İbrahim Mert-RİSALEHABER

Uzun süredir tedavi gören Esayan dün vefat etti. 

Müsbet görüşleri ile bilinen Esayan, Bediüzzaman Said Nursi'nin Ermenilerle ilgili sözlerine büyük ilgi göstermiş, bunu yazılarında, konferanslarında açıkça belirtmişti.

Said Nursi'yi okudum hem çok hem de mutlu oldum

2010 yılında Demokrat Hukukçular Derneğinde, "Türkiye’de Ermeni Olmak" başlıklı bir sunum yapan Esayan, Said Nursi'nin Münazarat isimli eserinden Ermenilerle ilgili bölümleri okuduğunu, ilk okumasında şok olduğunu ve de çok mutlu olduğunu belirtmişti. Esayan, Türkiye'nin Said Nursi tarafından 1908'de söylenmiş ve yazılmış bu fikirlerin hala çok gerisinde olduğunu söylemişti.

Türkiye, Said Nursi'nin tesbitlerine ulaşabilmiş değil

2011 yılının Mart ayındaki yazısında yine Said Nursi'ye dikkat çeken Esayan, "Açıkcası Said-i Nursi'nin Risalelerindeki Ermeni konusundaki değinmelerini okursanız, Türkiye'nin bugün dahi, Ermeni konusundaki Nursi'nin tesbitlerine ulaşabilmiş olmadığını görürsünüz. Demem o ki, Kürtlerin tamamını kapsamasa da, milliyetçilik ile genlerine müdahale edilmemiş bir Müslümanlık, İttihatçı-Kemalist çizgi ile mukayese edilemeyecek bir hareket alanını ima ediyor" ifadelerini kullanmıştı.

Esayan, Said Nursi'nin Ermenilerin sıkıntılarını anlamak ve onlara sahip çıkmak gerektiğini ta 1900’ların başında söylediğine dikkat çekmişti.

Ayasofya mutlaka ibadete açılsın

Esayan, Ayasofya'nın açılmasına da şu sözlerle destek vermişti:

"Ben Hilal ve Haç’ın bugün birlikte hedef olduğunu düşünüyorum. Tek tanrı inancı ve semavi dinler saldırı altındadır. Patrik Sahak II de buna dikkat çekiyor. 

Varsın Ayasofya’da Hıristiyanlara yer verilmesin, hiç önemli değil. Ama mutlaka ibadete açılsın.

Müslüman dostlarımızın edeceği dualar bize yeter. Biz düşman değiliz. Küreselci çeteye karşı diri tek güç “Hilal ve Haç’ın ittifakı” olacaktır. Bunlar birbirine düştüğünde ise yenilgi kaçınılmazdır.