Ahmet ALTAN
Darbeler ve alçaklıklar
Ben bütün askerî darbelerin alçakça olduğuna inanırım.
Toplumun kendilerine bambaşka amaçlarla emanet ettiği silahları o topluma karşı çevirip kendi çıkarları ve iktidarları için kullananlar, yaptıkları alçaklığı ve işledikleri suçu saklayabilmek için elbette kendilerine müttefikler ararlar.
O müttefiklerle birlikte darbenin zeminini hazırlarlar.
Biz bugün 28 Şubatın gizli belgelerini yayınlıyoruz.
Medyanın nasıl kullanıldığını, toplumun nasıl kandırıldığını bu belgelerle göreceksiniz.
O korkunç dönemi yaşayanlar, hemen her gece televizyonlarda siyahlar giymiş, sarıklı, külahlı bir kalabalığı gördüklerini hatırlarlar.
Ertesi gün gazeteler o siyahlıların resimlerini yayımlardı.
Kendilerine Aczmendi denilen yaklaşık yüz kişilik bir grup şehir şehir dolaşırdı.
Bütün ülkede irtica yayılıyormuş havası estirilirdi.
Şimdi bu belgeleri okuduğunuzda, medyanın o Aczmendi grubunu askerlerin talimatıyla gösterdiğini göreceksiniz.
Talimat çok açık:
Aczmendiler gündemde tutulacak.
Aynı talimatın bir sonraki cümlesi de şöyle:
Üfürükçüler de gündemde tutulacak.
Daha geçenlerde captagon imal etmekten tutuklanan biri o dönemler üfürükçü kadrosundan gelmişti televizyonlara.
Ayinler yönetiyor, kadınlara tuhaf şeyler yapıyor ve bütün bunlar bilinmeyen biri tarafından kameralara kaydedilip yayınlanıyordu.
İki üfürükçü, yüz Aczmendi ve işbirlikçi bir medya ile biz 28 Şubata geldik.
Medya öylesine sefil bir haldeydi ki andıçlarla kendi meslektaşlarının bile hayatlarına kastetti.
Birçok gazeteci o andıç yüzünden işini kaybetti.
Akın Birdal silahlı saldırıya uğradı.
Birkaç general iktidar olacak diye insanların gelecekleri tehlikeye atıldı.
Bu belgeler bize generallerin insanları kullanmak için sınır tanımadığını da anlatıyor.
Subay eşi olan öğretmenlerin kursları, okulları denetlemesi de verilen talimatlar arasında.
Öğretmenlik gibi bir mesleği ajanlığa çevirme emri veriliyor.
Ajan olmayı kabul eden bir öğretmenin ruhunun nasıl çürüyeceği, bu çürümenin onun okuttuğu genç kuşaklara nasıl yansıyacağı umurlarında bile değil.
Onlar topluma bir irtica tablosu göstermeyi amaçlıyorlardı.
Böyle bir tabloyu da gösterdiler.
28 Şubatın bu toplum için hâlâ önemini korumasının en önemli nedeni, bu irtica oyununu oynamak isteyen general türünün varlığını bugün de sürdürmesi.
Darbe hazırladığı anlaşılan Ergenekon sanığı bir generalin lahikalarını da yayınladık biz.
28 Şubat gerekirse bin yıl sürecek diyen eski bir genelkurmay başkanının bu sözleri, o tür generallerin iktidara nasıl doyamadığını da ortaya koyuyor zaten.
Hiç unutmayın.
İrticayı önlemek için darbe yaptıklarını söyleyen bu generallerin döneminde Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük banka soygunları gerçekleşti.
Askerlerle anlaşanların kendi bankalarını soymalarına, halkın paralarını zimmetlerine geçirmelerine izin verildi.
İrtica geliyor naralarının ardında nasıl bir soygun planı olduğunu biz daha sonra öğrendik.
Darbeye yardım eden gazete patronlarının nasıl zengin edildiğini daha sonra gördük.
İrtica lafıyla oluşturulan sis bombalarının dumanları ardında soygun planları vardı.
Bu ülkeyi, bu halkı silah zoruyla soydular.
28 Şubat generallerinin hiç biri, kendi iktidarlarında nasıl o kadar çok banka soygunu gerçekleştiğini açıklamadılar.
O konuya değinmediler bile.
Biz postmodern darbe yaptık diye bir de böbürlendiler.
Darbe yapmak alçakça bir iştir.
Ama daha önemlisi darbe yapmak, darbe planlamak ağır bir suçtur.
Bu generaller, bu ülkede darbecilerin asla yargılanmayacağına böylesine emin oldukları için bu kadar yüzsüzce işlere bulaşıp, böylesine utanmazca demeçler verebildiler.
Daha iki yıl önce ordu, halkın oylarıyla iktidara gelmiş hükümete muhtıra vererek suç işledi.
Hiçbir general yargılandı mı?
Hayır.
Generallerin, kendilerini halkın iradesinden ve hukuktan daha yukarda sanmalarındaki yanılgı artık oradan kaldırılmalı.
Generallerin aklından bu müdahale fikrini çıkartıp atmalı.
Orduyu, ait olduğu yere, kışlasına geri göndermeli.
Bunun için ilk bakılacak ve düzeltilecek kurum medyadır.
Çünkü darbeler medyanın yardımıyla yapılıyor.
Ortamı, bu belgelerden de göreceğiniz gibi, ordunun talimatıyla medya hazırlıyor.
Ayışığı ve Sarıkız operasyonlarında, cumhurbaşkanlığı seçiminde, türban meselesinde medya aynı oyunu gene oynadı.
Türkiyenin değiştiğini fark edemediler.
Niye başarısız olduklarını hâlâ anlayamıyorlar, hâlâ aynı oyunları oynamaya çalışıyorlar.
Bu belgeleri iyi okuyun.
Ve medyaya iyi bakın.
28 Şubatın bin sene sürmesini isteyenlerin neler yaptıklarını anlayacaksınız.
Taraf
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.