Gelin, kıyamet gelmeden kıyam edelim
Kıyâmet günü yeniden ayağa kalkış (kıyam) günüdür. Ölümden sonra yeniden dirilme günüdür. Huzura çağrılma günüdür. Dünyada iken Allah için ne yapıp ne yapmadığımız hususunda iyi veya kötü amellerimiz için hesap verme günüdür.
Yevmü’s-sekrat: Dehşetinden akılların durduğu sarhoşluk günü.
Yevmü’l-feza: Büyük korku ve dehşet günü.
Yevmü’l-ceza: Ümitsizlik ve sabırsızlık günü.
Yevmü’l-müntehâ: Sonuç günü.
Yevmü’l-me’vâ: Cennete ya da cehenneme gidiş günü.
Yevmü’l-mîkât: Sözleşme günü.
Yevmü’l-ğalak: Kimilerinin sevindiği, kimilerinin de üzüldüğü gün.
Kıyâmet günü yeniden ayağa kalkış (kıyam) günüdür. Ölümden sonra yeniden dirilme günüdür. Huzura çağrılma günüdür.
Dünyada iken Allah için ne yapıp ne yapmadığımız hususunda iyi veya kötü amallerimiz için hesap verme günüdür.
(Velbasu badel mevt) Hani imânın şartlarını sayarken deriz ya, işte ölümden sonra bu diriliş gününe inanmaktır.
“Sonra sizi bir tek çağırışla çağırdığı zaman bir de bakarsınız ki yerden diriltilip çıkacaksınız.” (Rum 25)
İşte uyku kalkışına da Arapça da kıyam denir. Topraktan dirilerek kalkmamız ile uykudan kalkmamız arasında fazla bir fark yoktur . Karanlık bir ortamda ve zaman göstergesi olmayan bir yerde az veya çok ne kadar süre kaldığımızı anlayamayız.
Aynen Ashabı Kehfin mağarada 309 yıl uyuduktan sonra kendi aralarında; kaç gün kaldık? diye sorunca, bir gün veya daha az dedikleri gibi.
Ashâbı kehf ile ilgili ayeti kerimelerde şöyle buyurur ;
“Bir gün yada günün bir parçası kadar kaldık, dediler (kimide) şöyle dedi; Rabbimiz kaldığımız müddeti daha iyi bilir.” (Kehf 19)
“Onlar mağaralarında 3 asır kalmışlar ve dokuz yılda buna ilâve edilmiştir.” (Kehf 25)
Ashâbı kehf’i mağarada 309 yıl uyutup sonra tekrar diriltmesi yine Yüce Allah’ın gücü ve kudretidir, bu olayda da yine mucizelerinden birisi tecelli etmiştir..
Cenâbı Allah Kıyâmet gününün çok yakın olduğunu bize bildirmektedir. Kur’anı Kerimde Kıyâmetle ilgili kırka yakın âyeti kerime vardır.
“Kıyamet yaklaşmaktadır fakat insanları çoğu buna inanmazlar.” (Gâfir(Mûmin) 59)
Kıyâmet gününü ve ne zaman kopacağını Cenabı Allah’tan başka hiç kimse bilemez. Eğer bilmiş olsalardı düşünemeyeceğimiz ve Ayrıca bilemediğimiz bir çok problem doğabilirdi. Aynen ne zaman öleceğimizin saklı olduğu gibi.
Yüce Allah Kur’an’ı Kerimde, İnsanlara bir çok Ayeti kerime ile yapmış olduğu tüm uyarılarına rağmen, peşinde koştuğu şeyin doğru veya yanlış olup olmadığını görmesi için kıyamet gününü gizlemiştir.
“Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, zamanını nerede ise gizli tuttuğum kıyamet saati mutlaka gelecektir.” (Taha 15)
“Ey insanlar Allah’tan korkun, çünkü Kıyâmet günü depremi müthiş ve büyük bir olaydır .” (Hac 1)
“Kıyâmet günü Allah’ı yalanlayanların yüzleri simsiyahtır. Cehennemde onlara barınacak yer mi yoktur.” (Zumer 60)
Cenâbı Allah’ın emirlerine riâyet ederek ibâdet etmiş olanlar, ona şirk koşmayanlar, emirlerini yerine getirmiş olanlar, kısmen yapmış bir bölümünü yapamamış ve sonrada tövbe etmiş tövbeden sonra dönüş yapmamış her fırsatta Rablerinden özür dilemiş müminler Allah’ın izni ile kurtuluşa ereceklerdir.
Kabirlerinden rahatlıkla çıkacaklar. Sanki her şey gâyet doğalmış gibi. Ve onlara yol gösteren Melekler kendilerini rahatlatacaktır. Fizikleri düzgün olarak bir an önce Rablerine kavuşmayı arzu edeceklerdir.
“En büyük dehşet bile onları tasalandırmaz. Melekler onları (kabir çıkışında) şöyle karşılar; işte bu size vaat edilmiş olan mutlu gününüzdür, derler.” (Enbiyâ 103)
“O gün gök yüzü beyaz bulutlar halinde yarılacak ve Melekler bölük bölük indirileceklerdir.” (Furkan 25)
“Kim hasenat ile (kazandığı dereceler, kaybettiği derecelerden fazla olarak) geldiyse, işte o zaman onun için ondan daha hayırlısı (cennet) vardır. Ve onlar, izin günü dehşetten (cehenneme gitmeyeceklerinden) emin olanlardır.” (Neml 89)
Ve kim seyyiat ile (kaybettiği dereceler, kazandığı derecelerden fazla olarak) geldiyse, işte o zaman onlar, yüzüstü ateşe atıldı (atılır). Yapmış olduklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılıyorsunuz? (Neml 90)
“O gün müminlerin yüzleri sevinçli, güleç ve müjdeli olacaklar.” (Abese 38-39)
Bir diğer hesaplaşma ise insanlar üzerinde hakkı olan hayvanları da Cenâbı Allah tekrar diriltecek ve insanlardan haklarını alacaklar ve sonra tekrar toprak olacaklardır.
Bunları gören kâfirler (din düşmanları) keşke bizde toprak olsaydık diyeceklerdir.
“Muhakkak ki, sizi yakın bir azap ile uyardık. O gün kişi, elleri ile takdim ettiği şeye bakacak. Ve kâfir olan: “Keşke ben toprak olsaydım.” diyecek.” ( Nebe 40)
Muhakkak ki Allah insanları yakın bir azapla uyarmıştır. Kaybettiği dereceler kişinin elleriyle takdim ettikleridir. “Keşke ben toprak olsaydım da cehennemde yanmaktan kurtulsaydım.” diyecek.
(İslamsitesi)
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.