Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nden yapılan açıklamada, ramazanın 27'nci gecesi idrak edilen Kadir Gecesi için Mescid-i Aksa'da yaklaşık 250 bin Müslümanın toplandığını duyurdu. "48 Arapları" diye tanımlanan İsrail vatandaşı binlerce Filistinli de, farklı şehirlerden yüzlerce otobüsle Kudüs'e geldi.

Mescid-i Aksa'da itikaf günleri

Ramazanın son günlerini Mescid-i Aksa'nın manevi ikliminde itikafa girerek geçirmek isteyen çok sayıda kişi de kutsal mabedin avlu ve bahçelerinde çadır kurdu.

Dini bir terim olarak itikaf, ibadet niyetiyle ve kurallarına uyarak inzivaya çekilmek anlamına geliyor. Hazreti Muhammed'in (asm) Medine'ye hicret ettikten sonra her yıl ramazan ayının son 10 gününde itikafa girdiği biliniyor.

Aralarında işgal altındaki Filistin topraklarından gelenler ve İsrail içinde yaşayan Filistinliler ile Filistin'i ziyaret eden yabancıların bulunduğu Müslümanlar, sıra sıra kurdukları bu çadırların içinde zamanlarını, iftar saatine kadar sık sık Kur’an-ı Kerim okuyup ibadet ederek geçiriyor.

İtikafa girenlerden bazıları yanlarında getirdikleri yiyeceklerle oruçlarını açarken, bazıları da Aksa'nın avlusunda kurulan iftar sofralarına katılıyor.

Burada itikaf halinde iftar vaktini bekleyen Müslümanlar, yaptıkları açıklamada, günlerini Mescid-i Aksa'da ibadetle geçirmekten duydukları manevi hazzı dile getirdi. İtikaf için Mescid-i Aksa'ya gelen Filistin asıllı İsrail vatandaşı Bilal Mevasi (43), ramazanın son günlerinde itikafa girmenin faziletine dikkati çekerek, Mescid-i Aksa'nın bu ibadeti eda etmek için "harika bir atmosferi" olduğunu ifade etti.

"Herkes tek vücut olmuş gibi"

Filistin'in yanı sıra pek çok farklı ülkeden Müslümanın bu kutsal günlerde Aksa'da bir araya geldiğine işaret eden Mevasi, "Afrika, Hindistan, Malezya, Batı Şerialılar ve bizim gibi Filistinlilerin hepsi burada tek yürek olmuş durumda. Hepsi bir arada bu mescitte, iman ve salih amel havasını ihya ediyorlar. İtikafa giren, tespih çeken, ilahi okuyan, Allah'ın birliğini zikredenleri görüyorsunuz. Herkes yek vücut olmuş gibi tek bir sofrada toplanıyor. Bugünlerden mahrum kalmamayı Allah'tan niyaz ediyoruz." diye konuştu. Mevasi, inananlar için itikaf ibadetinin, dünyevi işlerden el etek çekerek vakitlerini Allah'a hasretmeleri için bir "fırsat" olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi: "Burada bulunmak normal günlerden daha fazla Allah'ı anmakla meşgul olma fırsatıdır. Tüm yıl çalışıyor, sürekli dünyevi işlerle hemhal oluyoruz. Bu yüzden Allah'ı anmak için vakit ayırmaya ihtiyaç duyuyoruz. Dünya işleriyle ölen kalplerimizi Allah'ı anarak ihya ediyoruz."

"Her yıl bu günlerin gelmesini bekliyoruz"

İsrail'in kuzeyindeki Akka kentinden gelen bir diğer Filistin asıllı Emir Bedr (34) de, "Burada bir cennet havası var. Her yıl, Filistin'in her yerinden insanlar itikaf günlerinde burada bir araya geliyor. Her yıl bu günlerin gelmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı. Bedr, Aksa'da itikaf halinde geçirdikleri zamanı şöyle anlattı: "Geceleri namaz kılıyoruz. Kur'an okuyoruz. Bazı gençler zikir yapıyor. Bazıları dini ders halkalarına katılıyor. İftar için sofralar da kuruluyor. Buraya itikaf için gelenin yanında hiçbir şey getirmesine gerek kalmıyor. Yiyecek, içecek, her şey var ve Aksa'dan ayrılmamıza hiç gerek kalmıyor. Sonsuz bir bereket bulunuyor."

Farklı milletlerden Müslümanların Mescid-i Aksa'da "tek yürek" olduklarını vurgulayan Bedr, şunları dile getirdi: "Buradaki yabancıları görünce onların bizden bizim de onlardan biri olduğumuzu hissediyoruz. Müslüman Müslümanın kardeşidir. Türkler, Afrikalılar ve diğer tüm ülkelerden gelen Müslümanların hepsinin gönülleri burada bir oluyor."

İsrail polisinin bulunmaması huzur veriyor

Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmak için burada gönüllü nöbet tutan ve itikafa giren Kudüslü kadınlardan Münteha Amara, "Peygamberimiz Hz. Muhammed'in, salat ve selam ona olsun, Allah'ın emriyle yolculuğa çıktığı (İsra) bu yer, gördüğünüz gibi ibadet eden, itikafa giren, (Mescid-i Aksa'ya sakip çıkmak için) gönüllü nöbet tutan kadın ve erkeklerle tıklım tıklım dolmuş durumda." dedi. Amara, İsrail güçlerinin ve fanatik Yahudilerin özellikle ramazan ayında Aksa'ya yaptıkları baskınların burada gerginliğini artırdığına dikkati çekerek, şunları söyledi: "İsrail polisi olmadığında Mescid-i Aksa'nın nasıl olduğunu şimdi burada görebiliyorsunuz: İnsanlar nasıl huzur ve güvenlik içinde ibadet ediyorlar. İşgalin görüntüsü yok. İşgal güçleri olduğunda ise kaos ve sorunlar etrafımızı sarıyor. Mabedimiz Aksa, şu an olduğu gibi işgal güçlerinin bulunmadığı bir yer olmalı."

Amara, Mescid-i Aksa'da itikafın özel bir yeri olduğunu da ifade ederek, "Mübarek Mescid-i Aksa'da itikafa girmek dini geleneklerimizden biridir. Her cami ve mescitte itikafa girilebilir. Ancak Mescid-i Aksa'da itikafın yeri bambaşkadır. Burası Allah'ın peygamberimizi yolculuğa çıkardığı kutsal mescittir. Mescid-i Haram (Kabe) ve Mescid-i Nebevi'den sonra üçüncü kutsal mabettir."

aa