Cadılar Bayramı bizim bayramımız mı?

Bayramlar ve festivaller, toplumu kaynaştıran ve insan üzerinde olumlu psikolojik tesir yapan önemli günlerdir. Kullarının fıtri ihtiyacını çok iyi bilen Allah Teâla, müslümanları bayramsız ve eğlencesiz bırakmamıştır. Ancak, Müslümanların bayramı, Ramazan orucu ve Hac farizası gibi iki azîm ibâdet sonrasında gelir. İslam dini; Müslümanları, Ramazan ve Kurban bayramlarında temiz ve yeni elbiseler giymeye, yiyip-içip akraba eş-dost ziyâreti yapmaya  teşvik eder. Aslında, iyi değerlendirilirse, eğlence olarak dini Bayramlarımız bize yeter. Ama  ne yazık ki, bir çok müslüman dinini sathi olarak tanıyor ve yaşıyor. Dini hayatın içinden soyutlayıp, câmi, zikir ve tesbih içine sıkıştırıyor. Oysa, İslam dini hayat doludur ve etrafa mutluluk ve sürûr saçar!

Bayram eğlencesi hakkında meşhur bir hadis var. Rivâyet ediliyor ki, Hz. Ebubekir  bir bayram günü Hz. Aişenin yanına gider. Bakar ki,  iki küçük câriye def çalıp kahramanlık şarkıları söylüyorlar. Hz. Ebubekir "Peygamberin evinde böyle bir şey nasıl yapılır?" diye kızar. Bunu duyan, Efendimiz Aleyhissalâtü Vesseâm, " (Onlara mâni olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır. Bayram, sevinç günleridir)" diye buyurur.  (Buhâri)

Bayram geçtiği halde bayram ile  ilgili bu satırları yazmama sebep, "Cadılar Bayramı" denen ve yavaş yavaş müslümanların da kutlamaya başladıkları paganist eğlence oldu.  Anne- babaları engel olduğu için, dini bayramlarımızda komşu kapılara gidip şeker toplayamayan müslüman çocukları, Avrupalıların 31 Ekim'de kutladıkları ve aslı Avrupa paganlarına (putperest) kadar uzanan Cadılar Bayramında kapıları dolaşıp şeker topluyorlar ne yazık ki!

31 Ekim akşamı Kuveytteki evimin kapısı çalındı...Müslüman Arap çocukları Amerikalı komşularımın eşliğinde şeker toplamaya gelmişlerdi. Neşe içinde çıkardıkları sesten, kapıları dolaşmaktan dolayı çok mutlu olduklarını anlamıştım. Ancak,İslam'ın hediye ettiği Ramazan ve Kurban Bayramları dışında bayram kutlamadığımı, dolayısıyla da kapıyı açmayacağımı sezmişler gibi, zilimi çaldıkları halde geri döndüler...

Müslüman çocuklarının bu hali beni çocukluk hatıralarıma götürdü. Çocukluğumda dini bayramlarımızda arkadaşlarımla beraber kapıları dolaşıp şeker toplardık ve bu işten çok haz duyardık. Yorgunluktan   helâk olmuş bir şekilde eve döndüğümüzde, övünçle annemize topladığımız mendil (bazen içinde para olurdu), şeker, fıstık, ceviz ve fındıkları gösterirdik. Şimdiki çocuklar bazı konularda çok şanslı olabilirler ama aynı zamanda da bizim tattığımız bu güzel hazları tatmadıkları için şansızlar neyazık ki. Çünkü, anne- babalar çocuklarına bayramlarda komşu kapılarına gitmeyi yasakladılar. Bilinçli veya bilinçsiz olarak çocuklara helal eğlence yasaklanınca, birileri de fırsat bilip yerini haram eğlenceyle dolduruyor!!!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum