara Risale-i Nur'u ulaştırmada önemli uyarılarda da bulunan Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü: "İnsanlara Risale-i Nur'u anlatırken öncelikle ne kadar anladığımızı sorgulamak lazım. Risale-i Nur'u yeniden, her zaman okumak lazım. İslam dünyasının Risale-i Nur'a ihtiyacı var. Faslı bir televizyoncu bizzat bana Fas alimlerinin Bediüzzaman'ı okuduğunu söyledi. Risale-i Nur zamana uygun bir reçete sunuyor. Her eserde böyle her zamana uygun bir reçeteyi göremiyoruz. Bunu başkalarının başına kakarak değil mahviyetle söylemek lazım, hiç bir şeyi nefsaniyete alet etmemek lazım."

Fotoğraflar için TIKLAYINIZ

BEDİÜZZAMAN GÖZLERİN TEKRAR KUR'AN'A ÇEVRİLMESİNİ SAĞLADI

Mehmet Ali Bulut ise Bediüzzaman Said Nursi'nin 3 temel vazifesi olduğunu söyledi. Bulut bu 3 vazifeyi şöyle anlattı:

"Bediüzzaman Kur'an'ı etrafında örülen meselelerden kurtarmak için Muhakemat'ı ve İşarat'ul icaz'ı yazdı. Yeniden gözler Kur'an'a çevrilsin istedi. Bunun içinde aynı zamanda imanı ihya da var.

"İkincisi inkıraza başlamış İslam medeniyetinin dökülen taraflarını yeniden inşa etmek. Bediüzzaman Hutbe-i Şamiye'de bir adam tarifi yapar. Bitmiş, tükenmiş, ümidi, emeli, yaşama azmi bitmiştir. Bunun Kur'an ile irtibat noktası yoktur. Üstad önce hastalığını tarif etmiş, sonra tedavi etmiştir. Hutbe-i Şamiye, Sünuhat, Divan-ı Harbi örfi bu eserlerdendir.

"Üçüncüsü, esas anlamda müslümanların yaşam kalitesini yükseltmenin yanında İslam medeniyetinden yeterince nasibini almamış Kürtleri yükselterek toplam medeniyetten yararlanmaları için Münazarat'ı yazmıştır. Münazarat bireyin kendi sorumluluğnu belirleyene bir ortam hazırlar.

"Bediüzzaman son tamamlayıcıdır. Bin seneden beri biriken, yaralanan umumi kalbi tamir ediyor.

BEDİÜZZAMAN'I ANLATIRKEN ÜRKMEMEK LAZIM

Suad Alkan da fecir vaktinin geldiğini ifade ederek, Avrupa ve İslam dünyasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.

Dinleyiciler arasında bulunan Mehmet Emin Değer de söz alarak düşüncelerini paylaştı. Arap baharının İslam'ın ittihadının nüvesinin teşkil ettiğine dikkat çeken Değer, "8 yıl önce bir televizyon ev dergiye bunu söylemiştim ama bu kadar kısa sürede olacağını tahmin etmemiştim. Bu hareketler Amerika veya Avrupanın sanki bir düğmeye basmasıyla oluşan şeyler değil. Onlar şimdi bu gelişmeyi lehimize nasıl çeviririzin peşindeler. Bediüzzaman'ı anlatırken ürkmemek lazım. Ben yarım ümmi halimle her platformda bunu anlattım. Risale-i Nura hizmet etmekten şeref duyuyoruz" dedi.

Fotoğraflar için TIKLAYINIZ