Hacla ilgili çeşitleme

Bir tebessüm kıssa

Adamın biri Hacca gitmis. Hacda çok etkilenmiş olsa gerek memleketine döndüğünde başlamış hatıralarını anlatmaya. Anlatıyor bir daha anlatıyor anlattıkça anlatıyormuş. Yakınları uyarmış anlatma artık diye.

İçerlemiş, üzülmüş, suskunlaşmış. Sonrasında bayılmış, neyseki ayıltmışlar. Gözüne açtığında ilk sözleri "ben Arafat'ta da bayılmıştım" olmuş, başlamış kaldığı yerden anlatmaya!

Ne zaman Hacca giderim?

Şu anda 2 milyonun üzerinde bekleyen var ve buna her yıl 300 bin kişi ekleniyor, yılda 80 bin civarı kişi hacca gidebiliyor. Kalanlar kuraya tabi oluyor; 20 yıl sonra da çıkabilir, zayıf ihtimal aynı yıl içinde de.

Mescid-i Haram düzenlemesi bitse bile gitme oranı -her ülke nüfusunun binde biri- değişmez. Çünkü Arafat ve Müzdelife'nin alanı sabit, kimse değiştiremez.

Onun için gitmek isteyenlerin hemen kayıt yaptırmalarında fayda var; çünkü önemli bir farz hac. Gidenler hep görmüşler ve demişlerdir; "hac genç işi."

Diyanet mi, özel firma mı?

Memur gibi davranan değil de hizmet şevki, fedakarana çalışan hocalar olursa Diyanet...
Ticaretini yaparken hizmetini şovla değil de amatör ruhuyla gösterirse özel firma...
Nasıl ayırt edeceğiz denirse daha önce gidenlere sormak yerinde olur. 

Hem ana çatı organizasyon Diyanet'e ait. Özel firmalar onun gözetiminde, tayin ettiği hocaların nezaretinde çalışıyor, 40 kişi civarına Diyanet bir hoca veriyor.

Gitmeden önce nasıl bir hazırlık yapmalıyım?

Hacca veya umreye giden yakınlarınız varsa gitmeden ve geldikten sonra ziyaret etmekte büyük fayda var; çünkü onlar bir nevi oranın havasını taşıyor ve tecrübe sahibi oluyorlar.

İlgili kitaplar okumak, videolar izlemek, seminerlere katılmak yerinde ve gereklidir; asıl önemlisi kalbi boşaltmaktır, selim kalple gidenin istifadesi büyük olur. Hacca gitmeden hacı olmak; nefis perdesini yırtıp, kalp ve ruhun hayat derecesine çıkmak... Mesele de bu zaten; adının önüne hacı yazdırmak değil!

Sonuç

Kıblegahımız Kabe'ye namazda nasıl yöneliyorsak; "Güçü" olan da hayat kıblesini "Hacca" göre belirlemeli. Semboller serenomisi hayatın içinden geliyor ve yine hayata akıyor.

Hac belli zaman ve mekanda yapılıyorsa da etkileri gitmeden önce başlıyor ve bittikten sonra; mekanda bulunduğu bütün zamanları etkiliyor. Etkilemiyorsa Haccın kabulünde bir şüphe vardır.

Son yıllarda ülkemiz insanının hacca gösterdiği rağbet nereye yöneldiğini haber vermiyor mu? Yerli ve küresel kafirler topluluğu, munafıklar topluluğu ne diye homurdanıyor?

En kısa zamanda makbul bir Hac duasıyla...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.