Abdulkadir MENEK
Koronavirüs ve aciz insan
Koronavirüs (Covid-19) bütün dünyayı dolaşarak korku ve dehşet saçmaya devam ediyor. Çin'in Wuhan şehrinde başladığı yolculuğa, insanları vasıta kılarak bugüne kadar yüz elliye yakın ülkeye ulaştı.
Yapılan çalışmalar ile tam anlamıyla keşfedilemeye çalışılan bu virüs, yüzbinlerce insanı hasta etti ve bugüne kadar altı binden fazla insanın ölümüne sebeb oldu.
Bu öldürücü virüsün henüz nerede durdurulacağı belli değil. Bugünlerde dünyanın en önemli gündemi bu virüs olmaya devam ediyor.
Savaşlar, yokluklar, ilticalar, siyasi çekişme ve tatışmalar ve daha birçok önemli konu gündemin çok arka sıralarına atılmış durumda.
Bütün dünyada çok bariz bir şekilde panik ve korku havası hakim. Hastalığı ağır bir tablo ile geçiren ve özellikle yaşlı bazı kimseler, bugüne kadar çok büyük gelişmeler gösteren ve çok büyük atılımlarda bulunan tıbbın bütün çaresizliği ile ölmeye devam ediyorlar.
Bütün dünyada insanlar ölüm korkusu ile alışkanlıklarını ve hayat tarzlarını değiştirmeye başladılar.
Son günlerde Avrupa'da çok ciddi tedbirler ve önemli adımlar atılmaya başlandı. Birçok ülke diğer ülkeler ile irtibatlarını büyük oranda kısıtlamaya ve asgarî düzeye indirmeye devam ediyor.
Kamu hizmetleri, en alt düzeye ve zorunlu hizmetlerle yürütülmeye çalışılıyor. Devletler, kendi vatandaşlarını ve insanları korumak ve ölüm oranını en alt düzeyde tutmak için normal zamanlarda konuşulması mümkün olmayan birçok konuyu ve tedbiri arka arkaya devreye sokmak için kararlar alıyorlar.
Bu noktada her vatandaşın da görevi, alınan bu tedbirlere yardımcı olmak ve üzerlerine düşen görevi en iyi şekilde yapmanın gayreti içinde olmaktır.
Meselenin ciddiyetine uygun bir şekilde Din Işleri Yüksek Kurulunun almış olduğu karar da dikkat çekici bir adım olarak gündemdeki yerini aldı.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın açıkladığı karar ile Camilerde cuma namazı ile birlikte cemaatle kılınan namazlara da bir müddet ara verilecek.
Yakın tarihimizde böyle bir karara ilk kez başvuruluyor. Bu karar, meselenin ciddiyetini göstermesi açısından gerçekten dikkat çekici.
Böyle günlerde herkes elini taşın altına koymalı ve gerekli fedakarlığı göstermelidir. Çünkü bu salgın genişlerse, bundan herkes zarar görecek.
Bazı insanların sosyal medya mecralarını kullanarak tahrik, provokasyon ve ajitasyona dönük bazı paylaşımlar yaptıklarını üzüntü ile izliyoruz. Böyle hastalıklı ve karanlık tiplerin ekmeğine yağ sürecek tarzda davranmaktan herkesin, sorumlu her vatandaşımızın kaçınması gerekir.
Böyle insanların kritik her zamanda ve her olayda, birilerinden talimat almış bir şekilde benzer paylaşımlarda bulunduklarının gözden kaçmadığını ifade etmemiz gerekir.
Böyle kritik ve olağanüstü günlerde herkes yeniden düşünmeli ve bir vicdan muhasebesi yapmalıdır. Kainatta hiçbir olay sebebsiz meydana gelmez ve tesadüf söz konusu değildir.
Biz müminler olarak, bir yaprağın bile Rabbimizin emri ve izni olmadan dalından düşmediğine inanırız.
Bütün musibetler ve belalar, birer İlahi ikazdır.
İnsanlık olarak hangi hatalarımızla böyle büyük ve küresel bir musibete fetva verdiğimizi düşünmeli ve kendi payımıza düşen dersleri çıkarmalıyız.
Bu kadar büyük ve küresel çapta meydana gelen önemli bir salgının, biz insanlara vermiş olduğu mesajı çok iyi okumalı ve anlamaya çalışmalıyız.
Her şeyden önce, elektro mikroskoplarla ancak görülebilen bir virüsün, insanları bu kadar çaresiz bir hale düşürmesini cok iyi tefekkür etmeliyiz.
Evet bunca zulmüne ve kibrine karşın, insanoğlunun ne kadar da çaresiz ve aciz olduğu gün gibi ortada.
Rabbimizin izin ve iradesi olmadan, bu dünyada nefes alabilmemizin mümkün olmadığını, umarım bu ağır dersten sonra aklımızdan çıkarmayız.
Biz bütün kainatı tasarrufu altında bulunduran Rabbimize her durumda iltica etmeliyiz.
Bu arada, modern bilimin gerektirdiği bütün tedbirlere azami ölçüde başvurmalı, yetkililerin ikaz ve tavsiyelerini en uygun şekilde yerine getirmeliyiz.
Üzerimize düşen görevleri en iyi şekilde yaptıktan sonra, her zaman ve vesile ile dua, niyaz ve sabırla tevekkül etmeli, Rahim ve her şeye Kadir olan Rabbimize bütün varlığımız ile iltica etmeliyiz.
Rabbimiz milletimizi, bütün müminleri, mazlum ve masum insanları muhafaza eylesin.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.