Bediüzzaman'ın 'Mevlana Risale-i Nur’u yazardı' sözlerini aktaran kişiydi
Geç kalmışlığın verdiği telaş psikolojisi ile Antep’e gittim
Ömer Özcan-RİSALEHABER
Ermenekli Ahmed Gümüş ağabeyi vefat yıldönümünde rahmetle anıyoruz. Gümüş ağabey 12 Ağustos 2013 tarihinde Gaziantep’te vefat etti.
Ahmed Gümüş ağabey 1937 doğumludur, Zübeyir Gündüzalp ağabeyin hemşerisidir, Ermeneklidir. 1952 senesinde daha 15 yaşında iken Risale-i Nur’u Konya’da tanıyan Ahmed Gümüş’ün Konya’da Abdülmecid Ünlükul, Isparta’da Üstad Bediüzzaman ve İstanbul’da Zübeyir Gündüzalp ile çok beraberlikleri olmuş. Gümüş ağabey eşinin Gaziantepli olmasından dolayı 1982’de bu şehre taşınmış ve 1999 yılında Vakıflar Müdürlüğü’nden emekli olmuştur.
Vefatından bir süre önce görüştük
Risale-i Nur Hizmetkârları’nın hatıralarını toplarken satır aralarında ‘Ahmed Gümüş’ adı çokça geçiyordu. Geç kalmışlığın verdiği telaş psikolojisi ile 22 Mart 2011 tarihinde Antep’e gittim. Dersaneden bir grup kardeşlerimizle beraber Ahmed Gümüş ağabeyden randevu talep ettik, evine gittik. Oğlu Said kardeşimiz de evdeydi. Gümüş ağabey yüksek şekerden dolayı maddi gözlerini kaybetmiş görmüyordu, âmâ idi. Basar kaybolmuş ama basiret açıktı… Kendisine sorularımız oldu; cevaplarını kaydettik. Gördük ki Ahmed ağabey konuşmayı, anlatmayı seviyor. Zaman zaman konular dağılsa da yazıda onları birleştirdik. Oğlu Said Gümüş yardımcı oldu bize. Antep’ten ayrıldıktan sonra Gümüş ağabeyle irtibatımız telefonla devam etti. Hatıralarına bir o kadar daha ilaveleri oldu. Ahmed Gümüş ağabeyimiz ziyaretimizden yaklaşık bir buçuk sene sonra, 12 Ağustos 2012 tarihinde 75 yaşında iken dar-ı ahirete irtihal eyledi. Allah rahmet etsin…
Vefatı vesilesiyle Ahmed Gümüş ağabeyimizin uzun hatıralarından kısa bir bölümünü okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Bu hatıra Ağabeyler Anlatıyor-7 kitabında yer alıyor.
HZ. MEVLANA BU ZAMANDA GELSEYDİ RİSALE-İ NUR’U O YAZARDI
(Ziyaret sırasında Bediüzzaman Hazretleri şunları söyledi)
- Komünist ve masonların bütün plânlarını Risale-i Nur yerle bir etti.
- Risale-i Nur bir âmiden, bir feylesofa kadar herkese hitap eder. Bir risale insandaki en az bin tecessüsün karşılığı olarak yazılmıştır. Temsillerdeki hakikatlerden anladığınız size kâfidir, anlayamadık diye üzülmeyin. Bir bahçeye giren, o bahçedeki elma ağacından boyunun yetiştiği dallardan eli yetiştiği elmaları yemesi kâfidir. Yüksekteki elmalar ise boyu uzun olanlarındır.
- Ben bile Risale-i Nur'a muhtacım, tekrar tekrar okudukça dersimi alıyorum.
- Hazreti Mevlana şimdi bu zamanda gelseydi, Risale-i Nur'u o yazardı. Ben de Hazreti Mevlana zamanında gelseydim, Mesnevi'yi yazardım. O zaman hizmet Mesnevi tarzındaydı, şimdi Risale-i Nur tarzındadır.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.