Mesele 'güçlenince Ayasofya’yı açmak' değil, 'Ayasofya’yı açıp güçlenmek' meselesidir
Anayasa Mahkemesi'nin Ayasofya kararı tepkiyle karşılandı.
Risale Haber-Haber Merkezi
Anayasa Mahkemesi'nin Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği'nin Ayasofya'nın namaz kılınması için ibadete açılması yönündeki talebini "incelenmeksizin kişi bakımından yetkisizlik" nedeniyle reddetmesi tepkiyle karşılandı.
Mahkemenin kararı sonrası Ayasofya sosyal medyada gündem oldu. Öne çıkan tepkiler şöyle:
Anayasa Mahkemesi topu taca attı
Mustafa Armağan
Anayasa Mahkemesi'nin Ayasofya kararı topu taca atmaktır. Kişi bakımından yetkisizlik gerekçe gösterilmiş. Dosyadaki iddiaları incelemeksizin karar vermiş. Tamam, AYM beni ilgilendirmez diyebilir ama milyonları ilgilendiriyor, FATİH'i ilgilendiriyor.
O zaman hukukçular bize Ayasofya meselesinde nasıl bir başvuru yolu izlenebileceğini söylesinler.
Bence Ayasofya'da üç çözüm yolu var:
1) Kararname sahih ise bir başka bakanlar kurulu karariyla iptal edilmeli,
2) Sahih değilse bunun bir mahkeme kararıyla kesinleştirilip Vakıflar idaresine devri sağlanmalı.
3) Vakıflar idaresi de Ayasofya Vakfiyesine göre Diyanete devredecek.
Mesele “güçlenince Ayasofya’yı açmak” değil, “Ayasofya’yı açıp güçlenmek” meselesidir
Ümit Şimşek
Ayasofya Camiinin, bu beldeyi bir İslâm beldesi olarak âleme ilân eden bir sembol (şeâir) olduğu ve mutlaka ibadete açılması gerektiği konusunda, çok şükür ki, bir ihtilâfımız yok. Milletin de, devletin de bu konuda bir fikir birliği içinde olduğunu herkes görüyor.
Buna rağmen Ayasofya hâlâ kapalı duruyor. Öyle görünüyor ki, problemin temelinde yatan bazı tereddütler var:
Yoksa, “Biraz daha güçlü duruma gelelim de Ayasofya’yı öyle açalım” diye mi düşünülüyor?
Eğer öyleyse, konuya tamamen tersinden yaklaşılıyor demektir.
Çünkü mesele “güçlenince Ayasofya’yı açmak” değil, “Ayasofya’yı açıp güçlenmek” meselesidir.
Ayasofya’yı bir İslâm mâbedi yapan iman tarafından bakıldığında, manzara aynen böyle görünür, böyle görülmelidir.
Bediüzzaman, Demokrat Parti iktidarı süresince bu konuyu sürekli olarak ülke yöneticilerinin gündemine aldırmak için teşebbüslerde bulunmuş, bu teşebbüslerinde de, iktidara, “Ayasofya’yı açmakla on misli kuvvet kazanacaklarını” hatırlatmıştır.
Minarelerinde elbette Ezanlar okunacaktır
İhsan Şenocak: AYASOFYA, Muhteşem Ordusuyla Küfür Cephesini hezimete uğratan Fatih Sultan Muhammed Han Hazretlerinin kazandığı ZAFER MADALYASIDIR. Akşemseddinin duası, Fatihin iradesi, askerin teri ve Ulubatlı Hasanın şehadet kanıyla alınan Madalyanın minarelerinde elbette Ezanlar okunacaktır.
Hacı Yakışıklı: Ayasofya Camisi'nin bugün açılmamış olması hiçbir gün açılmayacağı anlamına gelmez! Ayasofya Camisi fethin sembolüdür" diyenler bulundukça (ki biz bunu hep diyeceğiz) bu toprakların mühürlenen değerleri tek tek kurtarılacak; Ayasofya Camisi dâhil..! Bir gün mutlaka..!
Yusuf Kaplan: Biz Ayasofya’nın anlamını ve ruhunu idrak ettiğimiz zaman açılacak...
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.