Mehmet Abidin KARTAL
İbret-i alem…
İbret-i alem, herkese örnek olması için, bütün aleme ibret olsun diye, herkese ibret olması için manasına gelmektedir.
Kainatta olan her şey, kainatın hikmetle yaratılışı, dünyada yaşananlar, doğrular, yanlışlar; güzellikler, çirkinlikler; şefkat, vahşet manzaraları… insanlar için, toplumlar için ibret-i alem misalleridir.
İnsan idraki, bu dünyadaki her şeyi ancak zıddı ile kavrayacak şekilde yaratılmıştır.
Bu dünyada zıtları kavrayarak ibret-i alemden tefekkür ederek, dersler alırız, tedbir alırız, olaylar hakkında karar veririz…
Soğuk bilinmeden sıcak tam olarak kavranamaz.
Hastalıktan önce sıhhatin, ihtiyarlık başa gelmeden önce gençliğin, kıymeti layıkıyla bilinemez.
Şefkatin değeri vahşetle daha iyi anlaşılır.
Hakikat zıtlarla netleşir.
İmanın, hakkın, hayrın, güzelliğin, doğruluğun, şefkatin fazileti de, küfrün, batılın, şerrin, çirkinliğin, yalanın, vahşetin karşısında daha net olarak idrak edilir.
İbret-i alemde her şeyin zıddıyla kaim oluşu gerçeği; kötü örnekler, güzel örneklerin idrakteki yerini daha da netleştirir.
Esfel-i sâfilîn’in zddı ala-yı illiyyîn dir.
Rabbimiz, Kur’ân-ı Kerîm’de “esfel-i sâfilîn / aşağıların en aşağısı” durumundaki Firavunları, Hamanları, Karunların, Nemrutları misal verdiği gibi; bunun zıddına, “ala-yı illiyyîn, “yücelerin yücesi, yüksek mertebelerin en üstünü” hakkı, hayrı ve güzel ahlakı tebliğ eden, ebedî saadet rehberi peygamberleri ve onlar içinde de bilhassa beşeriyete emsalsiz bir örnek şahsiyet olarak armağan ettiği Rasûl-i Ekrem I Efendimizi de misal vermektedir.
Ecdadımız Osmanlı imparatorluğunun tarih sahnesinden çekilmesinden bu yana dünyaya esfel-i sâfilîn Siyonizm zihniyetinin nizam verdiğini görüyoruz.
Bu zihniyet dünyayı “tefecilikle” ve “algı operasyonları”yla yönetiyor.
Tefecilik nedir? Faizle para kazanmak.
Kapitalizm denilen bu sistemde, zor durumdaki insanlar, toplumlar faizle borçlandırıyor, borç ödeyemeyecek duruma düştüklerinde boğazlarına çökülüyor. Sen çalış ben yiyeyim.
Bu sistemde kibir, güçlü olmak, zengin olmak insan nefsini ilahlaştırıyor. Karun gibi maddi servet, zenginlik başını döndürmeye başlıyor. Fakire yardım etmiyorlar. Faizle insanları sömürüyorlar.
Siyonistler, dünyanın beynine “Faizsiz ekonomi olmaz, olamaz!” algısını yerleştirdiler…
Bunu da başardılar.
Ecdadımız Osmanlıyı çökertmek için de faizi kullandılar…
Osmanlı İmparatorluğu 1854 yılında dış borçlanmalara başlamış ve 1874 yılına kadar 15 ayrı dış borçlanma yapılmıştır.
Bu borçların verimli kullanılamaması sonucu, kısa sürede, değil borçlar, faizleri bile ödenemez hale gelindi.
Osmanlı’daki “Galata Bankerleri” ne yapıyordu? Faiz karşılığı borç para veriyorlardı.
Osmanlı, açıklarını kapatmak için “azınlık sınıfından” tefecilere müracaat ettikçe, istediği paranın da fazlasını buldu… Ama, bırakın borçları, faizlerini ödeyemedi.
Sonuçta, devlet battı!..
Şeytanın askerleri Siyonistler, ekonomi faizsiz olmaz diyerek, insanın, toplumların işini ve aşını zehirlemiş, insanların feleğini şaşırtmıştır. Haram zenginliğin getirdiği şeytanî refahla sarhoş olmuş bir azınlık, şeytan pisliklerinin perişan ettiği büyük kitlelerin sefalet ve gözyaşları üstüne saltanat kurmuş bulunuyorlar.
Bu saltanat ile Siyonistler dünya ekonomisine yön veriyorlar, yönetiyorlar.
Dünya ekonomisi Siyonistlerin işgali altında…
Gazze Siyonistlerin gerçek çehresini ortaya çıkardı
Tevrat tahrif edilerek, Yahudilik içinde, son derece kibirli, katı ve Yahudi olmayan insanlara karşı düşmanlık, nefret dolu bir eğilim gelişmiştir. Bu sapma, sapık zihniyet son bir yüzyıldır akan kanların en büyük sorumlusu olan Siyonizm’i doğurmuştur.
Ekonomik güçlerini hiç kaybetmeyeceklerini düşünen günümüzün Karunları, Siyonistler menfaatleri için dünyayı yangın yerine çevirmeye devam ediyorlar.
Dünyayı ekonomik ve kültürel olarak işgal eden Siyonistler, Gazze’yi, Filistin’i katliam yaparak işgal etmeye çalışıyorlar.
7 Ekim 2023 ten beri Gazze’de yaşanan vahşeti, soykırımını izliyoruz.
Dünya tarihinde en büyük vahşet, en büyük şer, en büyük kötülük, en büyük zulüm, en büyük vicdansızlık, en büyük çirkinlikler yaşanıyor, Gazze’de… İbret-i alem sahnesinde vahşeti, soykırımını izliyoruz.
Küfür, insanı gayet aciz bir canavar hayvan yapıyor. Katil Siyonist İsrail Gazze’de, Filistin’de hamile kadınları daha doğmamış bebekleriyle, ağzı süt kokan bebekleri, çocukları, onların anne ve babalarını masum insanları vahşice öldürmeye devam ediyor. Gazze’de çiçekler solmaya devam ediyor. Soykırıma sessiz kalan başta ABD olmak üzere batı dünyasının elinde Gazze’li bebeklerin, çocukları, masumların kanı var. Bu kan onları boğacaktır.
15 üyeli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 13 üyesi Gazze’de ateşkes taslağının lehine oy kullanırken sadece ABD ateşkesi reddetti. İngiltere çekimser oy kullandı. (9 Aralık 2023 basın) Dünyanın 5'ten büyük olduğu gerçeği bir kez daha görülmüş oldu. Adil dünyanın önündeki tek engel ABD’dir. ABD barışın, adaletin düşmanıdır. Amerika bunun hesabını bir gün mutlaka verecektir. Zulüm devam etmez. "…Zalimleri mutlaka yok edeceğiz." (İbrahim suresi, 13. Ayet)
Dünyada hükümetler, liderler soykırımı, vahşeti desteklemeye devam etse de, dünyada küresel vicdan harekete geçmiştir. Küresel vicdan Filistin’in, Gazze’nin yanındadır. Bu hareket engellenemez. Küresel vicdan vahşeti yenecektir. Her şeyin bir zamanı vardır.
İbret-i alem sahnesinde soykırımının, vahşetin en acımasız görüntülerine şahit olan, insanlığın vicdanı hakkın, hayrın, güzelliğin, doğruluğun, şefkatin, adaletin özlemini haykırıyor.
İnsanlığın kurtuluşunun ancak Siyonizm’den kurtulmakla mümkün olabileceğini dünya halkları gördü.
Dünyayı yüz yıllardır faizle sömürerek insanı, toplumları soyan Siyonizm’in gerçek çehresini Gazze’de artık herkes görüyor. Bu katil çehre artık kendini gizleyemez.
Katil çehreyi gören Şeyh Ahmet Yasin, Siyonist işgale güç yetiremeyen Filistin halkına, kurduğu İslami direniş hareketi Hamas ile doğru zeminde, doğru mücadele edebileceği bir yol açmış ve hak mücadelesinin öncüsü olmuştur. O, Siyonistlere karşı duruşuyla ve cihadıyla büyük bir direniş örneği sergilemiştir. Bu direnişe, hak mücadelesine ömrünü vakfetmiş ve sonunda 22 Mart 2004 Pazartesi günü sabah namazından sonra camii çıkışında tekerlekli sandalyesinde hain, katil Siyonistler tarafından düzenlenen roketli saldırıda şehit edilmiştir.
Hamas, Filistin davasının kahramanlarıdır. Gazze’nin karanlık tünellerinde kuva-yi milliye ruhuyla vatanlarını savunan kahramanlar, yeryüzünün esenliğe kavuşacağı bir dünya çağı yaşanacağını müjdeliyorlar. Katil Siyonist İsrail’in gerçek çehresini, vahşetini, yalanlarını ortaya çıkarıyorlar.
Filistin’in, Gazze’nin büyük direnişi, hak mücadelesi, insanlığın dirilişini müjdelemektedir.
“Vücudunu Mûcidine feda et. Mukabilinde büyük bir fiyat alacaksın”
İmanın zirvesini yaşayan Filistinli, Gazzeli kahraman kardeşlerimiz, büyük fiyatı alırken, insanlığın dirilişinin yollarını da açıyorlar.
İslami şuurla Gazze’de Siyonist İsrail’in vahşi saldırılarına direnen Filistinliler, dünya ya örnek oluyorlar. Saldırıları ve şehitleri metanetle karşılayan Filistinlilerin inancını merak eden dünya halkları, Kur’an okumaya başladı. Sosyal medyada, her gün pek çok kişinin Kur'an-ı Kerim aldığı ve okuduğu görüntüleri paylaşılırken bir süre sonra da İslam'ı seçtiğini ifade eden çok sayıda kullanıcı görülüyor… “Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar; halbuki Allah, kafirler hoşlanmasa da nurunu tamamlayacaktır.” (Saff suresi, 8. Ayet)
Dünyanın faizci, tefeci, katil Siyonistlerden kurtulacağı günler yakındır, inşallah.
Haklının güçlü olacağı, adil bir dünyanın kurulacağı “Faizsiz ekonomi olmaz, olamaz!” algısının yıkılacağı günler yakındır. Vesselam…
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.