İlber Ortaylı'nın 'İnsan nefesi Ayasofya'yı tahrip edebilir' sözüne müthiş cevap
"İnsan nefesi bile Ayasofya'yı tahrip edebilir" iddiasında bulunan Ortaylı'ya ise tepkiler geldi
Risale Haber-Haber Merkezi
Ayasofya'nın cami olarak açılmasının ayak sesleri duyuluyor. Destekleyenler bu gelişmeyi büyük bir sabırsızlıkla beklerken istemeyenler de çeşitli bahaneler öne sürüyor.
TURİSTLER OKSİJEN TÜPÜ İLE Mİ GEZİYOR?
Bunlardan biri de tarihçi İlber Ortaylı. "İnsan nefesi bile Ayasofya'yı tahrip edebilir" iddiasında bulunan Ortaylı'ya ise tepkiler geldi. Bunlar içinde twitter'da Özgür Ayasofya isimli hesap Ortaylı'ya, "İbadete açılınca insanların nefesi Ayasofyayı tahrip edermiş. Şimdi turistler gezince oksijen tüpü mu kullanıyorlar?" sorusunu yöneltti.
M. KEMAL'İN BAŞKANLIĞI İLE MÜZEYE ÇEVRİLDİ
Hürriyet'teki yazısında, "Ayasofya'da tartışma bitmez. Şimdi de 85 yıl sonra ezan okunmasıyla gündemde" ifadelerini kullanan Ortaylı, "Ayasofya 3 Kasım 1934’te, Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başkanlığındaki vekiller heyeti kararıyla müzeye çevrildi. İslam hattının harikası sayılan, Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin levhaları, büyüklükleri dolayısıyla dışarı çıkarılmadı. Ayasofya, eklektik bir eser olarak ziyarete açıldı. Ayasofya’nın müze haline getirilişinin arkasındaki dış siyasi baskıların varlığı veya etkinliği henüz bilinmiyor ama bu eser hiçbir dini cemaatin ayinine açılmamak kararıyla bir dönüşüm yaşadı. Israrla şunu belirtmek gerekiyor: Ayasofya üzerindeki tasarruflarla meydana çıkacak buhranı göğüslemek nasıl mümkün olur, bunu tahmin etmek kolay değil. Şimdiden Türkiye’deki en dikkati çeken dış olay haline geldi" dedi.
NEFES TAHRİP EDER GÖRÜŞÜ BENİM DEĞİL
Ortaylı, nefesin tarihi eserleri tahrip edebileceği iddiasını da şöyle anlattı:
"Beri yandan Ayasofya devamlı restorasyon gerektiren, beşeriyetin yüzde yüz ayakta kalan en eski anıtlarından. Sesin onda nasıl bir etki yaratacağını bilmiyoruz; kesinlikle konserlere açılmaması gerekir. Hatta bilim insanları yan ve üst galerilerin de ziyaretçilere kapatılmasının yararlı olduğunu söylüyorlar. Bugünün teknik imkânlarıyla yapılan neşriyat ve röprodüksiyonlar bu talebi de haklı kılıyor. Hatta ziyaretin belirli günlerle sınırlı kalması da doğru olabilir.
"Kremlin kiliseleri böyledir. Eski anıtlarda insan nefesinin birçok şeyi tahrip ettiği biliniyor, tahribin derecesi tartışılıyor. Kapadokya kaya kiliselerindeki sorumsuzca ziyaretler freskleri mutlaka tahrip edecektir. Bunlar benim değil uzmanların görüşü; aynı keyfiyet bazı tarihi camiler için de geçerlidir. Eski eserleri korumak ne kuru bir turizm, ne de gösterişle bağdaşacak bir iştir. Beşeriyetin uzun, kültürel macerasına saygı duymak gerekiyor.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.