Bingöl yaptığı açıklamada, küçükbaş hayvancılık alanında çalışma yürüttüğünü ifade ederek, Van ve çevresinde koyunculuk faaliyetinin yaygın olduğunu, bu faaliyetin kırsal kesimdeki vatandaşların en önemli geçim kaynağını oluşturduğunu belirtti.

Koyunculuk faaliyetinin giderek karlı olmaktan uzaklaştığını anlatan Yrd. Doç.Dr. Bingöl, ''Yetiştirici basitçe bir ekonomik analiz yapıyor. Kendi koşullarında bu üretim tarzının her geçen gün karlı olmaktan uzaklaştığını görüyor. Piyasaya baktığında otunu sattığı ve iş gücünü de kattığı zaman daha fazla kar elde etiğini anlıyor. Dolayısıyla küçükbaş hayvancılık yapmaktan uzaklaşıyor'' dedi.

-AB KOYUN VE KEÇİYE ÖZEL ÖNEM VERİYOR-

Bingöl, Avrupa Birliği ülkelerinde, her koyun ya da keçi başına ortalama 40 avro destek verildiğini anlatarak, şöyle devam etti:

''Hayvancılık, bütün dünyada desteklenmesi gereken bir faaliyet olarak değerlendirilmektedir. Özellikle gelişmiş ülkelere baktığımızda, başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere, bütün hayvansal üretim alanlarına ciddi anlamda destekler verilmektedir. Avrupa Birliği ülkelerinde özellikle koyun ve keçiye çok özel destek verildiğini görüyoruz. Bu da sığırdaki üretim fazlalığından kaynaklanmaktadır. Koyunda ise tam tersine üretimle ilgili çok ciddi sıkıntılar vardır. Bizim de AB ile ilgili gelişmeleri dikkate aldığımızda, belkide rekabet gücümüzün olabileceği hayvancılıkla ilgili en önemli sektör koyun ve keçidir.''

Bingöl, AB ülkelerinde koyun ve keçi yetiştiriciliği fazla olmadığı için bu tür hayvan ürünlerine ciddi anlamda ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, ülkelerin bu ihtiyacın önemli kısmını, Güney Amerika ülkelerinden karşılama yoluna gittiklerini söyledi.

Türkiye'de standartlara uygun koyun ve keçi yetiştiriciliği yapılması durumunda, Avrupa Birliği ülkelerinin, ciddi bir pazar olabileceğini bildiren Yrd.Doç.Dr.Bingöl, ''Yetiştiricilikle ilgili iki sıkıntımız bulunmaktadır. Bunlardan birincisi sağlık, ikincisi ise hijyen sorunudur. Bu iki sorunu aşabilirsek, kaliteli yetiştiricilik yapabilirsek, küçükbaş hayvancılık yeniden canlılık kazanır'' diye konuştu.

-YAKLAŞIK 100 BİN ADET KOYUN VE KEÇİ AZALDI-

Yrd.Doç.Dr. Bingöl, yapılan araştırmalarda Van ve çevresinde 2008 yılında yaklaşık 2 milyon 366 bin 606 adet koyun, 18 bin 565 adet keçi bulunduğunu belirterek, koyun ve keçi sayısında yaklaşık 100 bin adet azalma gözlendiğini bildirdi.

Küçükbaş hayvancılığın ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bulunduğunu vurgulayan Bingöl, ''Küçükbaş hayvancılık faaliyeti, karlı olmaktan uzaklaştıkça hayvan sayısı azalmaktadır. Bu faaliyet, karlı bir iş olmaktan çıkınca, vatandaşlar da hayvanları satma yoluna gitmektedir. Bu çok ciddi bir sorundur. Bu sorunun piyasaya yansıması ise et fiyatlarındaki artıştır'' dedi.

Yrd.Doç.Dr. Mehmet Bingöl, bir takım ciddi önlemlerin alınmaması durumunda bölge için kırsalda yaşayan vatandaş için en temel istihdam kaynağı olan hayvancılığın büyük zararlar görebileceğini ifade ederek, şöyle konuştu:

''Bizdeki hayvan desteklerinin oldukça yetersiz olduğunu görüyoruz. Geçen yıl küçükbaş hayvan başına 18 TL verildiğini biliyoruz. Avrupa Birliği ülkeleri ile kıyaslama yaptığımızda bu desteğin ne kadar düşük olduğu ortaya çıkmaktadır. Hayvancılığın kırsalın olmazsa olmaz faaliyeti olarak değerlendirilmesi ve bu desteklerin artırılması gerekmektedir.''
Zaman