Cumhurbaşkanı Başdanışmanının Mehdi beklentisi ve Said Nursi'nin uyarısı
Tanrıverdi'nin "Mehdi gelecek, ortam hazırlamalıyız" sözleri sosyal medyada gündem oldu
İbrahim Bilgi'nin haberi-RİSALEHABER
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Emekli Tümgeneral Adnan Tanrıverdi'nin "Mehdi gelecek, ortam hazırlamalıyız" sözleri sosyal medyada gündem oldu.
Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM) ve Üsküdar Üniversitesi'nin iş birliğiyle 'ASRİKA Ortak Savunma Sanayii Üretimi' temasıyla İstanbul'da düzenlenen 3. Uluslararası İslam Birliği Kongresine katılan Tanrıverdi'nin kongreyle ilgili yaptığı açıklamadaki küçük bir kesit öne çıkarıldı.
Tanrıverdi, "İslam Birliği olacak mı olacak. Nasıl olacak Mehdi Hazretleri geldiği zaman. Peki Mehdi ne zaman gelecek? Allah bilir. Peki bizim bir işimiz yok mu, ortamı hazırlamamız gerekmez mi? İşte ASSAM bunu yapıyor" dedi.
Bu sözler üzerine Mehdi tartışması başladı. Kimisi Mehdi'nin Kur'an'da olmadığını söylerken, kimisi piyasada kendini mehdi olarak pazarlayan isimlerle dalga geçti.
Mehdi ne demek?
Peki nedir bu Mehdi meselesi? Arapça kökenli olan Mehdî kelimesinin bir çok anlamı var.
"Hidayete eren, doğru yolda olan, hidayete vesile olan" anlamındaki Mehdi kelimesinin en çok tartışılan tarifi ise "Ahirzaman'da gelecek olan şahıs" üzerinde toplanıyor:
"Ahirzamanı işaret eden hadislere göre tevhid esaslarıyla, zaman içinde İslamiyete karıştırılan hurafe ve bidaları arındırıp, imanı muhafaza edip zamanın ihtiyaçlarına uygun yenileyecek olan alim ve rehber zât. Bir kısım hadislere dayanılarak; Ehl-i Beyt neslinden gelen, kıyamet yaklaştığında zulüm ve şirki ortadan kaldıracak inananlara saadet ve adaleti getirecek imam."
Mehdi meselesi her dönem gündeme gelen ve bir çok kişinin kendini o makamda görmeye ve göstermeye çalıştığı bir isim.
Bu konuya Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri de girmişti. İşte Prof. Dr. Şadi Eren'in özet sunumuyla Mehdi meselesi:
MEHDİ MESELESİ AKİDEYE DAHİL DEĞİLDİR
Mehdi ile ilgili bazı noktalar iyi bilinirse, bu konuda gelen rivayetler ve yapılan yorumlar daha iyi anlaşılır diye düşünüyoruz. Şöyle ki:
Mehdi meselesi akideye dahil değildir. Yani, bazı ehl-i iman mehdiyi inkar etse dinden çıkmış olmaz, onun feyzinden mahrum kalır, hizmetinden istifade edememiş olur.
Mehdiyi şahıs olarak belirlemek zordur. Hemen her hizip, kendi üstadını veya şeyhini mehdi görme temayülündedir.
MEHDİNİN TAVRI NASIL OLMALI?
Mehdi olmak ayrı, kendini mehdi zannetmek ayrıdır. Nitekim zaman zaman bazı meczuplar çıkmakta ve kendilerini mehdi veya İsa olarak takdim etmektedirler. Halbuki, mehdi kendisinin mehdiliğine değil, İslama davet eder. Bir peygamber "Ben Allah'ın elçisiyim, bana tabi olun." der. Ama mehdi, "Ben mehdiyim, bana uyun, yoksa küfre düşersiniz." diyemez.
Her asır, ehl-i imanı ümitsizlikten kurtaracak bir mehdi manasına muhtaçtır. Yani, mehdi manasından her asrın bir çeşit hissesi vardır.
SAİD NURSİ'NİN VERDİĞİ MEHDİ BİLGİLERİ
Bediüzzaman Said Nursi, mehdi konusunda çok kıymetli bilgiler verir. Bunların en mühimlerinden biri şudur:
Bu zaman şahıs zamanı değildir. Eski zamanda bazı harika şahıslar çıkmışlar, kıymettar hizmetlere vesile olmuşlar. Ama bu zamanda küfür şahs-ı manevi olarak hücum etmektedir. Bu hücuma karşı en büyük ferdi mukavemet başarısız kalmaya mahkumdur. Onun için bu külli hücuma mukabil bir şahs-ı manevi çıkarmak gerekir.
ÜÇ MERHALE
Bediüzzaman, mehdiyetin üç merhalesinden söz eder:
1. İman,
2. Hayat,
3. Şeriat.
Risale-i Nur, temelde iman hizmeti görmekle beraber, diğer iki merhalenin de öncülüğünü yaptığını söyleyebiliriz. Hz. Peygamber (asm) İslam davasının temelinde yer almış, sonraki İslami hizmetlerin de temelini atmıştır. Benzeri bir durumun mehdiyyette olmasına bir engel söz konusu değildir. Yani, iman hizmeti diğer iki hizmet alanını etkileyecektir. Bununla beraber, hayatın geniş dairelerinde hizmet edilirken sıra dışı bazı harika fertlerin eliyle bu hizmetlerin ifa edilmesi medar-ı bahs olabilir. Bu kutsi hizmetlerin icrasında elbette bir kısım maneviyat erleri istihdam edilecektir.
"MEHDİ GELECEK HER ŞEYİ DÜZELTECEK" BEKLENTİSİNDE OLANLARA...
"Mehdi kimdir? Ne zaman gelecektir?" gibi sorular, bazan insanı asıl vazifelerinden alıkoyabilmektedir. Bunun yerine doğrudan aktif hizmetle meşguliyet tercih edilmelidir. Hele hele mehdiyyet konusunu tartışma alanına sokmaktan kaçınılmalıdır.
Nakledildiğine göre, Said Nursi sürgünde iken saf gönüllü bir zat,
"Efendim, üzülmeyin. Mehdi gelecek, her şeyi düzeltecek" der.
Said Nursi, şu anlamlı mukabelede bulunur:
"Mehdi geldiğinde seni vazife başında bulsun!..
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.