Medine'de alışveriş dili Türkçe
Medine-i Münevve-re'de hayat, namaz vakitlerine göre ayarlı.
Ezan okunurken mağazalar kapanıyor, alışveriş merkezleri boşalıyor, koca şehir derin bir sessizliğe bürünüyor. Lokanta ve restoranlar namaz vaktine 10 dakika kala 'salat' diyerek müşteri kabul etmiyor. Az evvel kaldırımlarda serili işporta malları, pazarlık yapan müşteriler suların çekilmesi misali gözden kayboluyor.
Medine'de gün ikiye ayrılmış. Namaz vakitleri ve diğer meşguliyetler... Sabah namazına dek vkitlerini Mescid-i Nebevi'de ibadet neşvesi içinde geçiren müminler, Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (sas) maddeten medfun bulunduğu Ravza-i Mutahharası'nın önünden geçerken en samimi hisleriyle 'Gelemeyen kardeşlerimizin de salat u selamları ile geldik, kabul et ya Resulallah!' diyebilmenin manevi lezzetini tadıyor. 1 milyon kişinin aynı anda namaz kılabildiği Mescid-i Nebevi'nin etrafındaki mağazalar, dükkânlar, işportacılar namazdan sonra yeniden cıvıl cıvıl oluyor. Çekilen sular yeniden kıyıya vuruyor. Hac dönüşü 'makbul olsun' ziyaretine gelenlere eli boş gidilmez ya! Gül kokulu Medine'nin hatırası, çam sakızı çoban armağanı hediyeleri alırken Türkiye'den gelen hacılar zorluk çekmiyor. Çünkü umre ve hac döneminde en iyi müşteri kitlesi Türkler olarak nam salmış. Hal böyle olunca dükkânlara Türkçe isimler vermiş esnafın çoğu. Türkiye ile hiç irtibatı olmayan bu esnaflar; İstanbul Pazarı, Bursa Uludağ, Türk Pazarı ve Mevlana gibi tabelalara bakıp dükkâna adım atan Türk hacılara Türkçe cevaplar veriyor.
Tabela ve lisandaki kolaylık ürün seçiminde aynı keyfi vermiyor. Çin malları Medine'de de hac pazarını ele geçirmiş. Daha evvel Türkiye'den gelen seccade, tesbih, takke, zemzem takımı, gümüş yüzük, yemeni, başörtüsü gibi hediyeliklerin üstünde 'Made in China' yazıyor. Denilebilir ki hurma ve bazı elektronik eşyanın dışında kalan tüm ürünler Çin'den gelmiş. Artan talep, hurmada olduğu gibi hediyeliklerde de fiyatları tırmandırıyor. Telaffuz edilen fiyat, çetin pazarlıklarla üçte bire inebiliyor. Aynı ürünün fiyatı çarşıda inişli çıkışlı bir seyir izliyor. Bunu fark eden hacılar, uzun süre dolaşıp fiyat analizi yaptıktan sonra nereden alacağına karar veriyor.
Medine notları...
Medine, Mekke'ye göre daha düz ve hurma bahçelerinin verdiği yeşillikle mamur bir şehir. Trafik daha düzenli. Gürültüden azade. Cadde ve kaldırımlar daha temiz.
Adım başı yükselen otel inşaatları turizm potansiyelinin artacağının habercisi. İnşaatlarda Türkiye'den gelen işçilerin sayısı hayli fazla.
Nitelikli lokanta sayısındaki açık gözden kaçmıyor. Şehir merkezindeki Türk lokantaları için de aynı değerlendirme geçerli.
Hele hele Mekke-Medine arasındaki 450 km'lik yol güzergâhında dinlenme tesislerinin birkaç tane ile sınırlı olması büyük eksiklik. Faal durumdakilerin kalite çıtasını anlamak adına 'su akmayan tuvaletler' demek yeterli olacaktır.
Türkiye'ye dönmeye başlayan hacılar özellikle Cidde Havalimanı'nda 15 saati bulan sürelerde beklemek zorunda kalıyor. Görüştüğümüz Diyanet yetkilileri, aksaklığın önemli bir bölümünün THY'nin planlama hatalarından kaynaklandığını öne sürüyor.
Zaman