Kış saati uygulaması gerçekten yararlı mı? İşte cevabı
Bütün dünyada kış saati uygulaması tartışma konusu olurken Türkiye cesur bir adım atarak bu yıl yaz-kış saati ayırımına gitmeme kararı aldı. Türkiye’de bazı kesimler tarafından “Güne karanlıkta başlıyoruz” şeklinde eleştirilere neden olan bu karar...
Türkiye’de bazı kesimler tarafından “Güne karanlıkta başlıyoruz” şeklinde eleştirilere neden olan bu karar, uzmanlar tarafından cesur ve doğru bir adım olarak yorumlanırken Avrupa ülkelerinin yüzyıllardır güne Türkiye’den erken başladığı detayı gözden kaçırılıyor. İşte Türkiye’den sonra güneşin doğduğu Avrupa ülkeleri ve kış saati uygulamasının zararları konusundaki uzman görüşleri...
BAKIN AVRUPA'DA GÜNEŞ KAÇTA DOĞUYOR
'Güne karanlıkta başlıyoruz' eleştirisi yapanların gözden kaçırdığı Avrupa ülkelerinde de güneş geç doğmakta ve insanlar karanlıkta işe gitmekte. Erken işe gitmenin verimi daha çok arttırdığı uzmanlar tarafından dile getirildi.
İstanbul'da güneş 08:13'te doğarken Amsterdam'da 08:37 Brüksel'de 08:33'te Berlin'de 08:04, Paris'te 08:31'de doğduğu görülüyor. Türkiye kış saati uygulamasına geçmemesine rağmen Avrupa ile aynı saatte güne başlıyor.
ENERJİ UZMANI PROF. DR. ERDAL KARAGÖL SAAT UYGULAMASININ FAYDALARININ ZAMAN İÇİNDE ANLAŞILACAĞINI VE BAZI KESİMLERİN ÖN YARGILI DAVRANDIĞINI SÖYLEDİ. KARAGÖL, 'GÜNE KARANLIKTA BAŞLIYORUZ' ELEŞTİRİLERİNE DE BATI YÜZYILLARDIR GÜNE ERKEN BAŞLIYOR DİYEREK CEVAP VERDİ. İŞTE PROF. KARAGÖZ'ÜN AÇIKLAMALARI...
SAAT UYGULAMASINDA NEGATİF BİR ALGI OLUŞTURULDU
Saat uygulaması ile ilgili negatif bir algı oluşturuluyor ama 21 Aralık'tan sonra enerji anlamında verimli bir döneme geçeceğimizi söyleyebiliriz. Gözardı ediyoruz ama önemli bir husus var o da şu: İnsanların uyanma saati sabah namazı ile aynı saatlere denk geliyor. Saat uygulaması bu açıdan da önem arz ediyor. İbadetin günlük yaşamın içine girmesi açısından da önemli bir uygulama. Biz ilk defa böyle bir uygulamayı gördük. İnsanlar bu açıdan ilk başta biraz ön yargılı yaklaşıyor. Alışkın olmadıkları için garip geliyor. Aslında önümüzdeki yıllarda aslında bu uygulamanın ne kadar verimli olduğunu göreceğiz.
PROF. DR. ERDAL KARAGÖL: BATI YÜZYILLARDIR GÜNE KARANLIKTA BAŞLIYOR
Avrupa'da ve Amerika'da insanlar yüzyıllardır güne karanlıkta başlıyor. Dünyanın birçok ülkesinde bu var. Biz biraz konforluyuz. Gün aydınlıkken dışarı çıkacağız... Bunu artık kırmamız gerekiyor. Günü başından yakalamak psikolojik olarak insanların daha verimli olması açısından önemli. Verimlilik açısından bu durum önemli. Özellikle 21 Aralık'tan Mart dönemine kadar ki süreçte enerji tasarrufu ile ilgili diğer saat uygulamasına göre daha çok enerji tasarrufu olacaktır, bu ayrımı daha net göreceğiz. Belki mevsim şartları itibariyle karanlıkta kalkıyoruz ama aradaki farkı göreceğiz. Ciddi bir tasarruf sağlanacak. Diğer saat uygulamasına göre daha çok tasarruf edilecek.
AYDINLIKTA YAPILAN MESAİDE PSİKOLOJİK OLUMSUZLUKLAR AZALACAK
Yaz saati uygulaması, aydınlıkta çalışma süresini artırarak, günlük hayatı da doğrudan etkileyecek. Uygulamanın bazı etkileri şöyle sıralanıyor:
- Kamu personeli için sadece ocak ayında 20 dakika karanlıkta çalışma söz konusu olacak. Aydınlıkta yapılan mesai, psikolojik ve sosyolojik olumsuzlukları önleyecek.
- Kamudaki erken mesai uygulaması kalıcı hale gelecek. Havanın erken kararmasından kaynaklı trafik kazalarının azalması bekleniyor.
İŞTE İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ'NİN SAAT UYGULAMASI HAKKINDA YAPTIĞI ÇALIŞMAYA İLİŞKİN AÇIKLAMA...
İTÜ: TASARRUF EDEN VE DAHA MUTLU BİR TÜRKİYE İÇİN SAATLERİ SABİTLEDİ
Yaz Saati Uygulaması (YSU) Güneş Işınımı, Güneşlenme Süresi ve Elektrik Tüketim Verilerine Bağlı Olarak Analizi ve Modellemesi" projesinin yürütücüsü Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin ve projede yer alan İTÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi Koordinatörü Psikolog Cem Demirbaş uygulamanın yaralarını sıraladı.
PSİKOLOJİK VE BİYOLOJİK RİTİM AÇISINDAN SON DERECE ÖNEMLİ
Yaz saati ve kış saati uygulamaları değerlendirilirken bunun yanında insanların günlük hayat temposu ve biyolojik saati de göz önüne alındı. Uygulamalar arasında bu açıdan da bir kıyaslama yapan araştırmacılarımız, kış saati uygulamasından ötürü çalışmaya bir saat geç başlayan ve çalışma süreleri sonunda eve dönüş yoluna gece karanlığında çıkmak zorunda kalan çalışanlar için de yaz saatinin psikolojik ve biyolojik ritim yönünden son derece olumlu olduğunda birleşti.
FİZİKSEL VE ZİHİNSEL RAHATSIZLIKLARA MARUZ BIRAKIYORDU
Psikolog Cem Demirbaş bu noktada "Yıl içinde yaz ve kış saatlerinin dönüşümlü olarak uygulanması kısa ve uzun vadede insanların zihinsel ve fiziksel rahatsızlıklara maruz kalmalarına neden oluyor. Özellikle kış aylarında zaten gündüz süresinin azalması sebebiyle, güneş ışığından yararlanmak daha da önemli bir hâle geliyor. Zira insanların günlük hayatında karanlık süresi arttıkça mevsimsel depresyona yakalanma riski de o ölçüde artıyor. Kış saati uygulaması nedeniyle hepimiz işlerimizin önemli bir bölümünü akşam saatlerinde yapmaya mecbur kalıyoruz. Bu durum da başta uykusuzluk ve konsantrasyon eksikliğinden kaynaklı iş kazalarında artış başta olmak üzere, biyoritmimizi bozan birçok sorunla bizi karşı karşıya bırakıyor. Yaz saatinin tek zaman olarak uygulanması, bu sorunların giderilmesinde önemli bir rol oynayacak." diyerek konuyu psikolojik açıdan yorumluyor.
Kış saati uygulamasının kaldırılmasıyla birlikte güneşi daha fazla göreceğimiz ve enerjiyi daha tasarruflu kullanacağımız yeni bir dönem başlıyor.
ALMANLAR YAZ-KIŞ SAATİ UYGULAMASININ KALDIRILMASINI İSTİYOR
Gün ışığından daha fazla yararlanmak için ilk olarak Amerikalı politikacı, yazar ve mucit Benjamin Franklin tarafından 1784 yılında gündeme getirilen yaz- kış saati uygulaması, Almanya'da ilk 1916 yılında 1'inci Dünya Savaşı sırasında uygulamaya konuldu. Savaş sanayisinde insan gücünden daha fazla faydalanmayı amaçlayan uygulama, bir süre ara verildikten sonra, petrol krizi ile birlikte 1980 yılında tekrar uygulanmaya başlandı. 1996 yılında Avrupa'da ortak uygulama haline getirildi. Ancak, yaz- kış saati uygulamasının faydalı mı yoksa zararlı mı olduğu ise yaklaşık 100 yıldır tartışma konusu. Batı'da birçok bilim adamı yaz-kış saati uygulamasının gereksiz ve zararlı olduğunun altını çizerken bu konuda cesur bir adım atılmıyor. Uzmanlara göre uygulama, uyku problemleri ve ona bağlı olarak psikolojik etkileri ile insan sağlığı üzerinde olumsuzluk yaratıyor. Almanya'da sağlık sigortalarından DAK tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Almanlar tartışmalı yaz- kış saati uygulamasının kaldırılmasını istiyor.
İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNDE OLUMSUZ ETKİLERİ VAR
Araştırmaya katılanların yüzde 71'i uygulamayı gereksiz görürken, katılımcıların sadece yüzde 27'si uygulamanın yararlı olduğu görüşünde. Her 4 kişiden 1'i değişiklik nedeniyle sağlık sorunları ile karşılaştığını belirtiyor. Araştırmaya göre, Almanlar'ın yüzde 60'ı, yaz saatinin yılın tamamında geçerli olmasından yana. 25 Ekim Cumartesi'yi 26 Ekim Pazar'a bağlayan gece saatlerin bir saat geri alınmasıyla başlayacak olan kış saati uygulaması, 28 Mart 2017 tarihinde sona erecek.
PEKİ KIŞ SAATİ UYGULAMASI İŞE YARIYOR MU?
Bu konudaki araştırmaların ezici bir çoğunluğu, saat uygulamasının sıklıkla hiçbir işe yaramadığını, yarasa bile bunun önemsenmeyecek kadar küçük olduğunu, hatta kimi zaman beklenmedik olumsuzlukların etkisinin bir araya gelmesi nedeniyle, bu ufak faydanın da ortadan kalkarak zarara dönüştüğünü göstermektedir. Örneğin, Avustralya hükümeti 2000 senesinde yaz saati uygulamasını deneme ve Sidney Olimpiyatları'na katkı sağlaması amacıyla 2 ay boyunca uzatmıştır. Berkeley'deki Kaliforniya Üniversitesi'nin bu zaman dilimi üzerinde yaptığı çalışmada, uygulamanın elektrik tasarrufu açısından hiçbir katkısı olmadığını göstermiştir. 2006 senesinden beri saat uygulamasını sürdüren ABD'nin Indiana eyaletinde yakın zamanda yapılan bir araştırma, bırakın bu saat uygulaması nedeniyle elektrik tasarrufu yapmayı, saatlerin kaymasından ötürü daha fazla kullanılan havalandırmalar, ısıtma sistemleri ve klimalar nedeniyle normalden %1-4 arası daha fazla elektrik harcandığını bile göstermiştir.
Sabah
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.