İslam'ı seçen Hinduların ortak sözü: Tek Allah'a ibadet bizi etkiledi
Nüfusunun büyük çoğunluğu Hindu olan Nepal'de İslam'ı seçenler aileleri tarafından bile ayrımcılığa uğruyor
Nüfusunun büyük bir çoğunluğu Hindu olan Nepal'de, İslam'ı seçen Müslümanlar aileleri tarafından bile ayrımcılığa uğruyor.
Onlardan biri, 28 yaşında İslam'ı seçtikten sonra kimsesiz kalan Abbas Çavdari (43). Babası Hindu bir lider olan Çavdari, Müslüman olduğunu anlattığında ailesi bu durumu kabul etmiyor. O da Katmandu’daki Müslümanların yanına gitmeye karar veriyor. Çavdari, “Biratnagar’da oturuyorduk ve ailemin bana uyguladığı baskıdan dolayı Katmandu'da bulunan Müslümanların yanına gittim. Birkaç gün sokakta kaldım, dağların arasında ormanda yürüyerek yalın ayak Katmanduya ulaşmaya çalıştım. Belli bir yere geldikten sonra otobüse bindim. Orada bana çok iyi davrandılar. Belli bir süre beni evlerinde misafir ettiler. 6 ay kadar Müslümanların yanında kaldıktan sonra Hindistan’a okumaya ve çalışmaya gittim. Elhamdulillah Hindistan dönüşü ailem beni kabullenmeye başladı.” dedi.
MÜSLÜMAN OLUNCA EŞİM TERK ETTİ
Nura Abdullah, (43), “Hinduizm’de birçok tanrı var, bu durum beni çok huzursuz ediyordu. Müslümanların yalnızca Allah’a ibadet etmeleri çok dikkatimi çekiyordu. Müslüman insanlara sorular sorarak Elhamdulillah kabul ettim. Eski eşim Hindu. Benim Müslüman olmamı istemedi ve beni terk etti. Şu an kızımla beraber Müslüman olan kadınlarla beraber yaşamaya başladım. Eski eşim de benim kaldığım yerdeki abilerden İslam'ı öğrendi ve Müslüman oldu. Rabb'ime hamd olsun bizi İslam'la şereflendirdiği için, yaşadığımız her zorluğun bir mükafatı var.” diye konuştu.
NAMAZ KILANLARDAN ETKİLENDİM
73 yaşındaki Tara Ray ise “35 sene önce Müslüman oldum. Beni İslam’a yaklaştıran şey, namaz kılan insanlardı. Öyle güzel ibadet ediyorlardı ki... Yalnızca tek olan Allah’a ibadet ediyorlardı. İslam'ı kabul ettikten sonra hayatım güzelliklerle doldu. 4 kız, 1 erkek çocuğum var. Eşim 18 sene önce vefat etti, oğlum benimle görüşmek istemediği için ben de Müslüman kardeşlerime yemek yapıyorum. Onlar da benim gibi yalnız kalmışlar, Müslüman oldukları için dışlanmışlar. Aramızda o kadar güzel bir bağ var ki, hepsi bana ‘Anne’ diye sesleniyor. Kimi aileleri kimi eşleri tarafından Müslüman oldukları için istenmiyor. Onların annesi olabilmek beni çok mutlu ediyor.” dedi.
Yeni Şafak
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.