Kainatın, eflakın yaratılma sebebi olan Efendimiz aleyhissalatü vesselam miraca sadece ruhen çıksa, cesedi de ona eşlik etmese idi dünya üzerindeki ve kainattaki maddelerin hareket kabiliyeti olabilir miydi?

Efendimiz aleyhissalatü vesselam miraca cismi ile çıkmasa biz bir mekandan başka bir mekana geçebilir miydik?

Zerreler yer değiştirme kabiliyetine hâiz olabilirler miydi?

Küreler hareket edebilirler miydi?

Biliyoruz ki miraç bütün zaman ve bütün mekanı içine alır. Dolayısıyla “Efendimiz aleyhissalatü vesselam’ın miracından evvel de madde hareket ediyordu ama” denilmez. Zira miracın ne evveli vardır ne ahiri. Miraç evveli de ahiri de ezeli de ebedi de içine alır.

Miraç hadise-i azimesi iki insanın buluşması değildir ki “falanca tarihte vuku buldu” denilsin.

Zat-ı Zülcelali göz ile müşahade, bir zaman ve mekanın kaydı altına konulacak bir hâdise değil ki.

Efendimiz aleyhissalatü vesselam’a bütün mahlukât tabakalarını gezdirdikten, bütün acaib san'atlarını temaşa ettirdikten sonra huzuruna, kurb-u şahanesine alıyor Onu Kainatın Sahibi.

Arzlı bir beşer semaya çıkıyor hem de cesedi ile. Kâdir-i Zülcelal'in kudreti her şeye yeter. İsa Aleyhisselam’ı da semada yaşatıyor hayli zaman. Arzda olanı semaya çıkarıyor orada yaşatıyor. Sübhanallah.

Biz hayvani yaşayıştan çıkmamış, cismaniyetten tecerrüd etmemiş halimizle elbette bu meseleyi aynelyakin kavrayamayız. Ancak rüya ile berzah aleminde gezmemiz gibi bazı cüz'i hadisât bize küçük de olsa bir fikir verebilir.

Efendimiz aleyhissalatü vesselam’ın cismi bizim cismimiz gibi değil ki. Evliya kalblerinden daha latif bir cisim. Emvatin ruhlarından daha hafif bir cisim. Gölgesi olmayan bir cisim. Bu nedenle “biz cismimizle dünya atmosferinin dışına bile çıkamıyoruz nasıl olur da O bir beşer iken yedi kat semanın de ötesine gitmiş” diyemeyiz.

Maddenin hareketinin Efendimiz aleyhissalatü vesselam’ın miraca cesedi ile çıkmış olması ile olan irtibatına gelince; fizikçi nurcu kardeşlerimiz bu konuya bir el atsalar güzel olur elbette.

Ben bunun böyle olduğuna inanıyorum ama kimseyi buna ikna edecek delilim de yok elimde.

Belki bir mantık yürütme ile “madem miraç ve Efendimiz aleyhissalatü vesselam’ın ayinedarlığı ve Alemlerin Rabbine olan mukabelesi her şeyin yaratılma sebebidir, maddenin bir manaya bağlı olarak hareketine sebep de Efendimiz aleyhissalatü vesselam’ın ulvi ruhuna cesedinin eşlik etmesidir” diyebiliriz. Elbette daha sağlam delil ve bürhanlar gerekir.

Belki de her şeyin gizemi ve sırrı miracın adımlarında gizlidir.

Kadir isminin arşında İsa Aleyhisselam ile Efendimiz aleyhissalatü vesselam’ın görüşmesi belki bize Kadir ismine nasıl mukabele edileceğinin ve Mütekellim isminin arşında Musa Aleyhisselam ile görüşmesi bize Mütekellim ismine nasıl mukabele edileceğinin sırlarını verir Allahu a'lem.