Budist lider: Said Nursi'ye yüzde 100 katılırım
Sri Lanka'da gerçekleştirilen hizmet ziyaretleri
Srilanka hizmet mektubu
4-12 Eylül tarihleri arasında dört kişilik bir ekiple Sri Lanka’ya hizmet amaçla bir ziyarette bulunduk. Sözler’de “görmediğimiz Serendib Adası’nın vücudu gibi tevatürle vücudu kat’idir, demişler…” diye ismi geçen Sri Lanka’yı işte biz gördük ve sekiz günlük gezimizle ilgili gözlem, deneyim ve hatıralarımızı sizinle paylaşmak istiyoruz.
Sri Lanka, resmî adıyla Sri Lanka Demokratik Sosyalist Cumhuriyeti, Güney Asya’da, Hindistan’ın 31 kilometre güneyinde ve Hint Okyanusu’nda bulunan bir ada ülkesidir. 1972 yılından önce Seylan olarak bilinirdi. Hint Okyanusu’nun İncisi olarak da adlandırılan ülkede yaklaşık 21 milyon kişi yaşamaktadır. Eski isimleri Serendib ve Seylan dır. Nüfusun: 69.1% Budist, Müslüman 7.6%, Hindu 7.1%, Hıristiyan 6.2%, belirsiz 10% dur. Sri Lanka’da; Seylanca 74%, Tamilce 18%, diğer diller 8% konuşulmaktadır. Ayrıca halkın ekserisi İngilizce bilmektedir.
Hz. Adem (a.s)’ın cennetten ilk olarak buraya indirildiğine dair rivayetler vardır. Hatta Adem(a.s)’a ait olduğuna inanılan ayak izi bile mevcut. Müslüman, Hristiyan ve Yahudiler "bu Adem(a.s)’in ayak izi" diyorlar, Budistler ise “buda”nın ayak izi diyorlar. Yürüyerek beş saatte çıkılan bir yer.
Yaklaşık dört saatlik İstanbul-Abu Dabi uçusundan sonra yine yaklaşık dört saatlik uçuşla başkent Colombo’ya indik. Colombo da Sri Lanka’lı Asım Alavi abimiz bizi karşıladı. Asım Abi şu an itibariyle üç risaleyi (Küçük Sözler, Hutbeyi Şamiye, İhlas Risalesi) Tamil diline çevirmiş bulunuyor. Ayrıca tercüme çalışmalarına devam ediyor.
İlk olarak Colombo’ya indikten sonra Mavanella şehrine gittik. Mavanella şehrinde ilk olarak Ayşe-i Sıddıka İslami kız okuluna gittik. Okulun duvarında şöyle bir yazı var: “Anne bir kurum gibidir, eğer siz iyi ve asil bir anne yetiştirirseniz; asil bir toplum yetiştirmiş olursunuz.” Okulun müdürü olan beyle görüştük ve külliyattan bazı kitaplar hediye ettik. Okul İslami ilimlerle birlikte bayanlara yönelik mesela “ev ekonomisi, bahçecilik, ahçılık, İngilizce vb” eğitimler veriliyor. Tamamen İslami usullere uygun bir ortamı var. Mesela ilkögretim çağındaki bayanlar tesettüre uygun bir şekilde eğitim alıyorlar.
MÜSLÜMANLARIN KENDİ MAHKEMELERİ BİLE VAR
Sri Lanka’da Müslümanlar azınlık oldukları halde son derece özgür bir ortama sahipler. Mesela kendi okulları var, hatta kendi mahkemeleri bile var. Budistlerle gayet barışçıl bir ortamda yaşıyorlar. Müslüman kardeşlerimiz Sri Lanka’da sosyal hayatta aktifler. Akşam, "cemaati-islamiye” adlı Sri Lanka’nın en yaygın İslami cemaatinin Mavanella şehrindeki merkezine gittik ve önce meşveret heyetiyle bir toplantımız oldu. Özellikle Üstad Bediüzzaman‘ın siyaset ile ilgili fikirleri bayağı bir ilgi uyandırdı.
Daha sonra yaklaşık yüz kişilik bir cemaata genel anlamda Risale-i Nur eserleri ve cemaati hakkında İngilizce bir sunum yaptık. Gayet verimli geçen bir toplantı oldu. Daha sonra ikinci gün başkent Colombo’ya geri geldik. Colombo’da “Insight ınstitue” adlı bir teknoloji enstitüsüne ziyaterette bulunduk. Önce enstitünün yönetim kuruluna bir sunum yaptık. Sonra, üniversitede okuyan gençlere Risale-i Nur hakkında yaklaşık üç saat sunum yaptık. Kitap, broşür hediye ettik ve lokum ikram ettik. (Bu arada yurtdışına çıkan kardeşlerimiz yanlarında hediyelik lokum götürürlerse hem ilgi çekici hem de “tatlı yiyelim tatlı konuşalım” manası oluyor).
Sonra cemaati islamiyenin genel merkezine gittik. Yine orada özellikle Risale-i Nur’daki müsbet hareket metodunu anlattık. Çok etkileyici oldu. Daha sonra Budistlere ait en büyük sivil toplum kuruluşu olan Sarvodaya Vakfı’na ziyarette bulunduk. Sarvodaya, herkesi uyandırmak demek. Yaklaşık bir milyon üyesi, yüzbin genç gönüllüsü var. Budizmi ve felsefesini insanlara ulaştırmayı hedefliyorlar. Otuz sekiz bin köyün onsekizbininde aktif olarak faaliyet gösteriyorlar. Köylerde kütüphane ve eğitim merkezleri açıyorlar.
Görüştüğümüz kurucusu olan Vakfın başkanı Dr.Ariyaratne bir dava insanı. Hayatını Budizme adamış. 1958 yılında faaliyetlerine başlamış. Temel felsefesi “insan önce kendini değiştirmeli ve buna paralel olarak topluma faydalı olmalıdır” diyorlar. Yani bizdeki ”kişi önce kendi nefsini ıslah etmeli” manasında bir misyonları var. Aslında İslamiyetteki düsturlara ve bizim cematimizin faaliyetlerine yakın uygulamaları var. İnşaallah bir Müslüman olsalar İslamiyetteki ve Risale-i Nurdaki hakikatleri çok kolay kabullenirler.
BU GÖRÜŞE YÜZDE 100 KATILIYORUM
Burada yine bir parantez açalım, Sri Lanka’da Risale-i Nur hizmeti için gayet müsbet bir zemin var. Bu zata Risale-i Nur’da geçen bütün ahlak-ı seyyienin menbaı olan “ben tok olayım başkası açlıktan ölse bana ne” ve ”sen çalış ben yiyeyim” örneğini aktardığımızda Arif abiye elini uzattı ve çoşkuyla ”ben bu görüşe yüzde 100 katılıyorum” dedi. Yine ona bunun çaresinin faizin ortadan kaldırılması ve zekat olduğunu aktardığımız zaman yine çok memnun oldu ve kendisinin de faiz sistemine karşı olduğunu ve faiz sistemine karşı bir çalışma başlattığını söyledi. Kendisine külliyattan bazı eserleri hediye ettik. Diyalog manasında güzel bir ziyaret oldu. Buradaki dikkat çekici husus, batıl bir dava uğrunda (hatta bazıları din olarak bile kabul etmiyorlar. Budizm din değildir, bir felsefedir diyenler var) bu insanların hayatlarını vakfetmeleri, hakikatin tam içinde olan biz Müslümanlara ibretli bir dersdir.
Daha sonra bizdeki Diyanet İşleri Başkanına tekabül eden Sri Lanka’daki Müslümanların başkanı ile görüştük. Kendisine kısa ve öz olarak Risale-i Nur hizmeti ve gayesini anlattık. Kendisi ziyaretimizden çok memnun oldu ve bize her konuda yardımcı olacağını taahhüt etti ve Müslümanlar olarak daima birlik ve beraberlik içinde olmamız gerektiğini söyledi.
Sri Lanka’da Müslümanların ilk geldiği yer olan “Bervala”ya gittik. Orada okyanusun kenarında çok hoş bir mimariye sahip bir Kadiri tekkesi var. İlk olarak tebeyi tabiyyinden bir zat islamiyeti anlatmak ve yaymak için gelmiş. Şu anda kabri tekkenin içinde mevcut. Asım abimizin babası da şu an tekkenin şeyhi ve oradaki tarikatın lideri. Çok hoş ve muhterem bir zat. Bizi çok güzel bir şekilde karşıladı ve hususi olarak ilgilendi. Yine kendisine Risale-i Nur’dan ilgili bahisleri aktardık. Abdulkadir Geylani ile Üstadın münasebetinden bahsettik.
Bu şehirde Nazımiyye universitesinde dekan olan Prof. Şükrü beyi ziyaret ettik. Sri Lanka’daki İslam tarihi ile ilgili bir kitabı var. Kendisinde Arapça Lem'alar’ın var olduğunu ve okuyup istifade ettiğini anlattı ve yine her konuda işbirliğine açık olduğunu söyledi. Mesela bir dernek kurarsanız seve seve yönetim kurulunda ve diğer faaliyetlerinde yer alabileceğini söyledi. Yine Colombo Üniversitesine bir ziyarette bulunduk ve külliyattan bazı parçaları üniversitenin genel kütüphanesine hediye ettik.
ADALET BAKANINA RİSALE-İ NUR'U VE BEDİÜZZAMAN'I ANLATTIK
Adalet Bakanı Rauff Hakeem beyi resmi konutunda ziyaret ettik. Türkiye’den geldiğimizi ve Risale-i Nur eserleri, Üstad ve hizmetimizle ilgili kendisine bilgi verdik. Ziyaretimizde ayrıca başka Budist bir bakan da hazır bulundu. Kendisi bize her konuda yardıma hazır olduğunu söyledi. Yaklaşık bir saatlik bir ziyaret oldu ve görüşmemizi bir Sri Lanka televizyon kanalında haberlerde vermişler. (Türkiye’den Müslüman bir sivil toplum kuruluşundan temsilciler Adalet Bakanını ziyaret etti diye)
Türkiye’ye döneceğimiz akşam cemaat-i islamiyenin misafirhanesinde dediler ki “Maldiv adalarından burada bir zat var ve sizinle görüşmek istiyor“, “tamam” dedik. Kendisine özetle Risale-i Nur’dan ve hizmetimizden bahsettik ve bizim Türkiye’ye döneceğimizi ama eğer bize mail adresini verirse, kendisine daha külli bilgiler içeren bir mail göndereceğimizi söyledik. Önce bir kağıda yazdı filan, biz okuyamadık dedik ki “kartınız var” verin. Kendisi de baktı olmayacak kartını çıkardı verdi. Meğer Maldiv Adalarında Adalet Partisinin lideri ve genel başkanıymış. Kendisini gizlemeye çalıştı ama biz de fıtri bir şekilde ortaya çıkardık. Kendisi Üstadı bildiğini hatta Malezya’da okurken bazı eserleri okuduğunu ve istifade ettiğini ve de ayrıca Türkiye’nin tekrar Osmanlı Devleti gibi olmaya başladığını ve bu durumun kendisini çok memnun ettiğini bize söyledi ve Maldiv adalarına da hizmeti götürmemizi beklediğini söyledi.
Sri Lanka’daki son iki günümüzde ise dershane olabilecek evlere baktık ve genel manada bir bilgi sahibi olduk. İnşaallah ilk hedefimiz bir dershane açmak. Şu anda üç tane Sri Lankalı kardeşimiz Türkiye'de üniversite eğitimi alıyorlar ve dershanede kalıyorlar. Önümüzdeki yıllarda bu sayının artmasını sağlamayı da hedefliyoruz. Buna yönelik de yine liseyi bitirmiş ve Türkiye’de üniversite eğitimi almak isteyen gençlere teşvik manasında izahat verdik.
Sri Lanka’daki Müslüman ahali gayet misavirperver. Mesela misafir yemek yerken sofraya oturmuyorlar ve bir garson gibi misafire hizmet ediyorlar. Sri Lanka’nın tamamına ulaşamasak da yaklaşık olarak beşyüz kilometrelik bir alanda burada bahsettiğim veya bir kısmını bahsetmediğim yirmi civarında ziyaret ve temaslarda bulunduk. Gittiğimiz yerlerde karşılaştığımız insanlara Arapça ve İngilizce eserler hediye ettik.
Sonuç olarak Sri Lanka hizmet-i imaniye için gayet müsbet bir ortam içeriyor. İnşaallah dualarınızla güzel ve hayırlı neticelere ulaşılacaktır.
Selam ve Saygılarımızla;
AMASYA – SRİ LANKA HİZMET EKİBİ