Ümmetin hasretini duyduğu İslam Birliği’nin (İttihad-ı islam) tüm yönlerinin ele alındığı ve düzenleyiciliğini İSBAM’ın yaptığı ‘İslam Birliği Kongresi’nde düzenlenen oturumlarda İslam toplumunun yaşadığı sorunlar ve bunlara yönelik çözüm önerileri önemli siyaset ve ilim insanları tarafından masaya yatırıldı.

Kongrenin son gününde İslam dünyasının parçalanmış halinin Siyonizm’in Filistin’de işgalini artırmasına neden olduğu belirtilirken, İslam ülkelerinin arasındaki bu parçalanmışlığı bitirip dayanışmayı, birliği ve beraberliği artıracak bir yapıya, anlayışa ve derde sahip olmadığı tespitlerine yer verildi. Ayrıca islam dünyasının yaşadığı zulümlerin bu parçalanmışlıkların bir sonucu olduğu da belirtildi.

İslam Birliği’nin geleceğini konuşmak için İslam Birliği Araştırma Merkezi (İSBAM) tarafından hafta sonu Ankara’da ‘İslam Dünyasının Geleceği ve Filistin’ temasıyla düzenlenen ‘İslam Birliği Kongresi’nde İslam coğrafyasında yaşanan sorunlar ve çözüm yolları, oturumlarda bütün yönleri ile tartışıldı.

KENDİ STRATEJİMİZİ OLUŞTURMALIYIZ

Saadet Partisi GİK üyesi ve Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necmettin Çalışkan’ın başkanlığını yaptığı ilk oturumda, ‘Filistin Davasının İslam Dünyasına Etkileri ve Ümmetin Sorumlulukları’ tartışıldı.

Konu ile ilgili ilk sözü alan Fas Tevhid ve Islah Hareketi Başkanı Dr. Mohammad Talabi, ümmetin ayağa kalkmaması için küresel emperyalizmin hesaplar yaptığını dile getirerek, “Asırlarca dünyada hakimiyet sağlayan ümmetimizin ve medeniyetimizin tarihin kenarında kalması kabul edilemez. Ayağa kalkmamızı istemeyen güçler ise bölgemizdeki ülkeleri bölüp cüce devletler oluşturmaya çalışıyor. İşte buna karşı el birliği oluşturmalıyız. Kendi stratejimizi oluşturmalıyız” dedi.

SİYASİ BİR CAHİLLİK DÖNEMİ YAŞANIYOR

Lübnan Tevhid ve Islah Hareketi Genel Sekreteri Şeyh Bilal Şaban ise konuşmasında, İslam coğrafyasında siyasi bir cahillik dönemi yaşandığına dikkat çekerek, “Öyle ki kim dost kim düşman ayırt edilemez hale geldi. ABD ile, Batı ile hatta Siyonistlerle olan ilişkileri dostluk olarak niteleyen anlayışlar türedi. Bu nedenle bizi parçalamak isteyen güçlere bölgemizde büyük alanlar açıldı. Alan açılınca onlar da türlü fitneler ile çatışmaların zeminini hazırlıyor. Siyonizm, Filistin’de zulmünü ve işgalini artırıyor” ifadelerini kullandı.

PARÇALANMIŞLIK ZULMÜ ARTIRIYOR

İslam Fıkıh Akademisi Başkanı Prof. Dr. Abdelrahim Ali de, Müslümanlar arasında birlik kavramının yitirildiğini vurgulayarak, “İslam dünyasının bu denli parçalanmış olması ise Siyonizm’in Filistin’de işgalini artırmasına neden oluyor. Buna karşı ne bölge ülkeleri tam anlamıyla karşı koyuyorlar ne de teşkilatlar. Örneğin İslam İşbirliği Teşkilatları bölgedeki devletlerin siyasetlerine göre tavır alan bir yapı haline geldi. İslam ülkeleri arasındaki bu parçalanmışlığı bitirip dayanışmayı, birliği ve beraberliği artıracak bir yapıya, anlayışa ve derde sahip değil” diye konuştu.

FİLİSTİN KONUSUNDA BİR CEPHE OLUŞTURMALIYIZ

Bütün emperyal güçlerin Filistin konusunda Siyonizm’in yanında olduğunu ancak İslam ülkelerinin de böyle bir cephe kuramadığının altını çizen Ehl-i Beyt Âlimleri Derneği Genel Başkanı Kadir Akaras, “Eğer Mescid-i Aksa’nın özgürleşmesini istiyorsak Filistin direnişini desteklemeliyiz. Direnişin ahlakına sahip olmalı ve onu sürdürmeliyiz. Birliğimizi güçlendirmeliyiz” şeklinde konuştu.

FİLİSTİN DAVASI İÇİN PROJEMİZ NEDİR?

Filistin davasına koşulsuz destek vermenin sadece İslam dünyasının değil, tüm dünyanın görevi olduğunu belirten Kıble Hareketi Başkan Yardımcısı Redervan Krayenstin, “Filistin özgür olmadan dünya özgür olamaz. Çünkü tek bir yerde bile adaletsizlik varsa dünya adil değildir” dedi. Krayenstin, sözlerini şöyle tamamladı: “Filistin davası için bizim uluslararası projemiz nedir? Tamam, Siyonizm yok olacak ama nasıl proje uygulayacağız ki bunu başarabilirim.”

Milli Gazete