Kadir Sivri'nin haberi - RisaleHaber

Yazar Halil Uslu tarafından “Risale-i Nurla Dünyada İslamın İnkişafı” konulu konferans Sincan’da yapıldı.

Çok sayıda davetlinin katıldığı konferansa eğitim camiasının temsilcleri, okul müdürleri ve idareciler yoğun ilgi gösterdiler. Aynı şekilde Sincan’da faaliyet gösteren STK temsilcileri de toplantıya ilgi gösterdiler.

Sincan Yeni Asya temsilciliği tarafından düzenlenen konferansın sunuculuğunu İbrahim Said Ergenekon yaptı.

Konferansın açış konuşması Eğitimci İlahiyatçı Şerafettin Birol hoca yaptı. Şerafettin Birol konuşmasında, I. Düya harbi sonrası insanların bütün bütün ümitsizliğe, yeise düştüğü zamanda Bediüzzaman; “Ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılabı içerisinde en yüksek gür sada, İslam’ın sadası olacaktır.” müjdesini nazara vererek, İslam aleminin kurtuluş yolunun İslamiyet’te olduğunu vurguladı.

 Açış konuşmasının ardından kürsüye davet edilen Halil Uslu, Ali Ulvi Kurucu ağabeyden bir şiirle konuşmasına başladı.

Ne gelen var, ne giden var; ne gülümser bir yüz.
Yolcu yorgun, yük ağır, menzil uzaklarda henüz.

Diye milletçe ümitsizliğe düşmüştük dün,
Uyanış fecri ufuklarda belirmekte bugün.

Kararan dünkü ufuklarda güneşler yanıyor.
Her ışık dalgası umman olarak çalkalanıyor.

Nurlu bir yüz gibi dünyaya doğarken gündüz,
Uyanış fecrinin aydınlığıdır gördüğümüz.

Şiirin ardından dünyadaki İslami gelişmeleri anlatan Uslu, şunları söyledi:
“Holanda Amsterdam’da 500 cami var, Amsterdam Belediye Başkanının ismi Ebu Davut. Rotterdam Üniversitesi iftar yemeği veriyor. Amsterdam’da kilseler bomboş, 450 tane cami tıklım tıklım. Ceza evlerindeki 350 bin mahkuma 50 tane imam göndermişler. ABD’de 330 bin kilise 4 bin cami var.”

“Ortadoğu’daki hadiselerin reçetesini bundan 100 yıl önce Üstad Bediüzzaman Emevi Camisinde Bütün İslam alemine ilan etti. Hutbenin bugünlerde 100. sene-i devriyesini kutluyoruz.”

“Hutbe-i Şamiye’de belirtilen 6 temel hastalığı Bediüzzaman sırasıyla şu şekilde belirtmiştir:
1.Ye’sin, ümitsizliğin içimizde hayat bulup dirilmesi.
2. Sıdkın hayat-ı içtimaiye-i siyasiyede ölmesi.
3. Adavete (düşmanlığa) muhabbet.
4. Ehli imanı birbirine bağlayan nurani rabıtaları bilmemek.
5. Çeşit çeşit sari hastalıklar gibi intişar eden istibdat.
6. Menfaat-i şahsiyesine himmetini hasretmek.

 Uslu Bediüzzaman’dan şu sözlerle konuşmalarına devam etti:
“Kimin Himmeti Milleti ise o, tek başına bir devlettir.”
“Marîz bir asrın, hasta bir unsurun, alîl bir uzvun reçetesi; ittiba'-ı Kur'andır.”
“Azametli bahtsız bir kıt'anın, şanlı tali'siz bir devletin, değerli sahibsiz bir kavmin reçetesi; ittihad-ı İslâmdır.”

"Bediüzzaman hayatı boyunca kendi eza ve cefa çektirenlerin hepsine hakkını helel ettiğini talebesi Bayram Yüksel Ağabeye şu görevi vererek ispatlamıştır: “Bayram benim hakkımda dava açan ne kadar hakim, savcı varsa onların isimlerini yaz, bana getir demiş. Bunun üzerine de Bayram Ağabey niye diye sorduğunda “Ben onlara haklarımı helal edeceğim” demiş.”

Halil Uslu, programdan sora kitaplarını imzaladı ve katılımcılarla bir süre sohbet etti.