Bediüzzaman: Kabahat, o küçük istibdatların pederi olan istibdad-ı hükûmete aittir
Cehâletimizin silâhıyla, asıl bizi mahveden, içimizdeki, garip nâmlar ile hüküm süren parça parça istibdatlar idi ki, hayatımızı tesmîm etmiş idi.
(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin MÜNAZARAT eserinden bölümler.)
Bismillahirrahmanirrahim
Sual: "Neden, şu inkılâb-ı hükûmet, herşeyde bir inkılâp getirdi?"
Cevap: اَلنَّاسُ عَلٰى سُلُوكِ مُلُوكِهِمْ 1 sırrınca, istibdat herkesin damarlarına sirâyet etmişti, çok nâm ve sûretlerde kendini gösteriyordu, çok dâm ve plânlar istimâl ediyordu. Hatta benim gibi bir adam, ilmi vâsıta edip, tahakküm ediyor idi veyahut sehâvet-i milliyeyi sû-i istimâl ederdi. Veyahut şu şeyh gibi, necâbeti sebebiyle herkes onun hatırını tutarak, tutmakla mükellef bildiğinden tahakküm ve istibdat ediyordu.
Sual: Demek, öldürmemize, hükûmetin istibdadına yardım eden başka istibdatlar da varmış?
Cevap: Evet, cehâletimizin silâhıyla, asıl bizi mahveden, içimizdeki, garip nâmlar ile hüküm süren parça parça istibdatlar idi ki, hayatımızı tesmîm etmiş idi. Fakat, yine kabahat, o küçük istibdatların pederi olan istibdad-ı hükûmete aittir.
Dipnot-1: "İnsanlar kendi idârecilerinin yolunda giderler." Keşfü'l-Hafâ, 2:311.
Said Nursî