İsrail’in BM nezdindeki temsilcisi Meron Reuben, “filoyu düzenleyenlerin Hamas ve diğer terör örgütleriyle bağları” bulunduğu iddiasıyla, BM Güvenlik Konseyi’nden yeni filonun Gazze’ye açılmasına izin verilmemesini istedi. Haaretz gazetesinin internet sitesinde yer alan habere göre Reuben, BM Güvenlik Konseyi toplantısında  yaptığı konuşmada, söz konusu yeni filonun planlayıcıları arasındaki çok sayıda katılımcının “bu çaba doğrultusunda şehit olmak istediklerini ifade eden çok rahatsız edici açıklamalar yaptıklarını” ifade etti. Filoyu düzenleyenlerin herhangi bir insani hedef gütmeyip, asıl amaçlarının “siyasi provokasyon” olduğunu öne süren Meron, “İsrail’in Gazze üzerindeki deniz ablukasını uygulamakta ve bölgeye sızacak yeni teröristleri de durdurmaya kararlı olduğunu” söyledi.

ABD ve Almanya temsilcilerinin de Reuben’in açıklamalarına destek verdiği kaydedildi. BM’deki ABD Büyükelçisi Susan Rice, “Mal ve ürünlerin Gazze’ye teslimi için değişik mekanizmalar varken, doğrudan Gazze’ye yelken açmak için haklı gerekçeler bulunmuyor” dedi. Almanya Büyükelçisi Peter Wittig de benzer sözler kullanarak, yeni filo organizasyonunun, bölgede gerginliklerin tırmanmasına yol açabileceğini kaydetti. Wittig, filo planlayıcılarına, Gazze halkına yardımlarını iletmek için başka yollar bulmaları çağrısında bulundu. İsrail geçen yıl Mayıs ayında, Gazze’ye giden gemileri uluslararası sularda durdurmuş; Mavi Marmara gemisine düzenlediği operasyonda ise 9 Türk şehid olmuştu. Gazze’ye yeni filo planlayan örgütler, İsrail’in deniz ablukasını kırarak Mavi Marmara olayının yıldönümünde Gazze’de olmayı hedeflerken, bu kez filoda en az 15 gemi ve binden fazla aktivistin bulunacağı da belirtiliyor.
 
MAVİ MARMARA’NIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
 
Türkİye’nin BM Daimî Temsilcisi Büyükelçi Ertuğrul Apakan, Mavi Marmara soruşturma süreciyle ilgili olarak, ‘’Uluslar arası toplumun hiçbir üyesi uluslar arası hukukun üstünde değil’’ dedi. Büyükelçi Apakan, BM Güvenlik Konseyi’nin Ortadoğu konulu aylık toplantısında Türkiye’nin İsrail-Filistin meselesi ve BM gözetiminde devam eden Mavi Marmara soruşturmasıyla ilgili görüşlerini açıkladı. Apakan, 9 sivilin öldüğü ve çok sayıda insanın yaralandığı İsrail’in  Gazze’ye insani yardım götüren filodan Mavi Marmara gemisine yaptığı saldırının ardından 11 ay geçtiğini hatırlatarak, uluslar arası barış ve güvenlik üzerinde sonuçları olan bu uluslar arası olay sonrasında BM Güvenlik Konseyi’nin son derece güçlü bir başkanlık açıklaması yaptığını belirtti. Bu trajik olayın, İsrail’in uluslar arası hukuku pek çok kez ve peş peşe ihlâl etmesinin bir sonucu olduğunu ifade eden Apakan, İsrail’in Gazze’de kanunsuz bir abluka uyguladığını, uluslar arası bir insanî yardım konvoyunun yolcularını öldürdüğünü ve onlara işkence ettiğini söyledi. Türkiye’nin önce bu olayı önlemeye çalıştığını, ancak trajedinin yaşanmasının ardından olayı ilgili uluslar arası kurumlara götürdüğünü kaydeden Apakan, Türkiye’nin BM denetimindeki uluslar arası soruşturma sürecinin bütün parametrelerine titiz şekilde uyduğunu, bu arada tek taraflı ve kışkırtıcı açıklamalardan kaçındığını bildirdi.

Yeni Asya