Hacettepe Üniversitesi Teknokent Genel Müdürü Abdurrahman Güngör, AA muhabirine  Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü içindekiteknokent bünyesinde yapılanan yeni 6 blok hakkında açıklamalarda bulundu. 

Hacettepe Teknokent'in mevcut alanının 32 bin metrekare olduğunu ifade eden Güngör, bloklar tamamlandıktan sonra alanın yaklaşık 103 bin metrekareye çıkacağını bildirdi. İnşaaları süren blokları haziran ayı içinde hizmete açmayı planladıklarını belirten Güngör, " Hacettepe Üniversitesi Teknokenti, Türkiye'deki en büyük kapalı alana sahipteknokent olacak" diye konuştu.

"Doluluk oranının yüzde 70'e yaklaştı"

Güngör, teknokent bünyesinde Beytepe Kampüsünde 184 ve İvedik Organize Sanayi Bölgesinde 26 olmak üzere toplam 210 firma bulunduğunu kaydederek, yeni yapılan bloklarla firma sayısının 2 katına çıkacağını söyledi. Blokların inşaatı tamamlanmadan ve hiçbir duyuru yapmadan doluluk oranının yüzde 70'e yaklaştığına dikkati çeken Güngör, firma sayının 400'ü aşmasını beklediklerini dile getirdi. 

Hacettepe Üniversitesi Teknokenti'nin 210 firma aracılığıyla bin 720 kişiye istihdam sağladığını belirten Güngör, "Teknokentte çalışan sayısı 2 katına çıkacak yani yaklaşık 2 bin kişi daha iş sahibi olacak, böylece toplam 4 bin bilim insanına istihdam sağlanacak" ifadelerini kullandı.

"Yıldırım tehlikesine karşı aktif paratoner"

Güngör, blokların savunma, enerji, bilişim, yazılım, sağlık ve medikal alanlarda kümeleneceğine değinerek, binaların firma ihtiyaçlarına göre özel olarak dizayn edildiğini anlattı. Binalarda; konferans ve toplantı salonu, fuaye alanı, mescid, sığınak, yemekhane, depo, teras, otopark ve engelli tuvaleti bulunacağını belirten Güngör, blokların altyapı, internet ve elektrik bağlantılarının en son teknolojiyle inşa edildiğini ifade etti. Teknokentin blokların ihtiyacını karşılayacak kadar kendi enerjisini üreteceğini söyleyen Güngör, "Hacettepe Üniversitesi Teknokenti, Türkiye'nin kendi enerjisini üreten ilk teknokenti olacak. Ayrıca binalarda yıldırım tehlikesine karşı aktif paratoner de yer alacak" diye konuştu.

Teknokentte yer alacak firmalara sağlanan avantajlara işaret eden Güngör, şöyle konuştu:

"Burada yer alan şirketlere KDV, kurumlar vergisi ve stopaj indirimi sağlıyoruz. Dolayısıyla firmalardan ülkeye ayrı bir katma değer sağlamalarını bekliyoruz. Bazı firmalarla ortak projeler de üretiyoruz. Örneğin 'Melek Yatırımcı' formatı Türkiye'de tam olarak uygulanmıyor. Biz 'bunu nasıl yaparız?' diye düşündük, İnovatif adında bir şirket kurduk. Şirket, melek yatırımcı oldu. Projeler geliyor, eğer karşı tarafın maddi imkanı yoksa biz ona ortak oluyoruz, yer sağlıyoruz ve para almıyoruz. Projeyi sermaye ortağı olarak çalıştırıyoruz, bu şekilde 14 firmaya destek verdik. Şu anda da devam eden projelerimiz var."

"Hacettepe denilince akla teknoloji gelecek"

Güngör, yerli üretimin önemine işaret ederek, "Teknokent içindeki firmalar hep yerli üretim yapıyor. Yapılan yerli üretimi patentleyelim, koruyalım, geliştirelim ve yurtdışına satalım istiyoruz. Ülkemizin en büyük sorunu cari açık, doların yükselişi, alçalışı, faizler... Hepsinin ekonomimize çok büyük etkileri var. Bu nedenle de tek şansımız yerli ve teknoloji seviyesi yüksek üretim. Türkiye'nin 2023 hedeflerine hızla koşabilmesi ve cari açığın kapanması için çalışmalıyız" değerlendirmesinde bulundu. 

Dünyanın neresine gidilirse gidilsin Hacettepe Üniversitesi denilince akla tıp geldiğini söyleyen Güngör, " Hacettepe Üniversitesi denilince bundan sonra akıllara teknoloji gelecek.Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ve Teknokent bundan sonra tıp ve teknolojiyi birleştirerek, belki robotik cerrahi alanında dünyanın en iyisi olacak" dedi.

aa