Karma eğitim dayatması son bulsun
Eğitim-Bir-Sen: Yüzyılın pedagojik yanlışı
Risale Haber-Haber Merkezi
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanvekili Ahmet Özer, “Karma eğitim dayatması son bulmalı, öğrenciler serbest kıyafet giymeli ve başörtüsü zulmü artık son bulmalı” dedi.
Yarın başlayacak 2013–2014 eğitim-öğretim yılı öncesi yazılı bir açıklamada bulunan Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanvekili Özer'in açıklaması şöyle:
Karma Eğitim Dayatması Yerine ‘Eğitimde Demokratik Hak’ Kavramı Benimsenmelidir
1927 yılında Ortaöğretim Dairesi’nin eğitimin karma olması yönündeki teklifine zamanın Talim ve Terbiye Dairesi’nin karşı çıkmasına rağmen Maarif Vekili Mustafa Necati tarafından hayata geçirilen ve 28 Şubat’ta kalıcı hale getirmek için Milli Eğitim Kanunu’nda değişiklik yapan zihniyet, halkın demokratik haklarını hiçe saymaktadır. 1999’da Milli Eğitim Kanunu’nun 15. maddesini “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır” şeklinde değiştirenler, özel eğitim kurumlarını ve dershaneleri dahi kapsayacak şekilde dayatmanın sınırlarını genişleterek Avrupa’da “Yüzyılın Pedagojik Yanlışı” diye adlandırılan, bilimsel verilerin iddiaları doğruladığı bir yanlışa herkesi mahkûm etmiştir. Devletin görevi, insanlara dayatma yapmak değil, demokratik haklarını tanımaktır.
Öğrencilerin Kılık ve Kıyafet Yönetmeliğindeki Sınırlama Kaldırılmalıdır
Kasım 2012’de Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’te yapılan değişiklikle imam hatip ortaokulları ve liseleri ile çok programlı liselerin imam hatip programlarında tüm derslerde kız öğrencilere hakları iade edilmiş, inancı gereği başlarını örtmek isteyen öğrencilere dayatmadan vazgeçilmiştir. Ortaokul ve liselerde ise sadece seçmeli Kur’an-ı Kerim derslerinde başlarını örtebilecekleri hüküm altına alınarak ders merkezli özgürlük anlayışı meşrulaştırılmaya çalışılmış ve dayatmanın yaşamasına olanak sağlanmıştır. Bakanlık, hiçbir öğrencinin inanç özgürlüğünü kısıtlamamalı ve yönetmelikteki sınırlamayı kaldırarak, kız öğrencilerin haklarını toptan iade etmelidir.
Şapka Kanununa Dönen Kılık ve Kıyafet Dayatmasına Kaynaklık Teşkil Eden Darbe Dönemi Mevzuatı Değiştirilmelidir
1982 yılından kalma darbe döneminin iklimini yansıtan kılık ve kıyafet yönetmeliği bir an önce değiştirilmelidir. Çalışanların saçı, bıyığı, ayakkabı topuk boyu, pantolonunun kumaşı, kazağının yakası ve başının açık olup olmaması gibi birçok gereksiz ve gülünç ayrıntıları içeren ucube yönetmelik tarihteki kirli yerini almalıdır. Danıştay 12. Dairesi’nin “başörtüsü ceza gerekçesi olamaz” kararı, Kamu Denetçiliği Kurumu’nun yönetmelikten “görev mahallinde baş daima açık ibaresi çıkarılmalıdır” tavsiyesi hükümet tarafından dikkate alınmalı ve gerçekleştirdiğimiz kampanya sonucunda toplanan 12 milyon 300 bin imza ile kamuda özgürlük eksenli en büyük talebe dönüşen yasak acilen kaldırılmalıdır.