Durham Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Colin Turner, Bediüzzaman Said Nursî’nin yeteri kadar tanıtılmamış olmasını, ulema için utanç verici bir durum olarak niteledi.

Prof. Turner, bu tesbitini, Pazar günü İİKV Genel Merkezinde açılışı yapılan 9’uncu Uluslararası Risale-i Nur Çalışmaları Konferansındaki konuşmasında yaptı.

İngiliz Profesör, Kastamonu’da bir kısım lise talebelerinin Bediüzzaman Hazretlerine yönelttikleri “Bize Halikımızı tanıttır, muallimlerimiz Allah’tan bahsetmiyorlar” şeklindeki sözlerine atıf yaparak konuşmasına başladı. “O gün muallimler Allah’tan bahsetmiyordu; bugün ise âlimlerimiz de Allah’tan bahsetmiyor” diyen  Turner, şöyle devam etti:

“Âlimler de Allah’ın kâinata koyduğu kural ve prensiplerden bahsediyorlar; fakat Allah’tan bahsetmiyorlar.  Yaratıcı hariç her şeyi anlatıyorlar; ama Yaratıcıyı anlatmıyorlar.”

Bu arada, Bediüzzaman Said Nursî’yi ilk olarak bir arkadaşından işittiğini, ondan önce ise Bediüzzaman’dan haberdar olmadığını söyleyen Pakistanlı bir hanım öğretim üyesine dönerek, “Bu sizin suçunuz değil, ulemânın suçudur” dedi.

Bediüzzaman’ın eşsiz bir âlim olduğunu, ancak yeterince tanınmadığını söyleyen Turner, bu durumu “utanç verici” olarak niteledi. Bunu ifade ederken kullandığı İngilizce “shameful” kelimesinin “ayıp” olarak tercüme edilmesi üzerine müdahale ederek, “Shameful ayıptan çok daha fazlası demektir” şeklinde bir düzeltme yaptı. İngiliz profesör, Bediüzzaman’ın fikirlerinin dünyaya duyurulması hususunda içinde bulunduğumuz durumun vehametini anlatmak için uygun kelimeyi bulmakta zorlandı ve ifadeyi tekrar vurgulama ihtiyacı hissetti.

Turner, konuşmasını “Risale-i Nur’un yeterince tanınmıyor olmasında bizim de payımız var” şeklinde bir özeleştiriyle noktaladı.

Barla Platformu-Merve Betül