Karabekir Said Nursi'nin yayıncısıyla anlaşmıştı
Akşam yazarı Hacır, M. Kemal'e muhalefet eden Kazım Karabekir'in kitabını Said Nursi'nin talebesinin basmak istediğini söyledi
Risale Haber-Haber Merkezi
Akşam gazetesi yazarı Gökhan Hacır, M. Kemal'e muhalefet eden Kazım Karabekir'in kitabını Said Nursi'nin talebesinin basmak istediğini söyledi.
Kazım Karabekir'in Mustafa Kemal' örgütlü muhalefet yapmasından dolayı ikilinin yollarının ayrıldığını belirten Hacır, "Artık Karabekir Paşa, 'Başkomutanım' dediği Mustafa Kemal'i 'Tek adam'lıkla suçluyor, Gazi ise ' O olmasa Kurtuluş Savaşı'nı kazanamazdık' dediği eski silah arkadaşını yapılması zorunlu devrimlerin önünde engel görüyordu" dedi.
Karabekir'in Atatürk'ün hazırladığı dört ciltlik tarih kitabı için "Bunlar doğruyu değil, yalanı yanlışı yazıyorlar" dediğini hatırlayan Hacır, Karabekir'in buna karşılık yazdığı kitabıı yayınevlerinin basmaya yanaşmadığını ancak Risale-i Nur'u basan Sinan Omur'un olumlu yaklaştığını söyledi.
Hacır, yazısını şöyle sürdürdü:
Karabekir Paşa'nın Cağaloğlu'ndaki arayışı sürdü. Çaldığı kapılardan olumsuz yanıt alan Paşa, sonunda kitabı basmayı kabul eden bir yayıncı buldu. Sinan Omur! Peki kimdi bu 'cesur yürekli' yayıncı? Omur, Bediüzaman Said-i Nursi Efendi'nin talebesiydi. Bütün hayatı boyunca onun yolundan gitmişti. Said-i Nursi Efendi'ye zulüm yapıldığını ve dur demek gerektiğini düşünüyordu. (Sinan Omur daha sonraki yıllarda Nur talebeleriyle Hür Adam Gazetesi'ni çıkarttı. 1960 darbesiyle kapatılan gazetenin ardından kitap çalışmalarına ağırlık verdi. 1974'te öldü.)
Sinan Omur'un kendiyle aynı adı taşıyan matbaası Karabekir Paşa'nın kitap formalarını basmaya başladığı gece, polis tarafından kuşatıldı. Zaten Karabekir Paşa uzun zamandır polis takibindeydi. Omur Matbaası'yla anlaştığını biliyorlardı.
4 Haziran gecesi sabaha karşı operasyon başladı.
Ancak polis baskın için birkaç saat gecikmişti. Çünkü basıma başlanan kitaptan 5 forma kontrol etmesi için Karabekir Paşa'ya yollanmıştı. Yani kitabın 5 forması ortada yoktu.
Polis bu kez Karabekir Paşa'nın Erenköy'deki köşküne yöneldi. Operasyonu yöneten Emniyet Müdürü Fehmi Bey'di.
Resmi ve sivil tam 150 polisle ev kuşatıldı. Devlet bütün gücüyle eski bir komutanının henüz yayınlanmamış kitabının peşine düşmüştü.
Cafer Tayyar Paşa da, Karabekir Paşa'yla birlikte köşkte kalıyordu. Bu kadar fazla sayıda polisi ikisi de beklemiyordu.
Karabekir polise ne aradıklarını sordu. Polisin cevabı netti.
'Yazmakta olduğunuz 'İstiklal Harbimizin Esasları' kitabını arıyoruz!' Paşa, 'Yahu o kitap daha yayınlanmadı ki' diyebildi. Ve hemen Başbakan İsmet Paşa'yı aramaya koyuldu. O sırada yüzden fazla polis köşkün içine doluşmuştu. Ancak Paşa'nın çabaları sonuçsuz kaldı. İsmet Paşa'ya ulaşamıyordu. Sırra kadem basmıştı. Çünkü emir büyük yerden geliyordu. Evi didik didik aradılar. Ama o 5 formalık (80 sayfa) bölüm ortada yoktu. Köşkten eli boş dönen polis aynı gece Omur Matbaası'nı kapattı. Basılan bölümler yakılarak imha edildi. Dizgi kalıpları kırıldı, parçalandı. Yayıncı Sinan Omur, İstiklal Mahkemesi üyesi Kılıç Ali'nin huzuruna çıkartıldı ve gözaltına alındı.