İslâmiyet düşmanına vasıta olmamak için muhalefetten feragat ettim
Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Eski Said eserlerinden Sünuhat Risalesi'ndeki hakikatler
Risale Haber-Haber Merkezi
Dediler: “İttihada şedit bir muarızdın. Neden şimdi sükût ediyorsun?”
Dedim: “Düşmanların onlara şiddet-i hücumundan. Düşmanın hedef-i hücumu, onların hasenesi olan azim ve sebattır ve İslâmiyet düşmanına vasıta-i tesmim olmaktan feragatıdır.
“Bence yol ikidir: mizanın iki kefesi gibi. Birinin hiffeti, ötekinin sıkletine geçer. Ben tokadımı Antranik ile beraber Enver’e, Venizelos ile beraber Said Halim’e vurmam. Nazarımda vuran da sefildir.”
METNİN AÇIKLAMASI:
İttihad'dan kasıt İttihat ve Terakki'dir.
"Antranik" Ermeni kökenli bir Taşnak üyesidir ve Osmanlı düşmanıdır. "Venizelos" Yunanistan başbakanlığı yapmış bir Osmanlı düşmanıdır. Bu ikisi bilerek ve kasten Osmanlı düşmanlığı yapıyorlar ve Osmanlının yıkılması için elinden gelen bütün gayretleri gösteriyorlar.
"Enver" ve "Said Halim" paşalar ise, iki Osmanlı paşası ve her ikisi de Osmanlı siyasetinde etkin isimlerdir. Bu iki paşa niyet ve amaç olarak Osmanlıyı yeniden ihya edip eski gücüne kavuşturmak istiyorlar. Lakin uyguladıkları yanlış politikalar yüzünden, Osmanlı büyük bir zarar görüp tam aksine yıkılışı biraz daha hızlanıyor.
Sonuç bakımından, yani Osmanlıyı yıkma bakımından dört isim de suçludur. Lakin ilk iki isim kasten ve bizzat bu işi yaparlarken, son iki isim niyet bakımından halis olmalarına rağmen uygulamış oldukları kötü politikalar yüzünden suçludurlar. Bu yüzden dört isme aynı şiddette tokat atılmaz ve atılmamalıdır, diyor Üstad Hazretleri.
Antranik ve Venizelos harici iki düşmanken, Enver ve Said Halim Paşalar ise iyi niyetli ama beceriksiz iki Osmanlı paşasıdır. Dördünü aynı kefeye koymak vicdan mizanı ile bağdaşmaz.
Devam edecek
ÖNCEKİ BÖLÜMLER:
O ışığı siyaset aleminde tasavvur ederdim
Ayetlerden çıkardığım notlardan hoşuna geleni al gelmeyene ilişme
Kim 'Filân adam fenalık etti, belâsını buldu' dememiş ki
İslamiyet unsuriyetin bu şekildeki uyanışını reddeder
Kudret çıkarıyor, kader giydiriyor, inayet besliyor
Şehidin kendini hayatta bilmesinin sırrı
Bir masumun kanı ile insanlık nazar-ı adalette birdir
Öyle zaman olur ki, bir kelime bir orduyu batırır
Küfürle ithama çabuk cüret edenler düşünsünler!
Bunu yapamayan yaratma dâvâsında bulunamaz
En büyük, en küçüğe müsavi; zerrat yıldızlara emsâl olur
Kâinatın iki ciheti var aynanın iki vechi gibi
İşte anlatmayı, anlamayı kolaylaştıran sır
Hıristiyanlarda serveti çok olan, İslamiyette az olan dine yakındır
Bazan nâkısın oğlu kâmil, kâmilin oğlu nakıs oluyor! Neden?
Ümmet-i İslâmiyenin dini esaslarda gösterdiği ihmalin sebebi şudur
Halkın nazarını Kur’ân’a çevirmenin üç yolu var
Müslümanlar böyle yapsaydı Kur'an bütün mânâsıyla hâkim olurdu
Şu fikri Jön Türklere teklif ettim önce red, sonra kabul ettiler
Meşihat-ı İslâmiye, öyle bir vaziyete getirilmelidir ki
İslam aleminin geleceği için toplanan muhteşem mecliste söylediklerim
Şeriatin reddettiği medeniyet şudur
İşte Şeriatin emrettiği medeniyet
Şark husumeti zâil olmalı, Garp husumeti bâki kalmalı
Namaz, oruç ve zekattaki ihmalimiz kadere şu fetvâyı verdirdi
Bu tarz siyaset fikri hezeyanlaştırır
'Din namına meydana çıkmak lazım' diyenlere dedim ki
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.