Müslümandan korkan misyoner avcıları
Sabah yazarı Ergun Babahan, Türkiye'de misyonerliğin sakıncalı görüldüğünü ancak halkın müslümanlığından da korkulduğunu yazdı
Risale Haber-Rize'de İncil dağıtan iki misyonerin gözaltına alınmasını eleştiren Babahan, "Avrupa'nın orta yerinde haklı olarak cami inşa etmek, yurttaşlarınıza Müslümanlığı öğretmek istiyorsunuz ama iş Türkiye'de Hıristiyanlığın tanıtımına gelince kıyameti koparıyorsunuz" dedi.
Türkiye'de kamu görevlilerinin halkın dini inançlarına güvenmediğini ifade eden Babahan, "İncil dağıtımını engellemeye çalışmanın başka ne anlamı olabilir ki! Yani Türkler iki misyoneri dinleyip bir kez İncil okursa dinini bırakıp Hıristiyanlığa mı geçecek? Bu kadar zayıf mı bu halkın inançları" şeklinde sordu.
Kendinden farklı olan her şeyi ve herkesi tehlikeli veya düşman görerek çağdaşlaşılamayacağını vurgulayan Babahan, insanların kendi dinini yaşamak istediğinin belirterek yazısını şöyle sürdürdü:
"Açılıp bakılsa Türkiye'de Müslümanlıktan Hıristiyanlığa geçenlerin sayısının yok denilecek kadar az olduğu görülür. Bu ülkede ciddi bir biçimde Hıristiyanlığı seçme eğilimi yoktur, olamaz.
Zaten böyle bir komiklik ancak Türkiye'de görülür. Hem halkın Müslümanlığının derecesinden kork, hem de Hıristiyan olur diye kork. Bu insanlar Müslümanlığı yaşama biçimleriyle ilgili sorunları aşmak istiyor, yoksa dinini değiştirip Avrupai bir din seçmek istemiyor. Böyle bir dert yok.
Kimsenin başka bir inanca saygısızlık etmeye hakkı da yok. O yüzden bırakın isteyen İncil dağıtsın. Türkiye, 20'nci yüzyılın başındaki Afrika değil. Hıristiyan azınlık sorunu da İttihatçılar tarafından hal olundu! Artık misyonerden, İncil dağıtımından rahatsız olmayın. Her basılı kitaba yasak yayın muamelesi yapma 12 Eylül döneminde kaldı sanıyorduk, meğerse kalmamış. Hâlâ basılı kitap görünce rahatsız olan kamu görevlileri var demek ki."