Çetin Doğan,üçüncü kez cezaevinde
Balyoz darbe planı davasının bir numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan, üçüncü kez cezaevine gönderildi.
Balyoz darbe planı davasının bir numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan, üçüncü kez cezaevine gönderildi. Dün Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne gelişinde açıklamalarda bulunan Doğan, Gölcük'te görevli alt rütbeli askerleri aşağılayıcı ifadeler kullandı.
Gazetecilerin "Nasıl oluyor da bu belgeler Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube müdürünün odasının zemininden çıkıyor?" sorusuna "TSK içinde alt düzeyde adamlar var, uzman çavuş gibi işi bilmeyenler. Üst düzeyde olsa belgeler üzerinde hata yapmazlar." diye tuhaf bir cevap verdi. Haklarında yakalama kararı olan Korgeneral Nejat Bek ile Tümgeneral Hasan Fehmi Canan'ın da aralarında bulunduğu 6 muvazzaf asker ve bir emekli albay tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Camilerin bombalanması ve Türk jetlerinin düşürülmesi gibi kanlı eylem planlarının yer aldığı 'Balyoz' kod isimli darbe teşebbüsü davasında haklarında 'yakalama' kararı verilen sanıkların tutuklanması işlemleri devam etti. 11 Şubat 2011'de İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce aralarında Dursun Çiçek'in de bulunduğu 134 sanık hakkında tutuklama, 29 sanık hakkında yakalama kararı vermişti. Balyoz davasının 13'üncü duruşmasında 163 kişinin tutuklanması ile ilgili süreç devam ediyor. Bu kapsamda 2'si emekli 13 sanık hafta sonu teslim oldu. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti hafta sonu tatilinde olduğu için İstanbul Nöbetçi 10. Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi tarafından 'yol tutuklaması' olarak bilinen geçici tutuklama kararı verilen sanıklar cezaevine gönderildi. Bunlardan muvazzaf olan 11'i dün tekrar İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi önüne çıkarılarak tutuklama kararı yüzlerine okunup Hasdal Cezaevi'ne gönderildi. Emekli Orgeneral Çetin Doğan da sabah saatlerinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne geldi. Avukatları yanında bulunan Doğan, basın açıklaması yaptı. Elinde belgelerle açıklama yapan Doğan, kendisine iftira atıldığını iddia etti. Doğan, Gölcük Donanma Komutanlığı'nda ele geçirilen ve dava dosyasına konulan 43 klasör delilin de toplamda 3 klasör etmeyeceğini iddia etti.
SUÇLULARI BULDU: UZMAN ÇAVUŞLAR!
Bir gazetecinin, "Gölcük'teki belgeleri birileri mi koydu oraya? Nasıl oldu da oradan çıktı?" sorusuna verdiği cevap ise ilginçti. Doğan, uzman çavuşları suçladı: "TSK içinde alt düzeyde adamları var, uzman çavuş gibi işi bilmeyenler. Üst düzeyde olsa belgeler üzerinde hata yapmazlar. Alt düzeydeki bu adamlar, belgeleri buraya koymuşlar." Hakkındaki yakalama kararına itiraz edeceklerini ifade eden Doğan, "Eğer itirazımız kabul olmazsa duruşmada savunma yapmayacağız. Avukatlarımız cübbe çıkaracak ve halkı muhatap alacağız. Manifesto hazırlayacağım, iddianameyi ben hazırlayacağım. Savcı ve hakimlere karşı bundan sonra söz bitmiştir. Ağır hasta olsam da bundan sonra hastaneye yatmak yok. Davaya devam edeceğiz." diye konuştu. Gölcük Donanma Komutanlığı'nda ele geçirilen belgelerden bir tanesini basın mensuplarına gösteren Çetin Doğan, belgede yazanların gerçek olmadığını ileri sürdü.
Saat 09.00'da adliyeye giren Doğan, 13.30'a kadar birinci kattaki baro odasında avukatlarla oturdu. 4,5 saatlik beklemeden sonra mahkeme huzuruna çıkarıldı. Tutuklama kararı yüzüne okunarak cezaevine gönderildi. Doğan, tutuklandıktan sonra cezaevi aracına bindirilirken de gazetecilere, "Göreve gidiyorum, kısmi seferberlik var bizim için. Arkadaşlarımın yanına gidiyorum. Delil diye gösterdiklerimi onlara da gösterdim, işte delil dediğiniz bu dedim. Savunma hakkı bile vermeden tutukladılar. Başbakan'ın dediği müfteriler iddialarını ispatlamak zorunda ama ne oldu, ispat edemiyorlar. İçeri atıyorlar." dedi. Metris Cezaevi'ne götürülen Doğan, daha sonra Silivri Cezaevi'ne nakledilecek. Çetin Doğan, daha önce de iki kez tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Bir kez de hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı.
Nejat Bek de tutuklandı
Dava kapsamında hakkında yakalama emri çıkarılan isimlerden Nejat Bek'le birlikte 7 asker daha dün tutuklanarak cezaevine gönderildi. Haklarında yakalama kararı bulunan Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 6 sanık dün sabah saatlerinde adliyeye gelerek teslim oldu. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki işlemleri tamamlanan Çetin Doğan, emekli Tümgeneral Nuri Ali Karababa, emekli albaylar Halil Yıldız, Gökhan Murat Üstündağ, Ümit Özcan ve emekli binbaşı Refik Hakan Tufan, Metris Cezaevi'ne gönderildi. Özcan'ın ismi, haklarında tutuklama kararı verilen 133 sanık arasında yer alıyor. Ancak sanığın 11 Şubat günkü duruşmada mahkemeye haber vermeden salondan ayrıldığı ortaya çıkmıştı. Yine hakkında 'yakalama' kararı bulunan Korgeneral Nejat Bek, Tümgeneral Hasan Fehmi Canan, Albay Hanefi Yıldırım, Albay Erhan Kuraner, Albay Hasan Nurgören, Yarbay Ali Demir ve Emekli Albay Hamdi Poyraz öğleden sonra İstanbul Adliyesi'ne getirildi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan sanıklar, kararın yüzlerine okunmasının ardından tutuklanarak Hasdal Cezaevi'ne gönderildi.
İşte Balyoz'un serencamı
20 Ocak 2010: Taraf Gazetesi bomba gibi bir manşetle çıktı. Haberde, 2002'de iktidara gelen AK Parti'yi devirmek için 2003'te hazırlanan 'Balyoz Güvenlik Harekât Planı' bütün ayrıntılarıyla deşifre ediliyordu. Bir gün sonra soruşturma başlatıldı.
22 Şubat 2010: Soruşturma kapsamında ilk operasyon düzenlendi. Çetin Doğan, Süha Tanyeri, Ergin Saygun ve Özden Örnek'in de aralarında bulunduğu 40'a yakın isim gözaltına alındı.
24 Şubat 2010: İlk tutuklamalar yaşandı. Mahkemeye sevk edilen 7 kişi tutuklandı. Tutuklananlar arasında Tümamiral Ramazan Cem Gündeniz de yer aldı.
26 Şubat 2010: Çetin Doğan ile emekli Korgeneral Engin Alan tutuklandı. Doğan, 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, cebir ve şiddet kullanarak ortadan kaldırmaya teşebbüs'le suçlandı.
1 Nisan 2010: İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi, 6'sı muvazzaf, 3'ü emekli asker toplam 9 şüphelinin tahliye edilmesine karar verdi.
1 Nisan 2010: İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklu bulunan 10'u muvazzaf 17 askerin tahliyesine karar verdi. Hakim Oktay Kuban tarafından salıverilen isimler arasında Çetin Doğan da vardı.
2 Nisan 2010: Savcılar tahliyelere itiraz etti.
4 Nisan 2010: İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tahliye edilen Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 19 kişi hakkında tekrar yakalama emri çıkarıldı.
23 Nisan 2010: Çetin Doğan ikinci kez tutuklandı.
18 Haziran 2010: İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi Yılmaz Alp, soruşturma kapsamında tutuklananların yaptıkları itirazları değerlendirdi. Çetin Doğan ve Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin tahliyesine karar verildi.
19 Temmuz 2010: İddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
23 Temmuz 2010: İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek ve Çetin Doğan ile Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç ve Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu'nun da aralarında yer aldığı 102 sanık hakkında yakalama kararı çıkardı.
26 Temmuz 2010: Sanıklar hakkındaki yakalama kararına itiraz edildi.
6 Ağustos 2010: İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar hakkında çıkarılan yakalama kararını oyçokluğuyla kaldırdı.
Astsubaydan itiraf: Belgeler, Donanma'ya 2008 yılında geldi
Gölcük Donanma Komutanlığı'nda 6 Aralık 2010'da yapılan aramada ele geçirilen 9 çuval belge, 'Balyoz' davasında mahkemenin tutuklama kararı almasında etkili oldu. Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu davanın bazı sanıkları kendilerine 'komplo' kurulduğunu öne sürüyor. Belgelerin 'başkaları' tarafından oraya konulmuş olabileceğini savunuyor. Ancak Donanma'da görevli bir astsubayın ifadeleri Çetin Doğan ve diğerlerini yalanlıyor.
Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen, 6 Aralık 2010'da ihbar mesajı eline geçer geçmez, Gölcük Donanma Komutanlığı'na gitmişti. Seçen, aramada İstihbarat Kısım Amirliği'nin zemin kaplamalarının altındaki gizli bölmelere saklanmış 9 poşette doküman ve dijital malzeme ele geçirdi. Seçen'in Gölcük'te operasyon yapmasına sebep olan ihbar e-mailinde Astubay Yıldız'ın Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda illegal bir yapılanma içerisinde olduğu iddia ediliyordu. Savcı, Erdinç Yıldız'ın ifadesini aldı. Savcının, "İstihbarat Kısım Amirliği'ndeki zemin kaplamaları altındaki gizli bölmelerden haberiniz var mı?" sorusuna Yıldız, şöyle cevap veriyor: "Benim bu zemin bölmeden haberim vardır. Ben 2007 Ağustos ayında Donanma'daki görevime başladım. 2008'de İstihbarat Kısım Amiri Cem Çağlar binbaşı beni çağırdı. Onun bulunduğu odaya girdiğimde zemin kaplamalarının tamamen açılmış olduğunu gördüm. Cem binbaşı bana, 'Bu malzemelerin bir kısmı size ait.' dedi... Ben de kendisine malzemelerin bize ait olmadığını ve bu nedenle kabul etmediğimi söyledim. O da bana 'Kemalettin'e söyle, o bilir.' dedi. Ben durumu Kemalettin binbaşıya anlattım. Kemalettin binbaşı 'Tamam, getir burada kalsın.' dedi. Torbalardan bize ait diye ayırdıklarını alarak Kemalettin Yakar ile bulunduğumuz odaya taşıdık. Şube Müdürü İlhan Kayış albay 'Nedir onlar?' diye sordu. Ben de durumu izah ettim. O da torbaya bakarak sesini çıkarmadı."
Astsubay Yıldız, ifadesinde, birkaç kez yer değiştiren belgelerin 2010'un Kasım ayında Deniz İstihbarat Binbaşı Kemalettin Yakar tarafından son yerine konulduğunu aktarıyor.
Zaman