Hasan Akar’a verilen Atatürk cezasına itiraz

Hasan Akar’a verilen Atatürk cezasına itiraz

Avukatı: 21 yıllık meslek hayatımda böyle bir karara rastlamadım

Ahmet Bilgi’nin haberi:

RİSALEHABER-Atatürk’e hakaret ettiği iddiasıyla tutuklu yargılanan Hasan Akar’a verilen cezaya avukatı itiraz etti. 

Bakırköy 18. Asliye Ceza Mahkemesi'nce "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret ile halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçlarından yargılanan Hasan Akar, toplam 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Aldığı ceza karşılığında müvekkili Hasan Akar’ın tutuklu bulunmasına itiraz eden Avukat Mustafa Arıboğa, 21 yıllık meslek hayatında buna benzer bir karara rastlamadığını söyledi.

21 YILLIK MESLEK HAYATIMDA BÖYLE BİR KARARA RASTLAMADIM

Müvekkili Hasan Akar lehinde hiç bir hükmün tatbik edilmediğini belirten Arıboğan, “Verilen iki cezanın her birisi iki yılın altındaki cezalar olmasına ve toplamda 2 yıl 6 Ay ceza verilmesine rağmen infaz rejimlerinin sanık lehine var olan hükümleri göz ardı edilerek sanığın kaçma şüphesinden bahisle tutukluluğunun devamı hakkında karar verilmiştir. 21 yıllık meslek hayatımızda bu nevide verilen bir tutukluluğun devamı kararına rastlamadık. Zaten infaz rejimine göre cezaevinde normal şartlar altında bir gün dahi kalmaması gereken müvekkil aleyhinde olacak şekilde sayın mahkemenin tutukluluğunun devamı yönündeki kararı ile infaz rejiminin sağladığı haklar adeta dolanılmıştır. Müvekkilin tutukluluğunun devamını gerekçe edilen kaçma şüphesinin varlığı gibi çok zayıf ve gerçekliği olmayan bir gerekçe somut hukuki bir gerekçe değildir” dedi.

HUKUKÇU OLARAK İZAHINI BİR TÜRLÜ YAPAMADIĞIMIZ BİR DURUM

Hukuk uygulamasının kişiden kişiye değişmemesi, bir standardının olması gerektiğine vurgu yapan Arıboğan, itiraz dilekçesinde “Mevcut kararla yıllardır oluşturulan standartların kolayca ortadan kaldırıldığı ve hukukçu olarak bizlerin de izahını bir türlü yapamadığımız bir durum ile karşı karşıyayız. Mevcut karar karşısında sayın mahkemenizin hakimin takdirinden ziyade hukuk standartları ile insan hakları standartlarını önceleyeceğine inanmak istiyor ve sanığın tutukluluk kararının kaldırılmasını talep ediyoruz. Sayın mahkemenin esas hakkındaki verdiği hükmün de yine hukuka uygun bir karar olduğunu asla düşünmüyoruz” ifadelerine yer verdi.

İKİ AYRI KANUN HÜKMÜNE GÖRE DAVA AÇILDI

Av. Mustafa Arıboğan, itiraz dilekçesinde şu görüşlere yer verdi:
“Dosya incelenecek olursa bu konu hakkında daha evvel soruşturma açılıp takipsizlik kararı verildiği, kapalı bir grupta yapılan çok eski tarihli bir konuşmanın müvekkilin rızası dışında yayınlandığı birileri tarafından saklanarak yıllar sonra Kanal D'de haber yapıldığı, bu haber üzerine savcılığın yeni ve bağımsız bir suçmuş gibi harekete geçerek aynı söz dolayısıyla iki ayrı kanun hükmüne göre dava açtığı, Atatürk hakkındaki sözlerin hem Atatürk'ün şahsına hakaret hem de halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla ele alındığı ve her iki kanun hüküm dolayısıyla da ceza verildiği görülecektir. 

TUTUKLUK KARARI KEYFİ, BİR HUKUKÇU OLARAK İÇİMİZE SİNDİREMEMEKTEYİZ

“Mevcut durum karşısında zaten yüksek mahkemeden kararın tamamen bozularak müvekkilin beraat ettirileceğini ummaktayız. Ancak şu anda mahkumiyet hükmünden ziyade verilen tutukluk kararını keyfi bulmakta ve bir hukukçu olarak içimize sindirememekteyiz. Şayet müvekkil söz konusu hükümle dahi bu suçtan mahkum olsa ve hüküm kesinleşse mevcut infaz rejimine göre müvekkilin cezaevinde kalma olasılığı bulunmamaktadır. Her ne kadar iddianamede suç 09/05/2017 tarihinde işlenmiş gibi görünse de suçun işleniş tarihi 2010 yılı öncesidir. İnternet aracılığı ile izinsiz şekilde videonun yayınlanması suç tarihini değiştirmez. Aksi halde videoyu her bir yayınlanma için yeni suç oluşması gerekir ki bunun da mantıki bir açıklaması olamaz. 

MÜVEKKİLE İNFAZ REJİMİNİN SAĞLADIĞI HAKLAR ELİNDEN ALINMIŞTIR

Gerek 2016 öncesi işlenen suçlar için düşünelim gerekse bugün için işlenen suçlar için düşünelim müvekkilin kapalı cezaevinde gün geçirmesi mevcut ceza karşısında olası değildir. Ancak sayın mahkeme hakimi, uygulamayı sanığın lehine yapmak yerine aleyhe bir durum oluşturmuş ve tedbir niteliğinde sayılan infaz rejimine dahil olmayan tutukluluğun devamı yönünde karar vermiştir. Müvekkile infaz rejiminin sağladığı haklar elinden alınmıştır. Bugün mevcut durum karşısında müvekkilin davasını temyiz etmeyip hiç katılmadığımız halde bir an önce infaz rejiminden yararlanmamız için mahkumiyete dönüşmesi için kesinleşmesi ile itiraz edip hakkımızı arama ikilemi ile karşı karşıyayız.
Sayın mahkemeden dosyadaki müvekkil durumu, mevcut ceza tayini ve cezanın veriliş şekli karşısında tutukluluğun devamına dair sayın Bakırköy 18. Asliye Ceza Mahkemesi kararının kaldırılması talep olunmaktadır.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
17 Yorum