Melekleri ürkütmemek için
Metin Karabaşoğlu'nun "Melekleri Ürkütmeden" kitabı
İnsanlar ikiye ayrılırlar:
Başkalar için yaşayanlar, başkaları sayesinde yaşayanlar.
Sorun olanlar, çözüm olanlar...
Ümit kıranlar, ümit verenler...
Dert üretenler, deva üretenler...
Şikayet edenler, çare bulanlar...
Aynı havayı soluyan, aynı sıkıntıyı yaşayan, aynı sevince ortak olan iki insandan biri dert küpü olur çıkar, diğeri deva küpü.
Biri şikayet üretir, öbürü çare.
Biri yük olur, öbürü yük taşır.
İç dünyalarında düğümlenir bütün iş..
Afâki âlemden kopup gelen her mâlûmat, her olay, her keyifiyet, bizim ruh dünyamızı, zihniyet dünyamızı, gönül iklimimizi nasıl ve neye göre biçimlendirip işlettiğimize göre dönüşür, değişir.
Ağaç olmalı her insan...
Ağaç gibi olabilmeli her mü’min.
Müslüman müslümana kötülük etmemeli...
Kötü ortamı mazeret belleyip dönüşmemeli...
Bilakis, dönüştürmeli.
Ağaçlardan ders almalı.
Karbondioksit aldığı ortamlardan bile oksijen üretmeli...
Ve ağaçlar misali, birbirine bakmalı, birbirine destek olmalı...
Orman olmalı...
Metin Karabaşoğlu'nun "Melekleri Ürkütmeden" kitabının ayrıntıları için TIKLAYINIZ