Muhammed-i Arabî'nin (asm) birtek sözünün tasdiki için koca güneş şahit olur

Muhammed-i Arabî'nin (asm) birtek sözünün tasdiki için koca güneş şahit olur

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

MU'CİZÂT-I AHMEDİYE (asm)
...

Hem Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm, nasıl ki arz ahâlisine inşikak-ı kamer mu'cizesini göstermiş; öyle de, semâvât ahalisine Mirac mu'cize-i ekberini göstermiştir. İşte, Mirac denilen şu mu'cize-i âzamı, Otuz Birinci Söz olan Mirac Risalesine havale ederiz. Çünkü o risale, o mu'cize-i kübrâyı, ne kadar nuranî ve âli ve doğru olduğunu kat'î burhanlarla, hattâ mülhidlere karşı da ispat etmiştir. Yalnız, mu'cize-i Miracın mukaddimesi olan Beytü'l-Makdis seyahati ve sabahleyin Kureyş kavmi ondan Beytü'l-Makdisin tarifatını istemesi üzerine hasıl olan bir mu'cizeyi bahsedeceğiz. Şöyle ki:

Mirac gecesinin sabahında, miracını Kureyş'e haber verdi. Kureyş tekzip etti. Dediler: "Eğer Beytü'l-Makdise gitmişsen, Beytü'l-Makdisin kapılarını ve duvarlarını ve ahvâlini bize tarif et." Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm ferman ediyor ki:

فَكَرَبْتُ كَرْبًا لَمْ اَكْرُبْ مِثْلَهُ قَطُّ فَجَلىّ اللهُ لِى بَيْتَ الْمَقْدِسِ وَكَشَفَ الْحُجُبَ بَيْنِى وَبَيْنَهُ حَتّٰى رَاَيْتُهُ فَنَعَتُّهُ وَاَنَا اَنْظُرُ اِلَيْهِ

Yani, "Onların tekziplerinden ve suallerinden pek çok sıkıldım. Hattâ öyle bir sıkıntı hiç çekmemiştim. Birden, Cenâb-ı Hak, Beytü'l-Makdisi bana gösterdi. Ben de Beytü'l-Makdise bakıyorum, birer birer herşeyi tarif ediyordum." İşte, o vakit Kureyş baktılar ki, Beytü'l-Makdisten doğru ve tam haber veriyor.

Hem Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm Kureyş'e demiş ki: "Yolda giderken sizin bir kàfilenizi gördüm. Kàfileniz yarın filân vakitte gelecek." Sonra o vakit kàfileye muntazır kaldılar. Kàfile bir saat taahhur etmiş. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmın ihbarı doğru çıkmak için, ehl-i tahkikin tasdikiyle, güneş bir saat tevakkuf etmiş. Yani, arz, onun sözünü doğru çıkarmak için, vazifesini, seyahatini bir saat tatil etmiştir ve o tatili güneşin sükûnetiyle göstermiştir.

İşte, Muhammed-i Arabî aleyhissalâtü vesselâmın birtek sözünün tasdiki için, koca arz vazifesini terk eder, koca güneş şahit olur. Böyle bir zâtı tasdik etmeyen ve emrini tutmayanın ne derece bedbaht olduğunu ve onu tasdik edip emrine سَمِعْنَا وَاَطَعْنَا 1 diyenlerin ne kadar bahtiyar olduklarını anla, اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلَى اْلاِيمَانِ وَاْلاِسْلاَمِ 2 de.

Dipnot-1: "İşittik ve itaat ettik." Bakara Sûresi, 2:285.
Dipnot-2: İmân ve İslâm nimetinden dolayı Allah'a hamd olsun.

Bediüzzaman Said Nursi
Mektubat