İslamofobya Müslümanların sağduyusuyla çözülür
'Yabancı korkusu'nun farklı bir şekli olan İslamofobik olaylar ancak Müslümanların konuya sağduyu ile yaklaşmasıyla çözülebilir.
Haber Yorum: Hüseyin Gozan
RİSALE HABER - ÖZEL
İslamofobi, kelime anlamı olarak "İslam korkusu" demektir. Müslümanlara ve İslam dinine karşı sürdürüle gelen ön yargı ve ayrımcılıktan kaynaklanmakta-dır. Müslümanlara karşı duyulan irrasyonel nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve kin besleme anlamına gelir. Bugün İslamofobi dendiğinde hem İslam dinini tanımaktan ve öğrenmekten kaynaklanan bir korku, hem de bu korkuya dayanarak Müslümanlara karşı ayrımcılık ve düşmanlık yapılmasının meşru görülmesi anlaşılmaktadır.
İslamofobinin beslendiği ana kaynak Xenophobia, yani “yabancı düşmanlığı”dır. Xenophobia yabancı korkusu-nefreti anlamında olup, Yunanca xenos, (yabancı) ve phobos, (korku) kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Kişinin yabancılardan ya da bir şekilde kendisinden farklı olan insanlardan korkmasına ve nefret etmesine verilen addır. Değişik olanın tehlikeli olduğu düşüncesiyle oluşan bir korkudur.
Uzmanlar fobinin nesnesiyle karşı karşıya kalan hastanın aşırı bir kuruntuya kapılmasına yol açtığını dile getirmektedir. Düşmanlığa dönüşen yabancı korkusunun il mağdurları göçmenler ve azınlık mensuplarıdır ve yol açtığı tahribat, içerdiği vahşi ve saldırgan davranışlar dolayısıyla tehcir ve soykırıma varan büyük felaketlere zemin hazırlamasıdır.
Yabancı düşmanlığını besleyen bir diğer neden ise kültüreldir ve bu durumda korkunun kaynağı ötekileştirilen kültürel farklılıklardır. Öteki, sürekli ve kalıcı bir şekilde korkunun kaynağı olarak tanımlanır.
İslamofobyanın Yahudiler açısından farklı bir tezahürü de Batı’da ve Avrupa’da toplumsal bilinçaltında Musevileri ötekileştiren anti-semitizmdir. Ancak ne yazık ki yeryüzünün en sistematik soykırımının mağduru olanların şahin kanadının Filistin’de yaptıkları bu soykırımın mağdurlarının zalime dönüşmesidir.
Geçen ay Fransa’daki Musevi mezarlığının talan edilmesi ve Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daki bir sinagoga saldırının ardından Norveç’te yaşayan Müslümanlar batı toplumundaki bildik Müslüman algısının ters yüz edilmesine yol açacak bir eylemde bulunarak Oslo şehrindeki sinagogun etrafında bir barış halkası oluşturdular.
Freden Ring, yani “Barış Halkası” adı verilen eylemin gerekçesi, barışın, dostluğun ve kardeşliğin egemen olduğu bir yeryüzü kültürüne katkı sunmak açısından Müslümanların sağduyusuna işaret ediyor:
“İslam, hangi dine mensup olduklarına bakılmaksızın tüm erkek ve kız kardeşlerimizi korumamızı söyler. İslam nefretin üzerinde yükselmek ve nefret edenlerle aynı seviyeye düşmemeyi emreder. İslam birbirimizi savunmamızı söyler. Bizler Müslümanlar olarak Musevilere yönelik her tür nefretin karşısında olduğumuzu göstermek ve Musevilere destek olmak istiyoruz.”
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.