Türkiye'nin dört bir yanını saran 67 bin 333 kilometre yol ağında, uzakları yakın eden kara yollarının yanı sıra köprüler, viyadükler, alt ve üst geçitlerde insanların temiz ve güvenli seyahati için 12 bin çevre dostu "turuncu adam" görev yapıyor.

Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) Tesisler ve Bakım Dairesi Başkanlığı'nda bakım ve temizlik görevlisi olarak çalışan gizli kahramanlar, yolculuk sırasında, kaza anında yola saçılan, atılan araç lastiği, pet ve cam şişe, bebek bezi, sakız, poşet, sigara izmariti gibi her ay ortalama 10 bin metreküp çöp ve atık malzeme topluyor.

Kış aylarında daha çok karla mücadele çalışması yürüten işçiler, geri kalan mevsimlerde ise kara yollarında bazen kazalara bazen yangınlara bazen de hayvan ölümlerine yol açan atıkları olası ölüm, yangın, kaza ve birçok tahribatın önüne geçmek için binbir emek ve alın teri ile topluyor.

Topladıkları atık ve çöpleri geri dönüşüm için ayrıştırma tesislerine gönderen işçiler, molalarda termosla getirdikleri demli çaylarını yudumluyor, söyledikleri türkülerle yorgunluk atıyor.

"Bizde mesai kavramı yok"

Karayolları Diyarbakır 9. Bölge Müdürlüğü 92. Şube Şefliği bünyesinde ekip başı Emrullah Bakır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kara yollarının bakım ve temizliğinden sorumlu olduklarını, her gün göreve çıktıklarını söyledi.

Kış aylarında daha çok karla mücadele çalışması yürüttüklerini, yaz aylarında ise bakım ve temizlik yaptıklarını ifade eden Bakır, kendilerine verilen güzergah doğrultusunda yol kenarında gördükleri lastik, leş, ot, pet şişe, çöp gibi ne varsa poşetlere toplayarak araca yüklediklerini, belediyenin atık deposuna gönderdiklerini belirtti.

"Bu işi yaparken bizi en fazla üzen, bazı vatandaşlarımızın duyarsızlığı. 'Temizledik, işimizi bitirdik' diye mutlu şekilde eve dönerken bakıyoruz ki temizlediğimiz yerlere çöp atılmış." diyen Bakır, bu atıkların çevreyi kirlettiği gibi doğaya ve canlılara da zarar verdiğini aktardı.

Bakır, "Mesela bir sakız atılıyor. Bir serçe geliyor onu yutuyor ve boğazında kalıp, ölüyor. Sigara izmaritinden yangın çıkıyor. Otlar, buğdaylar yanıyor. İnsanlara daha duyarlı olmaları için rica ediyor, çağrıda bulunuyoruz. Evimizi nasıl temiz tutuyorsak yollarımızı da öyle temiz tutmamız lazım. Bizde mesai kavramı yok. İnsanlara en büyük çağrımız, aslan yattığı yerden belli olur." dedi.

Bakır, "Ülkemize yerli ve yabancı turistler geliyor, duyarlı olmamız lazım. Çevreye de bu çalışan arkadaşlarımıza da saygılı olmalıyız. Dikkatli olursak şehrimiz temiz olur, biz de çalışmaktan zevk alırız." diye konuştu.

"Yolları da bizim evimiz gibi temiz kullanmalıyız"

İşçilerden Çerkez Hakanbey, vatandaşlardan araç kullanırken dikkatli olmalarını, herhangi bir kazaya sebebiyet vermemelerini, aynı zamanda çevreyi de korumalarını istedi.

Hakanbey, yaptıkları işin yoğun emek istediğine işaret ederek, öğle arasında şubeye yakın olduklarında yemeklerini orada yediklerini, şubeden uzaktalarsa bir ağaç gölgesinde, refüjde ya da benzin istasyonunda yanlarında getirdikleri yiyeceklerle karınlarını doyurduklarını, çaylarını içtiklerini anlattı.

Abdurrahim Özer de yolların temiz olmasını beklediklerini fakat bazı sürücülerin bu konuda duyarlılık göstermediğini söyledi.

Özer, araçta bir çöp poşeti bulundurulmasının çevre temizliğine katkısına değinerek, "Gönül ister ki poşete biriktirilen çöpler çöp kutusuna atılsın. Sürücülerden isteğimiz daha dikkatli ve duyarlı olmalarıdır. Yolları da bizim evimiz gibi temiz kullanmalıyız ayrıca atılan çöpler kazalara sebep olmaktadır. Özellikle sigara izmariti yüzünden çıkan yangınlar çevreye zarar veriyor. Cam şişeleri hayvanları yaralıyor hatta öldürebiliyor. İstenmeyen üzücü durumlar ortaya çıkabiliyor." şeklinde konuştu

AA