Hız Körü Olmayın!
Trafikte yüksek hız nedeniyle sürücülerin sür'at körlüğüne kapılarak görüş açısının daralmasının gizli buzlanmayla birlikte kazalara yol açtığı bildirildi.
Selçuk Üniversitesi (SÜ) Kazaları Araştırma, Önleme ve Uygulama Merkezi, Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği Konya Şube Başkanı Doç. Dr. Osman Nuri Çelik, özellikle kış aylarında şehirler arası yolculuklarda trafiğe çıkan sürücülerin daha dikkatli olması gerektiğini söyledi.
Türkiye’de her yıl çok sayıda insanın trafik kazasında vefat ettiğini ifade eden Çelik, ‘’Ölümlü ve yaralamalı trafik kazalarının önemli bir bölümü yüksek hızdan kaynaklanıyor. Sür'at körlüğüne kapılan sürücü, yüksek hız sonucunda yol ve çevresine yönelik görsel verileri tam anlamıyla algılayamıyor. Özellikle kışın gizli buzlanmayla birlikte bu durum daha kötü sonuçlar doğurabiliyor. Çünkü hızlı olan sürücü gizli buzlanmayla birlikte aracının kontrolünü daha çabuk kaybediyor’’ dedi. Sür'at körlüğünün en büyük tehlikelerinden birinin de sürücünün aracın hızını olduğundan daha az algılaması olduğunu belirten Çelik, şunları kaydetti: ’’Sür'at körlüğüne maruz kalan sürücüler araçlarının hızlarını 20-30 kilometre daha az algılamaktadır. Bu durum kuşkusuz trafikte tehlikeler oluşturuyor. Aracının hızını olduğundan daha düşük olarak algılayan sürücü, doğal olarak durma mesafesini de sağlıklı olarak tahmin edemeyecektir. Özellikle yaya hareketinin olduğu kesimlerde sür'at körlüğü daha tehlikelidir. Çünkü, yayalardan gelebilecek ani hareketler karşısında hızını tam kestiremeyen sürücünün kazadan kaçınabilmesi yani zamanında durabilmesi pek mümkün olmayacaktır. Belki de sürücü yayaya çarptıktan sonra gerçek hızının farkına varacaktır.’’
HIZIN DÜŞÜRÜLMESİ KAZA RİSKİNİ AZALTIYOR
Çelİk, son yıllarda motorlu taşıt teknolojisindeki hızlı gelişme sonucunda araçlarda sağlanan tam ses izolasyonunun da bu durumu körüklediğini belirtti. Yüksek hıza alışıp sür'at körlüğüne yakalanmanın çok kolay olduğunu söyleyen Çelik, şöyle konuştu: ‘’Otoyolda belli bir süre yüksek hızda araç kullandıktan sonra, hız çok hoş gelmeye başlar. İşte o zaman kilometre saatinden kuşkulanmanın zamanı gelmiş demektir. İnsan frene basıp hızı saatte 50 kilometreye düşürünce araba sanki durmuş gibi olur. Kilometre saatinin pek seyrek hata yaptığını ve bizi yanıltan şeyin sür'at körlüğü olduğunu hatırlamak çok önemlidir. Saatte 50 kilometre hızla giden bir otomobil, yol düzgünse durmak için yaklaşık 25 metreye ihtiyaç duyar. Hızınızı saatte 100 kilometreye çıkaracak olursanız fren mesafesi yaklaşık 80 metredir. Araştırmalar, hızın genel olarak saatte 10 kilometre düşürülmesinin kaza sayısını yüzde 20, yaralı sayısını yüzde 30, ölü sayısını yüzde 40 oranında azaltacağını göstermektedir.’’
Yeni Asya