En büyük mutluluk kaynağı Allah’a kul olmak

Kulluğun bir sınırı olmadığı gibi belli bir zamanı ve zemini de yoktur.
Kulluk sadece camilerde, mabetlerde ifa edilmez. Bir Müslüman’ın gününün tamamını, ömrünün tamamını, dünyasının tamamını kuşatır; kuşatmalıdır.

Bir Müslüman iş yerinde, evinde, çarşıda, pazarda, sokakta, yeme-içmesinde, hatta uykusunda hep kuldur ve kulluğu devam eder.
Huzur-u daimîde, yani her an Allah’ın huzurunda olma bilincinde olmak her kulun şiarı olmalıdır.

Allah’ı göremez isek de, Allah’ın bizi gördüğünün; her anımızı, niyetimizi, hislerimizi ve düşüncelerimizi noksansız olarak bildiğinin şuurunda ve idrakinde olmamız gerekir.
Bu şuur ve huzur halinin yakalanması, bir kul için en büyük saadetin ve mutluluğun kaynağına ulaşılması demektir. Bu kaynak ise insanın dünyasını da ukbâsını da Cennet saadetiyle doldurur.

Kulluk en büyük özgürlüktür. Günahların, kusurların, nefsanî heva ve heveslerin prangasını koparmaktır. Tabiatperestliğe veya insanı sebeplere köle olmaya götüren unsurlara meydan okumaktır. Kulun sırtını Cenab-ı Mevlâ’nın sonsuz kudretine, nihayetsiz rahmet ve şefkatine yaslamasıdır. İman, teslimiyet ve tevekkülle en şerefli varlık olma rütbesine erişebilmektir.

İşte bu şuur ve idrakle kulluk bilincini kazanan kişi, farz ibadetlerini yerine getirmekle kalmayacak, hayatının her anını ibadet ve kulluk için değerlendirme gayretine girecektir.

İnsanı kâinatın en değerli varlığı haline getiren, insanlığın yıldızları mesabesinde olan örnekler ışığında “kulluk hayatımızı” şekillendirebilmek ve Rabbimizin rızasına götürecek en kestirme yolları bulabilmektir. Bunların yanı sıra böylesi hayatî öneme sahip meselenin, kulluk görevinin önündeki engelleri, manileri ortadan kaldırmanın yollarını gösterebilmektir.

Risale-i Nur Külliyatı’nı Arapçaya tercüme eden İhsan Kasım Salihî, Nesil Yayınları arasında çıkan kitabında işte bu konuyu, kainat çapındaki bir vazifeyi, gerçek “kulluk” şerefine ulaştıran yolları araştırıyor, buldukların paylaşma adına işaret taşları koyuyor.

Bu eserin muhtevası hakkında kısa bir inceleme yaptığımızda karşımıza bu özet bilgiler çıkıyor:
Dokuz ana bölümden meydana gelen kitabın ilk bölümünde, kulluk ve ibadet kavramları izah ediliyor ve bir mümin için kulluğun sınırları belirleniyor. 
İkinci bölümde kulluğun insan hayatındaki önemine vurgu yapılıyor.  Kulluğun insan için olmazsa olmaz oluşu dile getiriliyor.  Bir insanın Allah’a kul olmaması halinde hiçbir şeyin onu mutlu etmeyeceği söyleniyor. İnsanın Allah’la olan bağlantısı azaldığı ölçüde sıkıntılarının arttığı, ne kadar ferah bir hayat yaşarsa yaşasın kalbini hep sıkıntıların kemireceği vurgulanıyor.

İlerleyen bölümlerde “Her hareketin ibadet olma sırrı” izah edilirken, mümin için çok önemli olan dört kavram üzerinde duruluyor. Daha sonra kullukla doğrudan bağlantılı olan “dua” ve “imtihan” konuları izah ediliyor ve bu kavramlarla alakalı merak edilen konulara açıklık getiriliyor.

Son bölümde ise her mü’min için çok büyük önem taşıyan İslam’ın tebliği ve hakkıyla temsil  edilmesi konuları üzerinde duruluyor ve İslamiyet anlatılırken hangi konulara dikkat edilmesi gerektiği geniş geniş izah ediliyor.

Böylesi önemli ve değerli hususların derinlemesine ele alındığı kitap, Risale-i Nur Külliyatı’nın tamamını Arapçaya tercüme eden İhsan Kasım Salihî ile yapılan görüşmeler, müzakereler ve sohbetlerin çok tatlı bir meyvesi olarak istifadeye sunulmuş.

Diğer yandan bu kitabı kulluk ve ubudiyet konusuyla ilgili gönüllere ve zihinlere ekilen bir tohum gibi görebiliriz. Bu tohumların neşv-ü nema bulabilmesi, meyvedar ve semeredar seviyeye gelebilmesi için de eli kalem tutan her ehl-i imanın himmet ve gayretlerini sarf etmelerine şiddetle ihtiyaç var. Temennimiz ve duamız İhsan Kasım Salihî ağabeyimizin açtığı bu kapıdan nice hakikat yolcularının geçmesi, kulluğun tarif edilmez zevk ve lezzetini yaşamaları ve yaşatma azmini göstermeleridir.
Kitapla ilgili detaylı tanıtıma şu www.nesilyayinlari.com adresinden ulaşabilirsiniz.

[email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.