Kalbimizin kıblesinin 'Allah' olduğunu ikrar et
Yeryüzünde her milletten her ırktan her renkten 4 milyona yakın Müslüman, Arafat'ta 'mahşer' provası yaptı.
Recep Yeter'in haberi
Yeryüzünde her milletten her ırktan her renkten 4 milyona yakın Müslüman, Arafat'ta 'mahşer' provası yaptı. Kutsal topraklarda hac farizasının en önemli görevini eda eden milyonlarca hacı, Arafat vakfesinin ardından dün günbatımında Müzdelife'ye hareket etti. Gece vakti Mina'ya geçen Müslümanlar, bugün şeytan taşlayacak Arafat'taki vakfe öncesi Türk hacı adayları için düzenlenen irşat programında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Ak kefenler içindeki duruşunuz, insanlığı kana bulayan, başımıza iki dünya savaşı çıkaran her türlü ayrımcılığa karşı bir duruştur" dedi. Görmez, depremzedeler için de dualar etti; gözyaşlarına boğuldu
Hac görevini yerine getirmek için dünyanın dört bir yanından kutsal toprakların yollarına düşen milyonlarca Müslüman, dün Arafat'ta 'vakfe'ye durdu. Bölgede kurulan çadırlarda geceyi dualar ederek geçiren hacılar, yine her türlü ayrımcılığa karşı birlik mesajı vererek Rabb'ine yöneldi. Adeta mahşer provası yapılan hac farizasındaki vakfe görevi, gündoğumunda başlayıp günbatımında son buldu. İslam'ın doğduğu mübarek topraklarda hacılar, Arafat vakfesinin ardından Müzdelife'ye hareket etti. Milyonlarca Müslüman Kurban Bayramı'nın birinci günü olan bugün Mina'da şeytan taşlayacak.
BÜYÜK BİR NİYET EYLEME DÖNÜŞTÜ
100 bini aşkın Türk hacının da bulunduğu 4 milyona yakın Müslüman, dün geceyi dua ve ibadetle geçirdi. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, sabah saatlerinde toplantı çadırında hacı adayları için düzenlenen irşat programına katılarak, bir konuşma yaptı. Görmez, şunları söyledi: "Hac etmek, hacı olmak büyük bir sınavdan, derin bir çileden geçip azgın bir ateşte pişerek eşsiz bir tanıklığın kıyısına varmaktır. Hac büyük bir niyetin karara, büyük bir kararın büyük bir eyleme dönüşmesidir. Hac, kulun Allah'a verdiği en büyük sözdür. Allah ile yapılan bir ahitleşme, Allah ile varılan en büyük misaktır. Haccın her farzı, her rüknü, her hal ve hareketi, her şeairi, her menasiki Rabbimize verdiğimiz ruhi, kalbi, kavli ve fiili bir sözdür."
KALBİMİZİN YEGANE KIBLESİ 'ALLAH'
"Renksiz, dikişsiz, rozetsiz, bayraksız, ihramı giymekle, helal-haram dairesinden çıkılmayacağına, şimdiye kadar kıymet ölçüsü olarak bildiğimiz hiçbir şeye, servete, makama, mevkiye, milliyete, cinsiyete beşeri unsurlara değer atfedilmeyeceğine söz veririz. Allah'ın evini, Kabe'yi solumuza alarak, kalbimizi ona yakın kılarak, yaptığımız tavaflar, kalplerimizin yegane kıblesinin Rabbimiz olduğunu ikrar etmektir."
ARAFAT BİR MAHŞERDİR
"Arafat marifet meydanıdır. Arafat, irfan meydanıdır. Arafat, arif olmaya hakikati bilmeye, tanımaya, anlamaya karar vermektir. Arafat, itiraftır. Günahlarımızı itiraf etme yeridir. Bütün günahlardan sıyrılıp gözyaşlarıyla arınmaktır. Rabbimize 'elest' bezminde verdiğimiz sözü hatırlama ve bu söze uygun davranma taahhüdüdür. Arafat, tearüftür. Ayrılıkları kalpten silip tanışmak, iyilik ve takva yolunda yarışmak, gönüller arasında eşitlik ve kardeşlik köprüleri kurmaktır. Arafat, bir mahşerdir. Ölüm elbisesini giymiş sorguya hazır bir vaziyette Yüce Yaratıcı'ya yönelmek için toplanmaktır."
Irkçılığa karşı büyük duruş
"Sizin buradaki duruşunuz, kadınıyla, erkeğiyle dili ayrı, ırkı ayrı, rengi ayrı milyonlarca kardeşinizle ak kefenler içinde vakfeye duruşunuz, dünyamızı ateşe atan, insanlığı kana bulayan, başımıza iki dünya savaşı çıkaran, ırkçılığa ve her türlü ayrımcılığa karşı bir duruştur. Sizi gören bütün insanlar ırk ayrımı yaptığına, insanları teninin rengine göre yüceltip aşağıladığına utanacaklar" diyen Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, şunları söyledi:
"Arafat bir diriliştir. Dirilişimizdir. Arafat'ta bugün ölmeden önce öldüğümüzü, dünyanın oyun ve eğlencesini terk edip dirilişe doğru kutlu bir yolculuğa çıktığımızı fark ettik. Şimdi peşinde olduğumuz dirilişe doğru buradan bir adım daha atacağız. Bize emanet edilen kadınlarımıza nezaketle davranmayı öğrenerek dönelim buradan. Öylece gidelim şeytan taşlamaya..."
100 BiN TÜRK HACI OLDU
Türkiye ve diğer ülkelerden kutsal topraklara gelen 100 bin civarındaki Türk hacı adayı, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın organizasyonundaki çadırlarda, bir düzen dahilinde bütün ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Esintili ve çok sıcak olmayan hava ise hacı adaylarının işini kolaylaştırırken, sinek, sivrisinek sıkıntısı da yaşanmıyor.
ÖNLEMLER ÇOK SIKI
Olağanüstü güvenlik önlemleri alan, yasadışı girişlere izin vermeyen Suudi yetkililerinin 100 bin kişiyi Arafat sınırlarından veya Mekke'den geri çevirdiği bildirildi. Suudi polisi, kutsal topraklara izinsiz bir şekilde girmeye çalışan onbinlerce otobüsü Arafat bölgesine sokmadı. Geçen yılın aksine, bu yıl bölgede çok az sayıda sivil araca rastlandı. Hacılar kamplara bırakıldıktan sonra otobüs ve araçların bölge dışında parklara götürüldüğü öğrenildi. Her yıl olduğu gibi bu sene de bazı hacı adayları kutsal topraklarda rahatsızlık geçirdi. Suudi Kızılayı Sözcüsü Dr Halid El Hebşi şu ana kadar 3773 kişinin çeşitli rahatsızlıklardan dolayı sağlık kuruluşlarına müracaat ettiğini dile getirdi.
Gözü yaşlı dualar depremde ölenlere
Arafat'ta yaklaşık 100 bin Türk hacıya dualarıyla aynı anda 'amin' dedirten Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, şehit ve gazilerin yanında geçtiğimiz günlerde Van ve Erciş depremlerinde hayatını kaybedenler için dua etmeyi de ihmal etmedi. Duasında Afrika'da açlıkla mücadele edenlere de yer veren Görmez, burada Türk hacılarla birlikte duygusal anlar yaşadı. Hemen hemen herkesi gözyaşlarına boğan Görmez, dua sonrasında da Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Mehmet Özafşar'a sarılarak ağladı.
Yeni Şafak