Kadir AYTAR
Isparta Kahramanları ve Ferkadan Benzetmesi
Hazret-i Üstad, Altıncı Mektub’a başlarken Isparta Kahramanları için güzel bir dua ile başlar:
“Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi, gece ve gündüz devam ettikçe, sabah ve akşam geldikçe, ay ve güneş döndükçe, Ferkadan denilen iki kutup yıldızı doğdukça ikinizin ve kardeşlerinizin üzerine olsun.”
İkinizin ve kardeşlerinizin diye ayırdığı ve ferkadan denilen, aynı yerden doğup batan, geceleri istikamet bulmaya yarayan ve yerleri sabit olan bu iki parlak kutup yıldızına benzettiği kahramanlar kahramanı iki kardeş kimlerdir?
Barla Lahikası’nın Mukaddimesine bir göz attığımızda sordukları harika sorularla çoğu Mektubat’ın ve Sözler’in yazılmasında büyük bir amil olan Hulusi Bey ve Sabri Efendi ile karşılaşıyoruz.
Bu ikisi parlak birer yıldız, birer kutup, bulundukları yerleri ve etrafını aydınlatan, yolunu şaşırmışlara ve kaybetmişlere yol gösteren birer kılavuzdur.
Hulusi ağabey de Üstadı gibi vefatından sonraya dünya malı bırakmaz, seyyiddir, Allah’tan çok korkar, abdestsiz gezmez, ibadet ve taatine çok dikkat eder.
Hulusi Ağabey, Üstadın varisi, manevi evladı, teselli kaynağı, yaşasaydı nurani bir deha olması muhtemel yeğeni Abdurrahman ayarındadır. O da bunun kıymetini bilir, Üstadının birinciliği daima elinde bulunduran birinci talebesi ve Kur’an hizmetinin pek mühim bir azası olur, telif edilen risalelere kendi malı gibi sahip çıkar. Onun omuzlarında biri kendi, diğeri de Abdurrahman’ın olmak üzere iki vazifesi vardır, ikisinin de hakkını vererek ifa eder, tahkiki imanıyla çok müminlerin maneviyatlarını kuvvetlendiren bir dayanak noktası olan, çok ciddi ve pek çok talebeler hükmüne geçer.
Hulusi Ağabeyin Üstadla manevi bir bağı vardır. Cismen ayrı ayrı yerlerdedirler ama ruhen ve kalben daima görüşürler. Üstad bunu “sabah dualarında ve akşam derslerinde beraberdik” diye ifşa eder. Hulusi Ağabey de “bir müşkülüm olduğu zaman, birkaç gün sonra Üstaddan gelen bir mektupla halledilirdi” sözleri ile bunu tasdik eder.
Hulusi ağabey cemaata Sözler’i okumak zamanında velayet-i kübra olan veraset-i nübüvvetteki tebliğ makamının altına girecek ve Kur’an dellalı Üstadına vekil, belki de aynı olacak kadar çok ulvi duygular, bir inkişaf, bir galeyan hisseder.
Ferkadan’ın ikinci kardeşi, gayretli, fedakâr, sıddık, hoca, âlim ve nurun santrali Sabri’dir. Hizmette o da birincilerdendir, hocaların yüz akıdır, ömrünü Üstadı için feda edenlerdendir, İkinci Hulusi’dir, Barla’dan gelen Risale-i Nur nüshalarını kendi elleri ile çoğaltır, Eğridir, Atabey, Kuleönü ve Sav’a gönderir.
Hulusi ve Sabri ağabeylerin her ikisi de Abdulkadir Geylani hazretlerinin işaret ettiği kişilerdendir, seçilmişlerdir, Üstadlarına talebe, Kur’an hizmetine de arkadaş tayin edilmişlerdir. Üstad her ikisinin validesini validesi gibi görür ve manevi kazançlarına ortak eder.
Bir Hulusi, bir Sabri olmak kolay değildir. İkisi de müdakkik ve çok zekidir. Üstada sordukları sorular öyle basitçe sorular da değildir. Bu sorular başta bütün Müslümanların ve insanların derdine çare olacak sorulardır. Bu özellikleri onlara talebelik, kardeşlik ve arkadaşlık hassalarının üçünde de birinciliği kazandırmıştır. Ferkadan olmaya layık olmuşlardır ve diğer kardeşlerinin de nokta-i istinadları olmuşlardır.
Ruhları şad olsun, gece ve gündüz devam ettikçe, sabah ve akşam geldikçe, ay ve güneş döndükçe, Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi, ferkadan denilen iki kutup yıldızı doğdukça, iman ve Kur’an hizmetinden elde edilen sevapların bir misli Hulusi ve Sabri ağabeylerin ve kardeşlerinin üzerine olsun. Amin.
Isparta Kahramanları Sempozyumu'nun ayrıntıları: www.ispartakahramanlarisempozyumu.org
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.