Kamusal alan dinle barışmalı

Kamusal alan dinle barışmalı

“Doğu ve Batının Buluşma Noktasında İslam, Demokrasi, İnsan Hakları ve Laiklik” konusunun çalışıldığı uluslararası çalışma toplantısı İstanbul’da yapıldı

Risale Haber-Haber Merkezi

“Doğu ve Batının Buluşma Noktasında İslam, Demokrasi, İnsan Hakları ve Laiklik” konusunun çalışıldığı uluslararası çalışma toplantısı 6-8 Kasım tarihlerinde İstanbul’da yapıldı.

İki günlük çalışma toplantısında Türkiye, Almanya, Norveç ve İtalya modelleri üzerinden din ve laiklik tartışıldı.

İngiltere’deki Leicester Üniversitesinin öğretim üyeleri Dr. Murat Tümay ve Prof. Peter Cumper’in organizatörlüğünde gerçekleşen toplantıya Türkiye’den Akademik Dayanışma, Araştırma ve Geliştirme Vakfı (ADAG), Demokrat Hukukçular Derneği (DHD) ve İstanbul İlim ve Kültür Vakfı (İİKV) ev sahipliği yaptı.

Dr. Murat Tümay, toplantının İslam dünyasının batıya açılan önemli kapılarından olan Türkiye’nin demokrasi tecrübesini paylaşmak ve insan hakları sürecinde yaşadığı sıkıntılara çözüm bulabilmek amacıyla organize edildiğini açıkladı.

Finansmanını Uluslararası bir araştırma fonu olan Avrupa Bilim Vakfının (European Science Foundation’un - ESF) karşıladığı bilimsel toplantıda 11 ülkeden 20 ve Türkiye’den 5 konuşmacı, 7 tebliğ ve iki tartışma oturumunda konuyu tartıştı.

PROF. TORRON: BU TÜR TOPLANTILAR BATILILARIN İSLAM’I ANLAMALARINI KOLAYLAŞTIRIR

İspanya’dan katılan konuşmacı Prof Javier Martinez Torron Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Türkiye’de din özgürlüğü konusundaki kararlarında İslam ile insan hakları kavramının kategorik olarak birbirine zıt olduğu yaklaşımı ile hareket ettiğini ve dolayısıyla dinî özgürlükler konusunda yanlış kararlar verdiğini, oysa mahkemenin Türkiye’de din hürriyetine ilişkin verdiği kararlar üzerinde yaptığı incelemeden hareketle bu yaklaşımın doğru olmadığının anlaşılacağını ve bunun bu toplantı vesilesiyle de gayet iyi anlaşıldığını bildirdi. Prof. Torron bu tür tartışma toplantılarının batılıların Türkiye örneği üzerinden İslam’ı anlamalarını kolaylaştıracağını söyledi.

PROF. VENTURA: TÜRKIYE TECRÜBESI ÖRNEK OLMALI

İtalya’dan katılan Prof Marco Ventura, din ve devlet ilişkileri konusunda Türkiye tecrübesinin ve özellikle demokratik sürecin özgün ve önemli olduğunu, bu konuda Türkiye’de yaşanan gerilimin çözüm biçiminin de bir örnek olması gerektiğini bildirdi.

DOÇ. YILDIZ: PROBLEM KEMALİZMDE

Türkiye’den katılan Doç. Dr. Ahmet Yıldız Türkiye’de problemin dinin insan hakları ile ilgili boyutundan ve yaklaşımından değil, Kemalizmin laikliği din dışı toplum kurma aracı olarak görmesinden kaynaklandığını ve bu sorunun çözümünün de laikliğin demokrasiye uygun hale getirilmesinden geçtiğini bildirdi.

PROF. AKGÜNDÜZ: İSLAM INSANA VE ÖZGÜRLÜĞÜNE DEĞER VERİR

Hollanda’dan katılan Prof. Mauritis Berger İslam’ın insan hakları konusunda problemli olduğunu iddia etti. Bu iddiaya karşı Prof. Dr. Ahmet Akgündüz ve diğer bazı katılımcılar tepki göstererek, İslam’ın insana ve özgürlüğüne verdiği değeri anlattılar ve İslamı yanlış anlamak konusundaki ısrarın dinin özünde olmayan bazı uygulamalara dayalı ön yargılardan kaynaklandığını belirttiler.

PROF. LINDHOLM: İSLAM BIR ÇATIŞMA ARACI DEĞIL

Norveç’ten katılan Prof. Tore Lindholm kendi ülkesinde İslam’ın bir çatışma aracı olmadığını, çok kültürlü bir toplumda islam’ın diğer dinlerle birlikte yaşayabileceğinin güzel bir örneğinin ortaya çıkmış bulunduğunu, bazı farklılıklar olmakla birlikte temelde İslam’ın insan hakları ve demokrasiye aykırı olduğunun söylenemeyeceğinin pratik tecrübelerle de anlaşıldığını belirtti.

DR. ERKİLET: GERİLİMİN KAYNAĞI BİZZAT DEVLET

Türkiye’den katılan Dr. Alev Erkilet, Türkiye örneğinde laiklikle ilgili gerilimin din ve dindarlardan değil, bizzat devletin antidemokratik uygulamalarından kaynaklandığını, başörtüsü yasağının kadınlar için ayrımcılık olduğunu ve insan haklarından biri olan eğitim, çalışma hakkı ve teşebbüs hürriyetini ve dolayısıyla insanın kendi kendisini geliştirme hakkını engellediğini ancak bu durumun Avrupa tarafından da yeterince anlaşılamadığını ve yasağa taraftar olanların güya dinî özgürlüklerin kötüye kullanılmasını önlemek adına yasağa taraftar olmasının yadırganacak bir yanlış anlama olduğunu söyledi.

PROF. ROBBERS: İSLAM KAMUSAL ALANDA GÖRÜLMELI

Almanya’dan katılan Prof. Gerhard Robbers konuşmasında İslam’ın görünen yüzünün kamusal alandan dışlanmasının İslam’ın eksik ya da yanlış tanınmasına sebep olduğunu söyledi. Dolayısıyla dinî özgürlüklerin yasaklanması yerine kamusal alanda daha rahat ve kolay görünebilmesinin sağlanması gerektiğini, bunun kültürlerin birbirini tanımasının ve kaynaşmasının da iyi bir aracı durumunda olacağını belirtti.

Toplantıya Türkiye’den Akademik Dayanışma, Araştırma ve Geliştirme Vakfı’nı (ADAG) temsilen Prof. Dr. Ekrem Manisalı, Demokrat Hukukçular Derneği’ni (DHD) temsilen Prof. Dr. Ahmet Battal, İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’nı (İİKV) temsilen Prof. Dr. Faris Kaya katıldı.