Muhammed Numan ÖZEL

Muhammed Numan ÖZEL

Hizmetin Ruhu, Şuuru-1

Hakka hizmet, insanın hilkatindeki gayesine muvafık hareket etmesi ve ebedî saadeti kazanması için en mühim vazifelerden biridir.

Hakka hizmetin Allah’ın rızasını kazandırdığı asla unutulmamalı ve dimağımızın her köşesinde daima yankılanmaya devam etmelidir.

İnsan bu dünyada imtihan için bulunur ve en büyük kazanç, Allah’ın rızasını kazanmaktır.

Hakka hizmet, yani iman ve Kur’an hakikatlerine hizmet, doğrudan Allah’ın rızasına götüren bir vesiledir.

Hakka hizmet, kulluğun gereğidir. İnsan, ubudiyet için yaratılmıştır ve en büyük ibadetlerden biri, hak ve hakikat yolunda gayret göstermektir.

Edille-i şer’iyenin temel iki kaynağında şu şekilde beyan edilmektedir.

“Ben cinleri ve insanları, ancak Bana ibadet etsinler diye yarattım.”[1]

“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkes yarın (ahiret için) ne hazırladığına baksın...”[2]

“Dünya, âhiretin tarlasıdır.”[3]

“Şüphesiz ki ameller niyetlere göredir ve herkesin niyeti neyse, eline geçecek olan da odur.”[4]

“O, hanginizin daha güzel amel işleyeceğini sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır.”[5]

“İnsan, başıboş bırakılacağını mı sanır?”[6]

“Madem Allah var, elbette âhiret vardır”[7] düsturu, hakkın hakikatin peşinde olmayı zorunlu kılmaktadır Nur Talebelerine.

İnsanları haktan uzaklaştıran en büyük hastalık cehalettir. Çünkü cehaletle, insan akidesine ters olan bir çok işi yapabilir. Marifetullahı ve mehafetullahı anlatmak iman hizmeti yapmak, insanların dünya ve âhiret saadetini temin eder.

“Din hayatın hayatı, hem nuru, hem esası. İhyâ-yı din ile olur şu milletin ihyâsı.”[8] hakka hizmetin milletlerin ihyası için ne kadar mühim ve elzem olduğunu gösterir.

İnsan fıtraten hak ve hakikate meyyaldir. Hakka hizmet eden, nefsini tezkiye eder, kalbini nurlandırır ve ruhunun manevi derecesini yükseltir.

"Güzel gören güzel düşünür. Güzel düşünen, hayatından lezzet alır."[9] düsturu da, hakka hizmet edenlerin ruhunda nasıl bir huzur ve saadet bulduğunu gösterir. Dikkat ederseniz hizmet eden ve hizmet içinde yoğrulan insanlar hizmet etmekte tembellik gösterenlere göre daha huzurludur.

Peygamberlerin (as) en büyük vazifesi insanları hakikate davet etmekti. Onların mirasını devam ettirmek, en büyük şereftir. Bu cihetle hizmet edenler Peygamberlerin (as) mirasını devam ettiren bahtiyar insanlardandır.

"Cennet ucuz değil; Cehennem dahi lüzumsuz değil"[10] vecizesi, hakka hizmetin cennet yolunu açtığını gösterir. Bu vecizeyi yukardaki müşahedemle bağlayacak olursam hizmet etmek kolay bir şey değildir. Bir çok şeyi yapmak veya yapmamayı gerektirmektedir. Yapılması gerekenin terki yapılmaması gerekenin yapılması ruh ve kalpte ve akılda derin yaralar ve izler açmaktadır.

Hizmet ancak ihlas, samimiyet ve tesanüd içinde yapılırsa bereketli olur netice elde edilebilir.

Cenâb-ı Hak, bizleri bu büyük nimete lâyık olanlardan eylesin. Âmin.

Selam ve dua ile.

[1] Zâriyât Suresi, (51:56)

[2] Haşr Suresi, (59:18)

[3] Aclûnî, Keşfü'l-Hafâ, 1:412)

[4] Buhârî, Bed’ü'l-Vahy 1, Müslim, İmâret (155)

[5] Mülk Suresi, (67:2)

[6] Kıyamet Suresi, (75:36)

[7] Şualar (190)

[8] Sözler (717)

[9] Münazarat (36)

[10] Sözler (708)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum
  • Furkan akturan / 24 Şubat 2025 23:33

    "Dostun hassası ve şartı budur ki: Katiyen Sözlere ve envâr-ı Kur’âniyeye dair olan hizmetimize ciddî taraftar olsun ve haksızlığa ve bid’alara ve dalalete kalben taraftar olmasın; kendine de istifadeye çalışsın."
    "Kardeşin hassası ve şartı şudur ki: Hakikî olarak Sözlerin neşrine ciddî çalışmakla beraber, beş farz namazını eda etmek, yedi kebairi işlememektir."
    "Talebeliğin hassası ve şartı şudur ki: Sözleri kendi malı ve telifi gibi hissedip sahip çıksın ve en mühim vazife-i hayatiyesini onun neşir ve hizmeti bilsin." (Mektubat, Yirmi Altıncı Mektup, Dördüncü Mebhas.) Bu samimi Niyetle ihlaslı hizmetler oluyor elhamdülillah.

    Yanıtla (1) (0)