"Askıda defter kalem" kampanyası, eğitim öğretim yılı başında öğrenci ve velilerin talebiyle bir okulda başladı ve gösterilen ilgi sonucunda il geneline yayıldı.

İzmir'de ihtiyaç fazlası defter, kalem, silgi, boyama kitabı, kalem kutusu, çanta gibi kırtasiye ürünleri okullarda oluşturulan alanlarda toplandı.

Toplanan bağışlar önce o okuldaki, artanları da kentteki başka okullardaki maddi durumu yetersiz çocuklara ulaştırıldı.

Paylaşmanın verdiği mutluluğu daha da büyütmek isteyen öğrenciler, iyilik hareketinin sınırlarını İzmir'in dışına taşıdı.

Sosyal medyadaki yardım çağrılarına duyarsız kalmayan çocuklar, ihtiyacı olan okullarla iletişime geçti. Bağışlar İzmir Milli Eğitim Müdürlüğünün desteğiyle başka illere gönderilmeye başlandı.

Kısa sürede il geneline yayıldı

İzmir Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, iyilik hareketinin tamamıyla öğrencilerin başlattığı ve yürüttüğü bir süreç olduğunu anlattı. Ayrıca, yardımlaşmayı, paylaşmayı bilen çocukların önce kendi okullarındaki sonra da dezavantajlı başka bölgelere yardım eli uzattığını söyledi.

Kampanyanın kısa sürede il geneline yayıldığını vurgulayan Yahşi, bu iyilik hareketini çocuklardaki yardım etme, paylaşma duygularını harekete geçirmesi nedeniyle desteklediklerini belirtti.

"Toplum bu çocuklarla daha güzelleşecek"

Aynı zamanda Yahşi, anaokulundan liseye her çağdan öğrencinin İzmir dışındaki ihtiyaç sahiplerine duyarsız kalmadığını anlattı. Yardım gereken okullarla iletişim kurduklarını, böylece İzmir'den başka illere bir iyilik köprüsü inşa ettiklerini söyledi.

İlk kargonun Van'a gönderildiğinden bahseden Yahşi, iyilik köprüsünün daha sonra Muş'la devam edeceğini söyledi.

"Biz de belirlenen okulların kontrolünü yaptıktan sonra bağışları gönderiyoruz. Bir iyilik köprüsü kuruluyor İzmir'den diğer illere. Yardımlaşmanın ne demek olduğunu bu çocuklarımızın kalplerine iyi yerleştirmemiz lazım. Toplum bu şekilde bu çocuklarla daha güzelleşecek. Kardeşlik hukukunun gelişmesi açısından önemli bir proje bu. Hiçbir resmi yazı, talimat yok, hiçbir okul müdürümüzün zorlaması yok. Aslında bizim eğitim anlamında aradığımız budur. Çocuklarımız kendi istekleriyle paylaşmayı hayata geçiriyorsa orada güzel bir eğitimin olduğunu söyleyebiliriz."

Kaynak: AA