Ömer Çiftçi'nin Haberi

RİSALEHABER-Uzun yıllar dış dünyaya kapalı bir şekilde yaşamış olan Japonya, 1868 ila 1912 yılları arasında Meiji Restorasyonu adı verilen bir batılılaşma ve yenilenme hareketi içine girmişti. İşin ilginci aynı dönemde bir başka yenilenme hareketini yaşayan diğer Asya devleti sayesinde İslamiyet'i tanıma ve hatta ilk Müslüman topluluğu ile tanışması gerçekleşti: Osmanlı Devleti.

Osmanlı Padişahı Sultan Abdülhamid, Japonya ile ilişkileri iyi tutma gayretindeydi. Bu nedenle Japonya'ya bir kaç karşılıklı ziyaret gerçekleştirildi. Bu ziyaretlerin en önemlisi ise 1890 yılında gerçekleşti. Bu ziyaret Japonya'da ilk kez bir Müslüman'ın olmasına ve hatta bir Müslüman topluluğa gidecek yolun başlangıcı oldu.

1890 yılında içinde 600 Osmanlı Askeri ile yola çıkan gemiyi Amiral Osman Paşa yönetiyordu. 'Ertuğrul' adı verilen bu geminin görevi Sultan Abdülhamid tarafından gönderilen hediyeleri taşımaktı. Fakat gemiyi geri dönüş yolunda kötü bir son bekliyordu. Birden bastıran şiddetli bir kasırgaya dayanamayan gemi, 550 personel ile sulara gömüldü. Kurtulanlar ise Japonya'nın gayreti ile İstanbul'a götürüldü.

Torajiro Noda adlı Japon bir gazeteci bu olaydan çok etkilendi. Japonya'da olayın mağdurları için bağış toplayan gazeteci, bu bağıştan elde edilen gelir ile İstanbul'a gelince hayatı değişti. İstanbul'da Abdullah Guillaume adlı İngiliz asıllı bir Müslüman ile tanışan Noda, kendisinden öğrendiği İslamiyet'ten çok etkilendi ve Müslüman oldu.

İşin daha ilginç yanı, Noda gibi İstanbul'a gelen bir Japon da aynı şekilde Müslüman oldu. Yamada adında başka bir Japon, 1893 yılında geldiği İstanbul'da aynı Noda gibi İslamiyet'ten etkilenerek Müslüman oldu. 

World Bulletin'in haberine göre, bu iki Müslüman Japon, her ne kadar Müslüman olduktan sonra İstanbul'da kalsa da, tarihte bilinen ilk Müslüman Japon Topluluğu'nun da üyesi olmuş oldular. Japonya topraklarındaki Müslümanlar için ise 1909 yılına kadar beklenecekti.